|
|
|
|
|
|
Çocuğunuzla baş başa karne toplantısı yapın
Karne; çocuğuzu da sizi de korkutmasın! Prof. Dr. Arif Verimli uyarıyor: Çocuğunuzun karne başarısı hayat başarısı değildir. Zayıflar varsa özel bir aile toplantısı düzenleyin, çocuğunuzu karşınıza alın ve bu zayıfların nasıl düzelebileceğini konuşun.
Psikiyatrist Dr. Arif Verimli çocuklardaki karne sendromuyla ilgili soruları yanıtladı...
* Karne başarısı çocuk için hayat başarısı anlamına mı gelir? Karne başarısı, çocuk için küçük yaşlarda bir hayat başarısından çok, bir beğenilme ve seçilme duygusu anlamı taşırken; ilerleyen yaşlarda yaşam başarısı ölçütü olabilir. Çocuğu sadece çok başarılı olması için değil, nasıl mutlu olacağı konusunda güdüleyerek dengelemek gerekir. Karne başarısı tek değerlendirme yöntemi olmamalı.
* Karnesi çok başarılı olan çocuk, çok zeki midir? Karnesi
çok başarılı olan çocuk sorumluluklarını fazlaca algılamış, topluma karşı görevlerini kusursuz yapan çocuktur. Elbette ki bu başarı için zeka gerekir. Ancak yaşamda varolan zekasını kullanabilen çocuk başarılıdır. Buna da 'heyecansal zeka' diyoruz. Okulda başarılı olan çocuklar hedeflerini koymuş olabilirler. Ama IQ'su laboratuvarda çok yüksek çıkan bir çocuğun karne notu düşük de gelebilir. Zeka ve karne notu arasında doğrudan ve bariz bir bağlantı olduğunu söylemek zor olabilir.
* Üstün başarı bir çocuk için sorun olabilir mi? Üstün başarı elbette sorun olabilir. En ufak bir başarısızlık karşısında hayal kırıklığı yaşamak yanında, üstün başarılı çocukların ileride bir karakter sorunu da yaşayabileceğini bilmeliyiz. Önemli olan; topluma uyumlu, toplum normlarını benimsemiş başarıdır.
BÜYÜK ÖDÜL BÜYÜK ZARARDIR * Karnesi çok iyi olan çocuğa ödül verilmeli mi? Anne ve babanın, çocuğun bu başarısı için ilkokulda somut ödül vermeleri düşünülebilir. Yaş büyüdükçe ödüller alçakgönüllü bir teşekkür, bir öpücük, bir aferin olmalıdır. Maddi değeri çok yüksek olan ödüller yerine; oyuncak, kitap gibi hediyeler tercih edilmelidir. Bu ödüller abartı taşımamalı, asla çok büyük hediyeler alınmamalıdır. Hatta büyük ödül zararlıdır. Eğer çocuk, anne-babasıyla ödül pazarlığına girerse ve alınmasını istediği ödülü de belirlerse; bu durumu çözmek anne-babaya kalır. Doğru olan; alçak ve güzel bir ses tonuyla anlatmak ve ödün vermemektir...
* Karnesinde zayıf gelen çocuğa ailesinin tepkisi ne olmalı? Çocuğa; hayatta zaman zaman başarısızlıkların da olabileceği, bunun yol açtığı üzüntüye katlanmak gerektiği, bu zayıftan daha ileride iyi notlara dönüşmesi için birlikte bir şeyler yapmanın asıl başarı olduğu anlatılmalıdır. Bunun için aile içi küçük bir toplantı yapılmasını öneririm. Asla kızılmamalı, çocuk azarlanmamalı, başkalarının yanında küçük düşürülmemeli. Aile ilk yarıyılda hiçbir şey için geç kalınmadığını; bu zayıfların disiplinli, programlı bir çalışma ve elbirliğiyle düzeltilebileceği deklare etmelidir. Ailenin ilgisi ve tutumu yardım ve destek odaklı olmalıdır.
ZAYIF NOTLAR CEZA SEVMEZ * Zayıflara ceza verilmeli mi? Asla verilmemeli! Çalışma ve öğrenme zorlukları araştırılmalı. Çocuklarda Dikkat Eksikliği-Hiperaktivite, Okuma Bozukluğu, Disleksi, Matematik Öğrenme Bozukluğu gibi öğrenme bozuklukları sinsi bozukluklardır. Çocuğun başarısızlığının altında bunlar olabilir. Mutlaka bir profesyonele danışmak gerekir. Psikolojik test ve tetkikler yapılmalıdır. Aile içindeki huzursuzluklar çocuklar tarafından çocukça algılanır ve değerlendirilir. Karşıt gelme, karşıt olma bozukluğu gibi olumsuz bir karakterin ilk tohumları atılıyor olabilir, dikkat edilmelidir.
* Zayıfları bulunan çocuğu ailesi teselli etmeli mi? Anne ve baba, karnesinde zayıf getirirse çocuğuna olan sevgisini göstererek mutlaka teselli etmeli. Ancak bu zayıfların nedeninin araştırılması şarttır. Genellikle zayıf karne getirmek ya da ona eşlik eden davranış bozuklukları anormal bir nedene bağlıdır. Aile burada kendi payını da sorgulamalı ve gözden geçirmelidir.
* Çocuğun okul başarısı nasıl artırılabilir? Aileler öncelikle sınıf öğretmenleri ya da rehber öğretmenlere danışarak çocuğun problemlerini anlamalıdır. Çocuğu başarısızlığa iten nedenler hakkında da bir profesyonelden geniş biçimde araştırma yapılmasını istemelidir. Aileler kendi iç dinamiklerine de dönerek çocuğun mutlu olup olmadığını mutlaka ama mutlaka soruşturmalıdır. Başarısızlık nedeni araştırılırken; anne-baba ve öğretmen ile çocuk bir cephede ayrışmamalı, mutlaka çocuğun yanında olmalıdırlar.
ESRA TÜZÜN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|