Kleberson ve kurtuluş!
Sorumuz yine aynı: Sıradışı oyuncular sıradışı olursa ne olur? Öyleyse biraz geriye gidelim: Geçen yıl yine bir Rize maçı öncesiydi. Ailton bir köşeye sıkıştırdığı Jose Kleberson'a, "Bu başına gelenler kaderin bir oyunu..." gibi söyleniyordu; Sen kalk Copa America'da oyna!... Sen kalk Dünya Kupası'nda oyna!... Sen kalk Manchester United'ta yıldızlarla oyna!... Sonra da gel Beşiktaş'la Rize'ye git!... Kleberson böyle bir büyük star. Türkiye'ye gelmiş geçmiş, "En yüksek kariyerli" oyuncu. Herkesin sorduğunu soruyorum; Bu Kleberson o Kleberson mu? Peki soru şu: Rize maçında sahada oynayanları değil, oynamayan birini yazmak sahadakilere saygısızlık değil midir diyenler de haklı. Dahası; dünya yıldızı Kleberson'u eleştirmek için bugünü niye bekledin diyenler de haklı.
RİCO PAŞA KEYİF VERİYOR Kleberson'u şunun için gündeme getirdim; Beşiktaş ilk kez tek ön libero, çift santrfor oynadı. Bu sistem değişikliğinde eski sistemin en önemli oyuncusu yoktu. Bu nedenle bu değişimde iki şey çok önemli: 1- İnanılmaz büyük kariyerine rağmen Beşiktaş'ın lideri olmayan ve olamayan, rakipten top kapamayan, rakibe top kaptıran Kleberson'u eleştirmek için geç bile kaldım. 2- Gencecik yaşına ve tecrübesizliğine rağmen birkaç maçtır görev aldığı ön liberoda muhteşem oynayan Serdar Kurtuluş'u övmek için de geç kaldım. Rize maçının iki özel notu var; A- Rico Paşa'yı seyretmek futbol adına çok büyük keyif veriyor. (Her gole imza attı ve sıfır pas hatası ile oynadı) B- İbrahim Üzülmez'in her gün kendini geliştiren futbol çabasına saygı duyuyorum. (Hırsı gençlere örnek olsun) MESAJ: Nobre, "Adım Hıdır, elimden gelen budur.." dercesine cansiperane oyununa nihayet bir gol ekledi. Beşiktaşlılar'ın gözü aydın!
|