Stegniy: Hollywood senaryoları bitmeli
İlk karşılaşıldığında bir diplomattan çok, akademisyeni andırıyor. Diplomaside 40'ıncı yılını doldurmak üzere olsa da tarih alanındaki uzmanlığı her adımda hissediliyor. Sözünü ettiğimiz, ülkesiyle Türkiye arasındaki ilişkileri, görev süresinde siyasi düzeyde de en üst seviyeye çıkartan Rusya Federasyonu Ankara Büyükelçisi Peter Stegniy... Ankara'daki görev süresinin son günü, Rus Sefareti'nin tarihi salonunda sohbet ediyoruz. Başarısının sırrını soruyorum, şu yanıtı veriyor: "Devlerin omuzlarında durduğumuz için boyumuz uzun gözüküyor..." İki ulusun, zihniyet alanında birbirine benzer olduklarını geç de olsa anladıklarını belirtiyor. Bu aşamada bir örnek veriyor: "Geçen yıl Antalya'da yaptığımız araştırmada, Rusya'dan gelen turistlere 'Neden Güney Avrupa değil de Türkiye'ye geliyorsunuz' diye sorduk. Cevapları aynı oldu; 'Avrupa'da kendimizi yabancı, Türkiye'de evimizde gibi hissediyoruz' dediler."
Üçgen güç dengesi Tarihçi perspektifinden, Ortadoğu'nun geleceğini "iç açıcı" olarak görmüyor. "Irak'ta durum vahim" deyip ekliyor: "Maalesef, soğuk savaş dönemindeki belirsiz şartlara benzer, oyun kurallarının belli olmadığı bir ortama giriyor. Ciddi kararlar, gerekli araştırmalar yapılmadan yap boz olarak alınıyor. Son 20 yıl, iyimser olmam için fazla bir neden vermiyor." Bölgenin istikrara kavuşmasının formülünü "siyasi çözüm" olarak gösteriyor. Bilim adamı olarak şu tahlili yapıyor: "Tarihçi olarak şunu biliyorum, bölgenin istikrarı, Irak, İran ve S.Arabistan arasındaki üçgen güç dengesinin yeniden sağlanmasından geçer. Irak'ın içinde de benzer bir üçgen güç dengesi var. Bu iki üçgen dengesi dış güçlerce bozuldu. Bunun tekrar ne kadar sağlanabileceğini de kestirmek zor. Özellikle de koalisyon güçlerinin Irak'ta verdiği büyük kayıpları göz önüne alırsak..." Irak'ın bölünmesine, bu çerçevede K.Irak'ta bir Kürt devletinin kurulmasına kesinlikle karşı olduğunu vurguluyor.
Kıbrıs BM'de çözülür Rusya'nın, Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğini desteklediğini anımsatıp şöyle diyor: "Türkiye'nin AB entegrasyonu bölgedeki barış, istikrar ve ekonomik işbirliğini geliştirecek, yeni işbirliği ve ortak hareket alanları yaratacaktır. Bu bizim menfaatlerimize de uygun." Rusya ve Hazar Denizi enerji kaynaklarının Türkiye üzerinden dünyaya açılması konusundaki görüşü ise şöyle: "Enerjinin idaresine, tüketici ve üretici haklarının korunması açısından bakıyoruz. Garantiler sistemi oluşturulmalıdır. Rusya batı için her zaman sağlam ve güvenilir enerji kaynağı oldu. Bir ülkenin enerji kaynaklarının uluslararası kontrol altına alınmasını kabul edemeyiz." Büyükelçi, ABD'nin "Rusya enerjide tekel haline geliyor, engellenmeli" yaklaşımına da tepkili: "Rusya ve Hazar enerji nakil hatlarının siyasallaştırılmasına karşıyız." Türkiye'nin Rusya'dan aldığı gazı, Güneydoğu veya Batı Avrupa ülkelerine satmasında mahsur görmüyor, "Bizim ön koşulumuz yok" diyor. Büyükelçi Stegniy, Kıbrıs sorununun çözümü için Türkiye ile aynı platformu gösteriyor: BM. "Son dönemde Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi de aralarında daha iyi anlaşıyor. Teknik olarak Rusya'nın da desteklediği bir Kıbrıs çözümü bulunacaktır."
Ajanın ölümü Rusya'da bir gazeteci, İngiltere'de eski bir KGB ajanının ölümü ve olaya Türkiye'den kalkan İngiliz havayolu uçaklarının da karışması konusuna giriyorum. Büyükelçi, Rusya'nın resmi kurumlarının bu olaylara karıştığına ihtimal dahi vermiyor. Olanları "aptalca provokasyon" olarak değerlendirip ekliyor: "Soğuk savaştan, Hollywood filmlerinden kalma birtakım senaryoları ve düşünceleri bırakma zamanı geldi. Tabii bizim de hatalarımız olabiliyor. Biz ekonomik ve demokratik olarak büyük bir değişim sürecinden geçiyoruz." Türkiye'den kalkan İngiliz (British Airways) uçaklarında rastlanan radyoaktif madde ile ilgili araştırma yaptıklarını gizlemiyor. Rusya'da bir grup İngiliz polisinin eski ajan Aleksander Litvinenko ile ilişkisi olan şahısların ifadelerini aldığını belirtip, "Bu olayın ortaya çıkarılması Rusya'nın da çıkarına olacaktır" diyor. Büyükelçi Peter Stegniy, 4 yıllık görev süresinde en çok etkilendiği olayı ise şöyle anlatıyor: "Teröristler Beslan'daki okulda rehin aldıkları çocuklara su vermiyordu. Ankaralılar çok sayıda şişe suyu getirip Büyükelçiliğimizin duvarlarına bırakıp tepkilerini gösterdiler. Çok etkilendim, teşekkür ediyorum." Stegniy, "gönlünün bütününü bırakarak" Türkiye'den ayrılıyor.
|