|
|
Ne zaman büyük kanal olunur?
Dün memleketine duyduğu sevda uğruna, aldığı tüm ölüm tehditlerine rağmen "hayatı pahasına" bu ülkede kalmayı yeğleyen bir güvercini cennete uğurladık. Hrant Dink'i... Haber kanalları canlı yayındaydı. tv 8, Kanaltürk gibi adı "küçük", yüreği büyük kanallar da öyle... Peki ya adı ""büyük" kanallar o sırada ne yayınladı? Kanal D'de Seda Sayan, canısı Nihat Doğan ile karşılıklı romantik şarkılar söylüyordu. Show TV'de Mehmet Ali Erbil çiftleri elleştiriyordu. Show TV'ciler neden sonra uyandılar. Belki de gelen telefonlardan utandılar. Rakel Dink'in Agos Gazetesi önündeki o duygu yüklü konuşması bittikten sonra Halaskargazi Caddesi'ne bağlandılar. Sadece 3 dakika için... Star TV'de Çocuklar Duymasın'ın bilmem kaçıncı tekrarı yayınlanıyordu. TRT 1'deki İyi Sabahlar'da hanımlar günlük rutin sohbetlerini yapıyordu. TRT 2 ise "protokol gereği" Bolu Dağı Tüneli açılışı ile Hrant Dink'in cenaze törenini "dönüşümlü" yayınladı. "Büyük" kanallar arasında bir tek atv, tam zamanında normal akışını keserek, canlı yayınla bu "yayıncılıktan öte insanlık görevini" yerine getirdi. Gerçek "büyüklüğün" ölçütü, ne yazık ki gönüllerin tartıya çıktığı böyle dramatik anlarda belirginleşiyordu. Ve keşke bu çok anlamlı günde, sabah programlarının içeriğini biraz ağırlaştırabilseydik. Zira, yüreğimdeki ağırlığın yanında, ekranda izlediklerim, doğrusu pek hafif kaldı...
|