SMS: AY yaz boşluk bırak mesajını yaz 4122'ye gönder
Çeyrek asırlık SPK'nın yeni misyonu ne olmalı?
Sermaye Piyasası Kurulu bugün 25'inci yılını kutluyor. 25 Ocak 1982'de ilk toplantısını bir nedeni yersizlikten, diğer nedeni de dönemin özelliklerinden dolayı Ulus'taki Atatürk Anıtı'nın yanında yapan Kurul'un çeyrek asırlık icraat dönemi inişli çıkışlı bir seyir izledi. Özellikle 1980-81 yıllarında Türkiye'de yaşanan bankerler krizine karşı bir tepki olarak sermaye piyasasının düzenlenmesi ve kurulması gerçekleşti. Yeni bankerzedeler ortaya çıkmasın diye kurulan yeni yapı başarılı da oldu.
Üçbüyükzedegrubu Ama zaman içinde sistemde eksiklikler ortaya çıkınca yeni dönemin zedeleri de oluştu. * İlk büyük mağduriyet 1994 krizinde batan aracı kurumlarda hisse senedi ve parası kalan yatırımcılar oldu. Ortaya çıkan 10 binlerce zedenin mağduriyeti henüz giderilemedi. * SPK aracı kurum batışlarına karşı gerekli önlemleri aldı; mekanizmaları oluşturdu ancak 2001 krizinde bu kez bankalar, bankalara bağlı şirketler battı. Bu kez de sayıları 100 binleri geçen ve parasal boyutu 750 milyon doları bulan bir batak oluştu. Sistem buna da henüz çözüm bulamadı. * Ortaya yeni bankerler krizinin çıkması önlendi ancak yeşil sermaye şirketlerinin izinsiz halka arzla para toplaması engellenemedi. Bu şirketler özellikle gurbetteki Türk vatandaşlarından kayıtdışı para toplayarak verimsiz alanlara yatırdılar. Yine ortaya 100 binlerce mağdur ve 5 milyar Euro civarında bir batak çıktı. Şimdiye kadar bu mağduriyet konusunda da etkili bir çözüm yolu bulunmuş değil.
Yabancırekorda Bu üç mağduriyet ve özellikle ilk ikisi yani aracı kurum ve halka açık şirketlerin batışı diğer olumsuzluklarla birleşerek yerli sermaye piyasası yatırımcısını bu piyasadan soğuttu. 2001 yılında sayıları 1 milyon 385 bine kadar çıkan yerli kişisel yatırımcılar 800 bine kadar indi. Bu sayı azalması yanında var olanların çoğu da işlem yapmaktan sakındı. Sonuçta hisse senedi piyasası ağırlıklı biçimde yabancı kurumsal yatırımcıların hakimiyetine geçti. Son rakamlarda yabancıların borsadaki payları yüzde 68.87 ile rekor düzeye yükseldi.
Dengesizpiyasa Çeyrek asrı geride bırakan, önemli birikim ve insan sermayesine ulaşan, kendi ifadesiyle ekonomiye 50 milyar dolarlık kaynak yaratan bir kurumun önündeki en önemli icraat, yerli yatırımcılarda oluşan bu mağduriyette kamu payına düşen kısmı çözmesi. Geçmişinde bu kadar ağır ve büyük ölçekli mağduriyetler dururken sermaye piyasasının yeni yerli yatırımcı kazanması zor olur. Bu piyasaya yabancılar, yerliler yatırım yapmasa da olmaya ve yatırımlarını artırmaya devam edebilirler. Bu da kötü bir şey değil. Ama piyasa yerli ayağından eksik ve dengesiz kalmış olur. Bugün kâr elde amacıyla buraya gelen yabancı, yarın Türkiye ile ilgisi olmayan herhangi bir nedenle gidebilir. Zaten bu dengesizliktir ki son yıllarda ekonomide elde edilen başarılara, borsanın fiyat yönünden rekor düzeylere yükselmesine karşılık halka açılmalar, yani ekonomiye kaynak yaratması güdük kalıyor.
Yenimisyon Çeyrek asırlık kurumun yeni dönemdeki en önemli misyonu yerli yatırımcıyla yeniden barışması, mağduriyetleri gidermesi ve yeni mağdurlar yaratmayacak yeni sistemi kurması olmalı. Yoksa sermaye piyasası tek ayaklı biçimde yoluna devam etmek zorunda kalırken, finansal sistem de sermaye piyasasının gerekli potansiyeli gösterememesi nedeniyle sadece bankacılığa, yani tek ayağa mahkum olabilir. Bu da Türkiye'nin potansiyel rekabet gücüne ulaşamaması sonucunu doğurur.