| |
|
|
İyi haber: Kanser artıyor!
Hayır, yanlış yazmadım. Aynen böyle... Evet, Türkiye'de kanser vakaları artıyor. Ayrıca tüm ölümler içinde kanserin oranı da yükseliyor. " Peki bunun nesi iyi " diye soracaksınız. Eğer başlıktaki 'iyi haber' ibaresinin ne anlama geldiğini merak ediyorsanız... Ayrıca kanserle ilgili palavralar duymaktan bıktıysanız... İşte gerçek...
Önce ' dış etkenlerle' ilgili saçmalıkları temizleyelim... 1) Sağlık Bakanlığı 2004-2006 arasında Karadeniz bölgesinde çok ciddi, çok kapsamlı bir araştırma yürüttü. Sonuç: 1986'da Çernobil Nükleer Santralı'nda meydana gelen kazanın, bölge halkı üzerinde kayda değer bir etkisi yok. Yani görülen kanser vakaları (mesela müzisyen Kazım Koyuncu'nun vefatı) Çernobil faciasının sonucu değil. 2) Endüstriyel gıdaların (' hazır çorbalar' vb.) kanser yaptığına ilişkin elimizde bir veri bulunmuyor. Eğer hazır yiyecekler kansere yol açsaydı, Batı sağlık sistemi çoktan kırmızı alarma geçerdi.
Peki kanser hem ' sayı', hem de (diğer hastalıklarla kıyaslandığında) ' oran' olarak niye artıyor? Ve bunun iyi tarafı nedir? Şöyle: 1) Türkiye'de yaşam kalitesi yükseliyor. Bu durum insanlarımızın daha ileri bir yaşta ölmesine yol açıyor. Sonuç: Yaşlıların oranı arttıkça, kanser sayısı ve oranı da artıyor. Yani bir kişi, faraza, 40 yaşında veremden ölmüyor da, 80 yaşında kanserden ölüyor. 2) Sağlık hizmetleri yaygınlaştı: Hastaneler çoğaldı, doktor sayısı ve çekap yaptıranlar arttı. Uzmanlar sık sık halk arasında kanser taraması yapıyor. Böylece daha önceleri gözden kaçan ya da başka hastalıklarla karıştırılan kanser vakalarını yakalar hale geldik. (Yaşlılar, " Bizim gençliğimizde kanser azdı " derler. Yanlış! Eskiden de az değildi, sadece 80'i aşkın çeşidi olan kanser, teşhis edilmiyordu.) 3) Emniyet kemeri ve düzelen yollar sayesinde trafikte ölüm azalırken ( 30 yıl önce yılda 7 bin kişi ölüyordu, araç sayısındaki katlanmaya rağmen şimdi 2 bin civarında), mesela ' tifo, tifüs' gibi insanları erken yaşta dünyadan koparan hastalıklar da geriledi. Sonuç: Diğer ölüm nedenleriyle kıyaslandığında, kanserden ölenlerin oranı durduk yerde artmış oldu.
Gelelim gerçekten kötü habere: Yukarıda saydığım üç şık da Türkiye'nin modernleştiğini gösteriyor... Geliştikçe diğer kategorilerdeki ölümlerin sayısı ve oranı azalıyor. Tabii onlar azalınca da kanserin payı artmış oluyor. Kötü olan ise şu: Modernleşme, özellikle kadınları toplumsal hayatın içine sokuyor. Böylece moda olduğu ya da özgüven ve özgürlük göstergesi sayıldığı için sigara tiryakiliği artıyor. Ayrıca yine modernleşmenin ve refahın sonucu olarak daha az hareket ediyoruz. Sonuç: Aşırı şişmanlıkla gelen kanser... Özetle: Ne Çernobil... Ne de hazır gıdalar... Türkiye'de kanseri ' mutlak' olarak artıran tek şey var: Sigara . Bunun dışındaki tüm artışlar ' zahiri' ya da ' görece'dir.
Peki ne yapmalı? Kanserden elden geldiğince nasıl korunmalı? 1) Sigara içmeyin! 2) Bol bol meyve-sebze yiyin. 3) Kilo verin. 4) Hareket edin. (Spor-jimnastik yapın, haftada en az üç kere, hiç olmazsa bir saat yürüyün.) 5) İmkanınız varsa çekap yaptırın. 6) Kanser taramalarına katılın. 7) Yazın kızgın güneşe çıkmayın. Not 1: Yukarıdaki bilgileri Hacettepe Üniversitesi Onkoloji ( kanser bilimi ) Enstitüsü İstatistik Bölümü Başkanı Dr. Mutlu Hayran'dan aldım. Hata varsa tamamen bana aittir ve elbette yine burada düzeltirim. Not 2: Yazının başlığı, okuyanı düşündürmek için konmuştur. Yoksa her kanser vakası başlı başına acıdır, dramdır, kötüdür !
|