Şey kitap şekerim...
Eurovision şarkımız belli oldu... Shake it up şekerim. Ne şiş yandı, ne kebap yani. Türkçe mi olsun, İngilizce mi, derken... Türkilizce oldu.
Ama küçük bir pürüz var.
Sabah gazetesi, "salla şekerim" diye tercüme etmiş, shake it up şekerim'i. Hürriyet, "çalkala şekerim" demiş. Milliyet, "yukarı salla şekerim." Posta, "çalkala salla şekerim." Akşam, "salla çalkala şekerim."
Bizim şarkının adı ne şekerim?
Bi şekerim'i denk getirmişiz... Zaten şarkıda Türkçe tek kelime, o. Ve, hep aynı terane maalesef. Geçen sene Türkçe katıldık güya... Suppırstaa neydi o zaman? Ya da şöyle soralım: Rimi rimi ley Türkçe midir? Bu ne biçim şey midir?
"Operaaaaa" ile mi onurlandı Türkçe? Yoksa, "Every Way That I Can" ile mi gururlandı Türkiye?
Yazıldığı gibi okunuyorsa dilimiz... Neden Örövizyon yazmıyoruz? Veya... Türk Dil Kurumu'na göre, Euro'ya Avro dememiz gerekiyorsa illa... Niye Avrovizyon demiyoruz?
10'uncu Yıl Marşı'nın bestecisi, Cemal Reşit Rey'in, "cumhuriyet" kelimesinde majörden minöre geçtiği için, "Cumhuriyet'i küçük düşürmek" gibi saçma bir hakarete uğradığını bilmiyorsa, gençlerimiz... 10'uncu Yıl Marşı'nın iki söz yazarından biri olan, Behçet Kemal Çağlar'ın, Atatürk devrimlerinden ödün verilmesine isyan ederek, milletvekilliğinden istifa ettiğini bilmiyorsa, gençlerimiz... 10'uncu Yıl Marşı'nın iki söz yazarından biri olan, Faruk Nafiz Çamlıbel'i, hapse tıktığımızı bilmiyorsa, gençlerimiz... 10'uncu Yıl Marşı denilince... Kenan Doğulu geliyorsa gençlerimizin aklına... Euro desen ne olur. Avro desen ne olur.
Hatta... Madem mevzu müzik... Zarif notaların üstadı Selahattin Pınar'ın Şubat ayındaki ölüm yıldönümü tek satır bile haber olmuyorsa... Ve, "Allah belanı versin" şarkısıyla göbek atıyorsak, hâlâ.
Eeeeh! Bana ne be. Şey kitap şekerim, evri badi.
|