Acarkent sahipleri devletten güçlü mü?
İstanbul'da özel orman statüsündeki orman arazisi üzerinde İsmet Acar tarafından yapılan Acarkent ve Acarİstanbul sitelerinin yasalara aykırı biçimde devleti tanımaz bir tutum sergileyerek inşaat yaptığı iddiaları kamuoyunun gündemine oturdu. Orman Bakanı Osman Pepe, İsmet Acar'ın kendisinin mülkiyetinde bulunan Saip Molla Ormanı üzerinde Acar Kent ve Serdaroğlu Ormanı üzerinde de Acarİstanbul sitesini kurduğunu ve yapılaşmada kanuna uymadığını açıklıkla dile getiriyor. Devletin Bakanı açıkça diyor ki, "Orman Bakanlığı olarak İsmet Acar'a verilen inşaat izni yüzde 6 olması gerekirken, bu orana riayet edilmedi ve bu oran yüzde 90'lara ulaştı". Basına yansıyan haberlere göre, İsmet Acar bununla kalmamış, Devletin görevlileri inceleme için sitenin kapısına geldiğinde onları içeri almadığı gibi onları kovmuş.
Bu gücü nereden alıyorlar? Peki İsmet Acar bu cürreti kendinde nasıl buluyor? İsmet Acar devletten daha mı güçlü, bu gücü nereden alıyor? Benim bildiğim devletin üzerinde başka güç yok. Devlet isterse kimse kımıldayamaz. Habertürk'te Melih Meriç'in yönettiği Basın Kulübü'nde Orman Bakanı Pepe ile benim de aralarında bulunduğum 6 gazeteci konuyu enine boyuna tartıştık. Konunun özü şu. Orman Bakanlığı 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 52. maddesine göre oturma alanı olarak yüzde 6 yapılaşma izni veriyor. Orman Bakanlığı'nın verdiği ön izin ve kesin izinden sonra artık yetki belediyelerde. Beykoz Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi de zemini yüzde 6'lık orana oturma şartı ile kaç kat olacağına dair vaziyet planı ve mimari avam projesini tasdik ederek yapı ruhsatı veriyor. Bakan Pepe diyor ki, Acarkent ve Acarİstanbul için Orman Bakanlığı tarafından ön izin verilmiş, ancak kesin izin verilmemiş. Buna rağmen belediyelerce ruhsat verilmiş. Bizim bürokratımız da süresi içinde itiraz etmemiş bunun için inşaatlar devam etmiş. Süresi içinde itiraz etmeyen bürokrat hakkında gerekli işlem yapılmış ve bu kişinin Bakanlık ile ilgisi kesilmiş, bu kişi şu anda İsmet Acar'ın yanında çalışıyor. Bakan'ın bu açıklamalarından sonra Acarkent'in Orman Bakanlığı'ndan kesin izin aldığı belgesini ortaya koyduğumda Bakan Pepe bunu doğruladı. Ancak Acarİstanbul'da bu izninin olmadığını söyledi. Bakan Pepe'ye tahdit edilip edilmediğini sorduğumda ise, iki yıl önce bu olayla ilgisi bulunmayan akli dengesi yerinde olmayan Eskişehir'den bir kişi tarafından telefon aldığını, bunun dışında da tehdit edilmediğini söyledi ve ekledi, "Ancak Memurlarımız kontrol için Acaristanbul'a gittiğinde onlar İsmet Acar'ın adamları tarafından içeri alınmamıştır" dedi.
İddialar ortada kaldı Bakan Pepe'nin bu iddiaları üzerine, Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı'nın programdan iki gün önce yani 30.11.2006 günü İsmet Acar hakkında verdiği 'takipsizlik' kararından bir paragraf okudum. Takipsizlik kararında çok önemli değerlendirme var. Başsavcılık diyorki, Bakan'ın bu iddialarını ihbar kabul ederek soruşturma başlattık. Soruşturmada Beykoz Belediyesi'nden gelen dosyadaki belgelere göre; Acarkent için Bakanlık'tan hem ön izin ve hem de kesin izin verildiği, 1452 adet villa ve vaziyet planında gösterilen soyal tesis ile ticari tesisler için Orman Genel Müdürlüğü tarafından 'tatbiki uygundur' şerhi konularak onandığını, Belediye tarafından 5 yıl için verilen yapı ruhsatlarının 1993 ve 1998 yıllarında iki kez 5'er yıllık yenilendiğini, en son 31.08.2006 tarihinde Beykoz Belediyesi'nce tadilat ruhsatı verildiği ve burada TAKS yüzde 6, ayrıca sosyal donatı ve ticari alanlar için yüzde 2 yapılaşmaya izin verildiğini belirtiyor.
Siteye sokulmadılar mı? Başsavcılık ayrıca, Bakan Pepe'nin görevlilerinin Acaristanbul'a sokulmadığı iddiası üzerine, adı geçen Orman Muhafaza memurları ve Beykoz Belediyesi ekiplerinin böyle bir uygulamaya maruz kalmadıklarını, aksine Acaristanbul yetkililerinden destek gördüklerini belirtmesi üzerine İsmet Acar hakkında takipsizlik kararı verilmiştir. Bakan Pepe'ye bu takipsizlik kararını gösterdiğimde, sessiz kalması çok düşündürücüdür. Devletin Bakanı kamuoyu ile paylaştığı her türlü bilgi ve belgeleri süzgeçten geçirmesi gerekir. Devletin Bakanı iddialarını somut bilgi ve belgelere dayandırmalıdır. Bakan Pepe'nin ormanları koruma adına gösterdiği her tavrının arkasında olacağız, ancak ortaya koyduğu söylemlerinin de altının dolu olmasına özen göstermesi daha olumlu bir davranış olur. Ne İsmet Acar, ne de bir başkası devletten güçlü olamaz. Yeter ki devlet devletliğini bilsin.
|