|
|
Gül'ün gezisinin başarısı
Türkiye'de en çok sorulan sorulardan biri de Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Washington'a yaptığı kritik gezinin başarılı olup olmadığı. Ancak, bu sorular sorulurken çok önemli bir nokta atlanıyor. O da, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın yeni başlayan ABD gezisi. Bu ziyaret de tamamlanmadan ne Büyükanıt'ın ne de Gül'ün gezileri için ayrı ayrı "iyi veya kötü gitti" yorumu yapmak pek haklı olmaz. Çünkü, Ankara, Kongre'de geçmesi ihtimali bulunan sözde Ermeni Soykırımı tasarısı ile PKK ile mücadelede Washington'un zorlanması konularını "sivil ve askerler arasında koordineli bir bayrak yarışı" şeklinde götürüyor. Hatırlanacağı üzere, Gül ve Büyükanıt, ABD'ye gitmeden önce Ankara'da Dışişleri'nde bir araya gelmişlerdi. Konu, ABD yönetimine kimin hangi mesajı vereceği yönünde idi. Gül, Cheney başta olmak üzere ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Ulusal Güvenlik Danışmanı Stephen Hadley ve ABD Kongre üyelerine gereken uyarıları yaptı. Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi ile görüşemedi ama ilgili kanallardan Pelosi, Türkiye'nin ciddiyetini anladı. Şimdi, Büyükanıt da, Cheney ile bir kez daha görüşecek. Sonra da, Amerikan Savunma Bakanı'ndan üst düzey Pentagon yetkililerine kadar birçok isimle bir araya gelecek. Ana konu, PKK ile mücadele olacak. Washington'da alınan hava, Ermeni tasarısı işi pek parlak gitmiyor ama ABD'nin PKK ile ilgili önümüzdeki birkaç ay içinde Türkiye'nin kazanacak adımlar atacağı şeklinde. Tabii, bütün bunlar tartışılırken, Türkiye'de çok önemli bir konu daha atlanıyor. O da, Abdullah Gül'ün ABD'ye Türk devlet adamı kimliği ile gittiği. Yani, onun orada, başarısız olması AKP'nin bir bakanının değil, Türkiye'nin başarısızlığı olarak kayda geçecek. Mesele, AKP ve şu, bu işi değil. Hele Türkiye'nin birbirinden adar keskin virajları aldığı bu dönemlerde bu "düşmanım beter olsun" işlerinin hiç sırası değil.
|