Seçim için 'mart-temmuz' savaşı
İktidar, son vermek için uğraşıyor olsa da cumhurbaşkanlığına endeksli erken genel seçim tartışması bitmeyecek. Dozu da her geçen gün yükselecek. Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi erken genel seçim isteyen muhalefetin oyun planı da buna endeksli. Hedefleri; 20 Ocak tarihine sivil toplum örgütleri ile bazı kurumların sesini de arkasına alıp iktidarı seçim kararı almaya zorlamak
"Islık çalıyor" CHP lideri Deniz Baykal dünkü sohbetimizde bu düşüncesini dile getirmekten çekinmedi: "Sivil toplum örgütleri; işadamları, esnaf, sanayici, her kesimin bir noktayı anlaması lazım; erken genel seçim olursa ekonominin genel durumu açısından 2007' nin ilk çeyreği kaybedilir, geri kalanı kazanılır. Ama olmaz ise 2008' in ilk çeyreği de kaybedilir..." Son dönemde her kesime bunu anlatmaya çalıştıklarını belirtti. Görüşleri belirli bir olgunluğa eriştiğinde Meclis'e erken genel seçim önerisini vereceklerini açıklayıp ekledi: "Erken seçim önerisi kolay, hemen verilir; ama istiyoruz ki bu kamuoyunda olgunlaşsın, iktidar da muhalefetle birlikte karar alma noktasına gelsin." Başbakan'ın New York dönüşü söylediği, "Oylarımız yüzde 30'un üzerinde" sözünden yola çıkan Baykal, "hodri meydan" çekerek konuşmasını tamamladı: "Madem oyların bu kadar yüksek, hodri meydan; gel mart-nisanda seçimi yapalım. Ama yapamaz; çünkü korkuyor. Karanlıkta ıslık çalıyor. Çünkü Erdoğan cumhurbaşkanlığına kesin aday, zaman kazanmaya oynuyor. Hür iradesiyle istifa etmiş milletvekilinin istifasını oylayıp kabul etmeyeceği gibi sözler söylüyor. Bu işi kendi grup başkan vekilliği seçimi sanıyor."
"Sivil toplum nerede" DYP lideri Mehmet Ağar'ın konuya yaklaşımı da Baykal ile paralel... Ağar da "sivil toplumun da erken seçim talebini yüksek sesle dile getirmesi gerektiği" inancında. DYP liderine göre; 15-20 Ocak arasında erken genel seçim kararı alınmaz ise cumhurbaşkanını yeni Meclis'in seçme şansı tükenecek. Ağar, "O zaman nüfus sayımı gibi cumhurbaşkanı sayımı yapılır" görüşünde. Anavatan lideri Erkan Mumcu'nun kızgınlığı ise CHP'ye: "Cumhurbaşkanını halkın seçmesi için Anayasa değişikliği önerimize CHP destek versin sorun biter. Yoksa Anayasa'ya göre Erdoğan seçilir, meşru da olur. Ama Erdoğan'ı başbakan yapıp önünü açan CHP kaçak güreşiyor; kaçak güreşin de bir namusu var."
İktidarın temmuz planı Anlaşılıyor ki, erken seçim konusunda parlamento içi muhalefetin görüşü birbirinden farklı. AK Parti de bu durumun farkında... Cumhurbaşkanını 16 Mayıs günü mevcut parlamentonun seçmesi için çaba göstermekte kararlı. Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası ortaya çıkabilecek gerilimleri gidermenin formülü de bulunmuş: "Temmuzda genel seçim..." İktidarın etkin ismi bu kararlarını şöyle aktardı: "2007 içinde yapılacak bir seçimin erkeni olmaz. Mayısta cumhurbaşkanını seçer, ardından temmuzda genel seçime gideriz. Kimsenin diyecek lafı kalmaz." Sorunun bu noktada bitmeyeceğini kabul ediyor: "Cumhurbaşkanlığı seçimini bundan sonraki dönemlerde sorun olmaktan çıkarmanın iki yöntemi var; 1- Yarı başkanlık, 2- Cumhurbaşkanının yetkilerini 1961 Anayasası'ndaki şekline çevirmek; Çankaya'yı temsili makam haline getirmek." AK Parti'de cumhurbaşkanlığı için herkesin ortak adayı Erdoğan... Aday olmaması halinde nasıl bir tablonun çıkacağı ise kestirilemiyor. Belki bundan dolayı da "Temmuzda genel seçim" diyor. Osmanlı'dan kalma olsa gerek; "Ankara'da oyun çok..."
|