|
|
|
|
|
|
Ben de organlarımı bağışladım
Organ bağışını hiç duymuş muydunuz?
Sultan Köse: Duydum ama başımıza böyle bir olay gelmediği için hiç düşünmemiştim.
Organ bağışını size nasıl anlattılar? S.K.: Doktorlar söyledi. O anda, 'dinimizde günah değilse bağışlarım' dedim. Sonra camiye gidip hoca ile konuştum; hiç günah olmadığını, hatta sevabının bile olduğunu söyledi. Bu kadar çok organa ihtiyacı olan hasta varken, organları bağışlamam gerektiğini düşündüm. Toprak olup gideceğine başka kişilerin hayatı kurtuldu, çok mutlu ve huzurluyum. Alper'in ölümünden sonra ben de bütün organlarımı bağışladım.
O
an neler yaşadınız? S.K.: Kabul etmedim Alper'in öldüğünü... Her şey aniden oluverdi, birdenbire! 'Beyin ölümü gerçekleşmiş' dediklerinde inanamadım! Elini tuttum o anda, doktora 'oğlum hala yaşıyor' dedim. Doktorlar 72 saat sonra tamamen yaşam fonksiyonlarını kaybedeceğini söyledi. Doktorlara güvendim, inandım. Zor bir karar oldu ama Alper'in organları başkalarında yaşasın istedim.
Oğlum 4 kişide yaşıyor! Organların kime verildiklerini biliyor muydunuz? S.K.: Hayır bilmiyordum. O an sadece, o insanların kurtulmalarını düşündüm. Daha sonra gazetede okuyunca öğrendim.
Didem'le ilk buluşmanızda neler hissettiniz? S.K.: Didem ilk defa Anneler Günü'nde aradı. Daha sonra eylül ayında Ankara'ya yanımıza geldi. İlk gördüğümde yeni ameliyat olmuştu. Sarılıp ağlamak istedim ama onu da üzmemek için ağlamadım. Duygularımı gizlemeye çalıştım. Alper'in bir organının yaşadığını görünce acım biraz olsun hafifliyor. Didem'i sağlıklı görünce çok sevindim. Didem'i de kendi çocuğum gibi hissettim. 'Allah oğlumu aldı benden yerine bir kız evladı verdi' diye düşünüyorum.
İstanbul'a gelmeye nasıl karar verdiniz? S.K.: Didem bizi davet ettiğinde çok şaşırdık. Çocuklar inanamadı. Didem bir ay öncesinden biletlerimizi aldı, gönderdi. Ben de çok istiyordum kardeşleri ile kaynaşmasını. Şimdi aralarında çok güzel bir bağ var. Sanki çok daha önceden tanıyormuş gibi... Ağabeylerine yaptıkları hareketlerin aynısını Didem Ablalarına da yapıyorlar. Didem'i oğullarımla dolaşırken gördüğümde, sanki ağabeyleri gezdiriyor gibi geliyor. Onları öyle görünce gözyaşlarıma hakim olamıyorum.
|
|
|
|
|
|
|
|
|