Geçen hafta BaşbakanRecepTayyipErdoğan 2006 bütçe gerçekleşmelerini bizzat açıkladı. Çünkü övüneceği sonuçlardı. Milli gelirin yüzde 0.71'i açık ve yüzde 7.52'si düzeyinde bir faiz dışı fazla 2006 bütçesini son 32 yılın en iyi bütçesi haline getirdi. Böyle bir yılda enflasyonda başarısızlık vardı. Hedeften neredeyse yüzde 100 bir sapma olduğunu Başbakan da kabul etti. Halbuki fiyat artışları ile bütçe açığı arasında bire bir ilişki olduğu hep vurgulanmıştı.
- Dalgaöncesizıpladı - O halde bütçedeenbaşarılıolunanbiryıldaenflasyonniyebaşkaldırdı? Bütçe disiplini enflasyonu düşük tutmak için gerekli bir şart ama anlaşılan tek şart değil. Nitekim Başbakan'ın da belirttiği gibi, 2006 yılında yaşanan dalgalanmanın enflasyon sıçramasında önemli bir payı vardı. Ancak dalgalanma başlamadan önce enflasyon zaten zıplamıştı. Hatta Nisan 2006 enflasyonu yüzde 1.34 çıkınca 3 Mayıs sonrası dalgalanma tetiklenmişti. Mayıs enflasyonunun yüzde 1.88'e çıkmasında da döviz kurunun henüz etkisi yoktu. Dalgalanma enflasyonu körükledi ama eğilim daha önceden başlamıştı zaten.
- Parabolluğu - Geçmişte yaşananların veya enflasyon sıçramasına yol açan nedenin yanıtını ise bitişikteki tablo veriyor. O da para bolluğu. En temel parasal arz göstergesi olan Merkez Bankası Parası 2003 ve 2004 yıllarında 24 milyar YTL düzeyinde stabilken, 2005 yılında yüzde 56'lık artışla 38.54 milyar düzeyine çıktı. Yine tabloda Mayıs 2006 itibariyle rakamlar verilmiş. Merkez Bankası Parası dalgalanma öncesi 2006'nın beş aylık döneminde yüzde 32.7 daha artarak 51.16 milyar YTL düzeyine çıkmış. Bunda da Merkez Bankası'nın döviz yoluyla yarattığı para etkili olmuş. Bunun dökümü de yukarıda yer alıyor.
- 44.4milyar$alım - O zaman dönüp 2005 yılına bakıldığında Merkez Bankası'nın 22 milyar dolarla rekor döviz alımında bulunduğu, 20032006 döneminde toplam 44.4 milyar dolar net alım yaptığı dikkati çekiyor. Yani kur daha fazla düşmesin diye Merkez Bankası döviz alımında bulunmuş, bunun karşılığında piyasaya yüksek miktarda YTL likiditesi çıkarmış. Bu da dalgalanma öncesi enflasyonun yeniden başkaldırmasının ana nedenini oluşturmuş. Bu dalgalanma sonrası Merkez Bankası'nın döviz alımı hızını kaybetti. 2005 başına göre mayıs 2006 sonunda yüzde 106.7 artan Merkez Bankası Parası, mayısaralık döneminde yüzde 15.9 daraldı. Bu parasal daralma, yükselen faizler ve düşen döviz kurları sayesinde enflasyon yeniden kontrol altına girdi.
- Kısırdöngü - Yaşanan böyle bir deneyimden sonra Merkez Bankası 2005'teki gibi, kur daha fazla düşmesin diye baskı altında. Alım yönünde müdahale ederek veya faizi indirerek kurun inişini önlenmesi isteniyor. Çünkü geçen yılın mayıshaziran dalgalanması öncesinde dolar kuru 1.302'den tırmanışa başlamış, 1.775'e çıkmışken geçen hafta 1.400'ün altına inme denemeleri yaptı. Kurun bu hareketi enflasyon düşüşü için iyi bir destek sağlarken dış ticaret açığını büyütücü, rekabet gücünü düşürücü etki yapıyor. Şimdi gelinen aşamada Merkez bankası daha fazla döviz alırsa veya geçmişteki gibi alımlar yaparsa yeniden piyasaya para pompalayacak. Bu da enflasyon düşüşünü zorlaştıracak, hatta enflasyonu artırabilecek, piyasaya çıkan parayı geri çekmek için daha yüksek faiz vermesini gerektirecek. BudafaizlerinyükselmesiveTürkiye'yedahafazladışkaynağıngirmesineyolaçacak,kurudüşürücüetkiyapacak.Yanitambirkısırdöndü.