|
|
|
|
|
|
Çok hata yaptım ama dersimi aldım!
Şov dünyasının 'tombul' komedyeni Okan Karacan halinden çok memnun: 'Buzda Dans'tan sonra adeta yeniden doğdum. Tiyatroya döndüm, komikliğim ortaya çıktı. Her şovum öncekinden daha iyi olmaya başladı.
Ünlülerin yarıştığı 'Buzda Dans'tan iki hafta önce elenen şovmen Okan Karacan, "Hayattan almam gereken dersleri aldım. Mesleğe ilk başladığım yıllarda çok hata yaptım, paralarımı tutamadım. Ama artık yeniden doğmuş gibiyim" dedi. Yarışmanın jüri üyeleriyle polemiğe girerek uzun süre gündemde kalan Okan Karacan, şov dünyasıyla ilgili tecrübelerini anlattı.
* 'Buzda Dans'a katılırken amacınız yeniden gündeme gelme şansı yakalamak mıydı? Bu yarışma bize eylül ayında geldi. Daha önceki ünlülerin katıldığı yarışmalardaki kavgalardan dolayı çok çekincelerim vardı benim. Ben komedyenim; işim eğlendirmek. 'Orada olacak kavgaların içinde yer almak istemem' dedim. Ürktüm açıkçası! Kasetleri seyredince; bunun hakikaten buz yarışması olduğunu gördüm. Önceleri bu kiloyla yapabileceğimi sanmıyordum ama sonra bayağı kaydım. 3'üncü haftadan sonra hırs ön plana geçti. Elendim ama kendime de bir şey ispatlamış oldum. İnsanların bana olan sevgisini çok fazla görebilme şansım olmamıştı. Bu işte insanların beni sevdiklerini, ilgi duyduklarını gördüm.
TİYATROYA
DÖNDÜM
* Bu yarışmadan önce işi bırakacak kadar bir yol ayrımına mı gelmiştiniz? Aynen öyle; ben bir yol ayrımına gelmiştim. Ya mücadeleyi bırakacak sadece radyoda devam edecektim ya da çabalamaya devam edecektim. Neyin üstüne gideceğimi şaşırdım. Sunuculuk mu, oyunculuk mu, radyoculuk mu? Ben bu işe tiyatro yaparak başladım. Sonra işin durumu değişti. Bu programla kendimi kendime bir kez daha ispatlamış oldum. Tiyatroya da geri döndüm. Süheyl Behzat Uygur Tiyatrosu'nda 'Güldüren Şüphe' oyununda oynamaya başladım. Anında reaksiyon alabildiğim için tiyatro sahnesi beni çok rahatlatıyor. Önümüzdeki günlerde Çorum ve Kayseri'de turnemiz var.
* Güldüren insanlardaki yoğun duygusallık, kariyerlerini kendi kendine baltamalarına neden oluyor galiba! Son yaşadığım şeyi anlatayım; ikinci kez amca oldum. Ağabeyim ve yengem doğuma girmemi arzu etti. Kameralarla birlikte doğuma girdik. Çocuk doğunca herkes alkışladı ama ben ağlamaya başladım. Yarım saat kendime gelemedim. Bizim böyle bir yanımız var.
* Bu duygusallık yüzünden karşınıza çıkan zorluklar şevkinizi çabuk kırıyor mu? Çok çabuk içime kapanır ve kendi dünyamda yaşamaya başlarım. Küçük bir başarısızlıkta herkese küsüyorsun. Ben birine küserim onun haberi bile olmaz. Sunduğum bir proje için hayır cevabı aldım; iki ay evden çıkamadım. Şu anda ise çok daha farklı bir durumdayım.
* 'Buzda Dans'la yeniden doğmuş gibi oldunuz anlaşılan... Aynen öyle! Kendimi yeniden keşfetmiş oldum. Komikliklerim ortaya çıktı. Komedyenliğim ortaya çıktı. Yarışmadan elendim ama şova devam ediyorum. Her hafta yaptığım şov bir öncekinden çok daha iyi olmaya başladı. Metinlerini de kendim yazıyorum.
PARAMI TUTAMADIM
* Bir komedyen olarak siz hangi komedyenlere gülüyorsunuz? Süheyl ile Behzat'a çok gülüyorum. Onların televizyondan farklı bir imajları var. Tiyatroda çok farklılar. Cem Yılmaz tabii kaçınılmaz. O da beni çok güldürüyor. Çünkü çok zekice espriler yapıyor. Mehmet Ali Erbil'e de çok gülerim; çünkü çok doğal. Şahan'ın tiplemelerine de çok gülüyorum. Önemli olan bunu uzun zaman devam ettirmesi; umarım başarır.
* Tipleme yaparak uzun süre devam ettirmek zor mu? Zor tabii. Yani sürekli kendini yenilemek lazım. Seyirci artık alıp tüketip, bir kenara atıyorlar. Eskiden mesela Erkan Yolaç, 'evet-hayır' ile yıllarca insanları eğlendirebilmiş. Bugün çıksa yine o ekmeği yer. Onunki çok başka bir üstadlık. Ama biz aynı şeyi her gün yapmaya kalksak başarılı olamayız!
* Peki siz şov dünyasında hayal ettiğiniz yerde misiniz? Hayır değilim! Ben çok genç yaşta iyi bir şey yakaladım ama tutamadım. Onun büyüsüne kapıldım. Erken gelen şöhreti taşıyamadım; saçma sapan şeyler yaptım. İşimi önemsemedim. Eskiden radyo programına çıkınca tadını çıkarır saatlerce kalırdım. Sonra 'program bitse de çıksam' haline dönüştü. Biraz paranın peşine düştüm. Yaşımı da almaya başlayınca gelecek kaygısı çıktı ortaya. Şimdi işimi zaten yapıyorum, para zaten kendiliğinden geliyor. Kazandığımı da tutamadım; ezdim fakat çok önemli dersler aldım.
BÜLENT İPEK
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|