|
|
 |
 |
 |
|
 |
|
  Baykal Anayasa kartını açtı
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''Anayasa'nın cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci ve ikinci turunda toplanma yeter sayısını üçte iki çoğunluk olarak öngördüğünü'' ifade ederek, ''Eğer birinci turda bu çoğunluk sağlanmadan diğer turlara geçilirse bunu Anayasa Mahkemesine götürebiliriz'' dedi.
Baykal, NTV'de Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
''Cumhurbaşkanlığı seçimleri zamanında yapılacak, ondan sonra seçimlerin öne kaydırılması olasılığı var? Bu 25 yaşı etkiler mi?'' şeklindeki bir soru üzerine Baykal, şunları söyledi:
''Böyle
bir olasılığı görmüyorum ben. Bu AKP'nin bir fantezisidir. Kamuoyunu temel konuların dışında, sahte sorunlara meşgul etme çabasının yol açtığı bir olaydır. Cumhurbaşkanı olacak olmayacak bahisleri, erkene alınacak almayacak tartışması. Türkiye'de seçimleri erkene almak, ancak cumhurbaşkanı seçiminden önce bir seçim yaparak mümkündü, o engellendi. O engellendikten sonra artık yapacak hiçbir şey yoktur. Seçimler Kasımda olacaktır. Bunun 1-2 ay erkene alınması pratiği olmayan bir düşüncedir, 25 yaş da uygulanacaktır.''
TÜSİAD'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin uzlaşıyla yapılması yönündeki son açıklamasının hatırlatılması üzerine Baykal, bunun duyarlı bir davranış olduğunu kaydetti. Baykal, ''Gönül isterdi ki bu daha erkenden yapılsın. Herkes duruma rıza gösterir gibi bir istek ortaya çıktı. Daha önce de net tavır sergileseydik. Bu sadece TÜSİAD işi de değil'' dedi.
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ
''Başbakan'ın, Cumhurbaşkanı olmasını artık net şekilde görüyor musunuz?'' şeklindeki bir soru üzerine de Baykal, şunları kaydetti:
''Tercih olarak hiç tereddüt yok da... Hala Türkiye'de cumhuriyeti savunma, ülkeyi savunma, toplumun kazanımlarını savunma refleksinin bir noktada bir fren etkisi gösterme ihtimalini de dikkate alıyorum. Bu açık kapı, tereddüt Başbakanda da var. Onun için erkenden angaje olmamak için kesin bir şey söylemiyor. Uzlaşmayla Cumhurbaşkanı seçme Türkiye'nin bir zorunluluğudur. Bunu hükümetin kavraması lazımdır. Henüz kavramak istemiyor. Hala da şans vardır.''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa'nın cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili düzenlemesini dikkate almadan ''Bal gibi salt çoğunlukla seçeriz'' dediğini anımsatan Baykal, ancak Anayasa'ya ''ciddi'' şekilde bakıldığında bunun böyle olmadığının görüldüğünü ifade etti. Baykal, şöyle konuştu:
''Anayasa'nın bu konudaki ilgili maddesi 102. maddesi. Bu maddenin birinci fıkrası iki şeyi düzenliyor. Üçte iki çoğunlukla ve gizli oyla seçilir. Hangi çoğunlukla seçileceğini söylüyor.
İkinci fıkra her turda adayların hangi oyu alacağını öngörüyor. İki hal için üçte iki, iki hal için ise salt çoğunluğu öngörüyor. İlk iki turda üçte iki arıyor. Kişinin alması gereken oy için birinci fıkradaki üçte iki ne? Ne arıyor... Birinci fıkradaki üçte iki toplantı yeter sayısı. Bu konuda bazı bilim adamlarının da ciddi iddiaları var. Ben de başlangıçta salt çoğunluk diyordum. Ancak öyle değil, konu ciddi. Birinci fıkrada kastedilen toplantı yeter sayısı. Bunu çözecek olan Anayasa Mahkemesidir. Bu konuyu Anayasa Mahkemesine götürebiliriz. Komisyonumuzun konuya ilişkin çalışması sürüyor. Ne zaman götürürüz, birinci turda üçte iki çoğunluk bir araya gelmez ise... Diğer turlara geçmeden o turun hukuki niteliği belli olsun. Anayasa Mahkemesi karar alsın. Anayasa Mahkemesinin yorumu önemli.''
''VAHİM BİR MANZARA''
Baykal, ''Başbakan ile Genelkurmay Başkanı arasındaki karşılıklı açıklamalara'' ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine de şunları söyledi:
''Yani şunu söylese, 'Bu Silahlı Kuvvetlerin görüşüdür, biz Silahlı Kuvvetlerimize görüşünü sorarız ama ne yapacağımıza biz karar veririz. Biz hükümetiz, biz konuda Silahlı Kuvvetlerin dikkatini, duyarlılığını biliyoruz, kendilerine teşekkür ederiz, kararı biz alacağız.' Bu makuldür. Bunu söylemiyor. 'Bu onun kişisel görüşüdür, kurumsal görüşü değildir.'
Bir Başbakan bir Genelkurmay Başkanının söylediği düşüncenin Genelkurmay Başkanlığının, Türk Silahlı Kuvvetlerinin görüşü olmayabileceğini, olmadığını ifade ediyor. Bu vahim bir manzaradır, bunu tercih ettiği, temenni ettiği anlaşılıyor, yoksa kaos olur diyor, silahlı kuvvetlerle hükümet farklı düşünür, evet maalesef olur.İşin acı verici tarafı, bu anlayışta bir insan cumhurbaşkanı olmak istiyor.''
CHP Genel Başkanı Baykal, bir soru üzerine, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'i ''eyalet önerisi'' nedeniyle eleştirdi.
''12 Eylül yönetiminin geçmişte de aklına parlak fikirler geldiğini ve bunların Türkiye'ye zarar verdiğini'' belirten Baykal, ''Bir ülke, her gün DNA'sını değiştiremez. Bir siyasi sabıka söz konusudur ama böyle parlak fikirler ortaya atarak Türkiye'yi kurtarma teşebbüsünün nasıl dertler açtığını biliyoruz. Bugünkü Türkiye manzarası karşısında daha soğukkanlı makul çizgide olmasına ihtiyaç vardır'' diye konuştu.
AA
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
|
|
|
