|
|
|
|
|
|
Karadeniz'de fındık yerine pamuk!
- Türkiye'deki küresel ısınma emareleri neler? - Herkes çevresine bakıp şu basit formülle bunu çözebilir: Daha fazla karbondioksitin ortalığa saçılması eşittir daha sıcak bir iklim. O eşittir daha az buz. O da eşittir denizlerin yükselmesi. Felaketin formülü bu. Fabrikalardan, arabalardan, ev bacalarından, arabalarımızla ciplerimizin egzozlarından giderek daha fazla karbondioksit salımı yapıyoruz, Ocak ayında sıcaklık korkutuyor; Kaçkarlar'daki, Hakkari'deki, Cilo'daki buzulların yüzde 97'sinin eridiği TÜBİTAK raporu ile sabit!. 11 bin yıldır orada duran buzulların son 30 yıl içinde yok olup gittiğini gösteren bir rapor bu. Tüm bunlar küresel ısınmanın Türkiye'deki emareleri. Güney Akdeniz'in sıcaklığının çok artacağı yönünde raporlar var. Ayrıca, iç bölgelerde kuraklık öngörülüyor. Konya Ovası'nda büyük kuraklık başlıyor, hububat tahıl üretimlerinin çok etkileneceği raporu ediliyor.... Tuz Gölü'nün tuz çölüne dönmesi, güneydoğuda 40'tan fazla insanın ani bastıran yağmurdan sonra sel felaketi sonunda ölmesi... Kısacası, dünyanın her tarafında olan şeylerin Türkiye'de de olacağı kesin. Antalya'da turizm yapacak hal kalmayacak şüpheniz olmasın, çünkü o kadar sıcak olacak. Susuzluk çekilecek. Tüm bitkiler ve hayvanlar kilometrelerce kuzeye kaçıyor. Kendileri için en elverişli şartları kovalıyorlar. Karadeniz'de belki de fındık yetişmeyecek, pamuk yetiştirilecek.
-
Ülke olarak kabahatimiz büyük anlaşılan... - Hükümetler Arası İklim Değişikliği Topluluğu'nun sekreteryasının raporuna göre, dünyada en yüksek hızda sera gazlarını artıran ülkelerden biri, hatta belki de birincisi Türkiye çıktı. 1994'den bu yana yüzde 72.6 arttırmış. Yani küresel ısınmaya katkı payı en yüksek olan ülkelerden biri değil şüphesiz; ama en hızlı katkıda bulunan ülkelerden biri. En çok katkıda bulunan ABD, Avustralya, Kanada ve Britanya, Almanya, Fransa gibi AB ülkeleri son bilimsel verilere göre karbondiyoksit salımlarını yüzde 90 oranında kısmak zorunda! Dünya ortalaması olarak da yüzde 60 kısıtlama gerekiyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|