Taraftar yatırımcı hakları
Türkiye'de spor kulüplerinin temel sorunu ne? Çok basit! Spor kulüplerinin şirket gibi yönetilmeleri gerekiyor. Her spor kulübünün kurumsal ekonomik organizasyona dönüşmesi şart. Gelin görün ki, Türkiye'nin dört büyük spor kulübü şirketleşmeyi ve kurumsallaşmayı 'halka açılma' olarak algıladı. Çoğu yanıldı!.. Baştan belirtelim. Borsacılara göre, özellikle Galatasaray ve Fenerbahçe'nin halka arz modelinin adı 'finans harikası.' Halka açık şirketin geliri var, gideri yok! Giderler başka şirkette! Diyeceksiniz ki; böyle iş olur mu? Futbol kulüplerinin şirketleri hangi kriterlere göre halka açıldı? Onlara halka açılma iznini kim verdi? Dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok. Dünyada modeller var. Bizim cengâver kulüpler de bu modelleri seçti. Galatasaray ve Fenerbahçe, çok az farklılık olsa bile 'Manchester United' yolundan gitti. Her iki kulüp gelirleri ayrı bir şirkette, giderleri ayrı bir şirkette topladı. Doğrudan doğruya şirketleşme yolunu seçti ve gelir yaratan şirketlerin hisseleri halka arz edildi. Beşiktaş Kulübü daha farklı bir yoldan gitti. Ayrı bir şirket kurdu, gelir ve gideri bir şirkette topladı. Trabzonspor ise üç İstanbul kulübünün yolculuğuna bakıp, her iki modelin özelliklerini almaya çalıştı. Modeller ne olursa olsun kulüplerin tek amacı vardı: 'Taraftar yatırımcı' kazanmalıydı. Nitekim bu oldu... Kulüpler, taraftar yatırımcının yüzünü güldürdü. Galatarasaray Kulübü'nün halka açılan ve sadece gelir yaratan şirketi Sportif AŞ, cimbomlulara bol bol temettü ödedi. 4 yılda 96 milyon dolar temettü! Size göre az mı? Değil değil, inanın çok iyi... Gerçekten temettü cazibesi yetti, yerlisiyabancısı fark etmez, yatırımcı, Sportif AŞ'ye koştu. Ortada kulübün gelirlerini artıracak uluslararası bir başarı bile yokken Sportif AŞ'den bol bol hisse alındı. Açıkçası İMKB'yi yakından izleyen yabancı fonlar, Sportif AŞ'nin bu politikasına bayıldı. 5 milyar dolarlık portföy büyüklüğü olan QVT Fonu, Sportif AŞ'nin yüzde 17 hissesini alarak fırsatı iyi değerlendirdi. Güzel para kazandı. Her şey yolunda giderken birden bire 2006 haziranında durum değişiverdi. Galatasaray Kulübü yeni bir yola girdi. Giderlerin toplandığı Futbol AŞ ile sadece geliri olan Sportif AŞ'yi birleştirmeye karar verdi. Geçen haziran ayında başlattığı çalışmayı bu yılın başında bitirdi ve Sermaye Piyasası Kurulu'na (SPK) başvurdu, şimdi onay bekliyor. Üstelik önünde 2002 yılında Petrol Ofisi'nin ortakları İş-Doğan birleşmesi gibi ciddi bir emsal var. Şimdi Galatasaray Kulübü birleşmede ısrar ediyor. Yabancı ortak QVT itiraz ediyor, 'Bu durum etik değil, yasal değil' diye bastırıyor. Kararı SPK verecek. Kim ne derse desin bize göre bu birleşme kararı yanlış! Eğer taraftar yatırımcı varsa, bu işten sadece ve sadece onlar zarar görecek. Çünkü yatırımcı hakları ihlal ediliyor. Yazık değil mi?
|