|
 |
|
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın aylık dergisinde kiliselere; falcılar, türbeler, medyumlar ve yatırlarla birlikte, "hurafeler" kategorisinde yer verildi.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın dergisinde hurafeler arasında kiliseler de sayıldı. Diyanet'in aylık çıkan dergisinde, "Hurafelerin Cazibesi" başlığıyla Uzman Psikolog Fatma Nevsun Duman'ın makalesine yer verildi. Makalede "umut satıcısı" olarak nitelenen falcılar ve medyumlar eleştirilirken, fal kafeler, türbelerle beraber kiliseler de bu gruba dahil ediliyor ve şöyle deniliyor: "Yüzlerce yıl hükümdarların kâhinleri olmuş, atılacak adımların daha iyi daha isabetli olması adına. Adeta krallık içinde krallık oluşturmuş kâhinler. Şimdi de medyumlar, astrologlar, falcılar, fal kafeler, adak mekânları, medet umulan türbeler, yatırlar, kiliseler... Kulağına birilerinin özellikle geleceğe ilişkin tahminler fısıldaması hoş geliyor. Umut içinde olmak istiyor belli. Umudun bedelini maddi anlamda alıcı manevi anlamda alıcı ve satıcı birlikte ödüyor/ödeyecekler. Bu kadar alıcı olmaya aday olununca, hem umut satıcılar hem de ücretleri sürekli artmaktadır maalesef."
BATIL
İNANCA YORUM
Makalede sıkça görülen ve duyulan bazı hurafelerle ilgili de şu değerlendirmeler yapılıyor:
* Mavi göz boncuklarda teselli bulmak, kurşun dökmek, kapı üstlerine at nalı asmak, bebeğin üstüne sarı bez örtmek, gizli ceplerde muska taşımak, istenmedik bir şey karşısında kulak memesini çekiştirip tahtaya vurmak, eşiğe basmadan kapıdan içeri atlamak, uğurlu gün uğurlu sayılarla işe başlamak...
* Kırk kilitle kapanmış kırk kapıyı açarsan dileklerin olurmuş: (İşinizle ilgilenmez, alınacak tedbirlerin hiçbirini almazsanız kırk kapının kilidinden medet ummak beyhudedir.)
Bülent AYDEMİR - ANKARA
|
