|
 |
|
  Bardakoğlu: Papa'nın ziyareti çok önemli
Papa'nın Türkiye ziyaretini olumlu bulduğunu söyleyen Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, dini liderlerin birbirleri ile görüşmelerinin dünya sorunlarına katkı sağlayacı çözümler bulunması bakımından önemli olduğuna dikkat çekti. Tüm sorunların bu ziyaretle çözülemeyeceğini de bildiren Bardakoğlu, dünyadaki sorunların kaynağının din olmadığını dile getirdi.
Ali Bardakoğlu ANKA'ya yaptığı açıklamada, Papa'nın önümüzde günlerde Türkiye'ye yapacağı ziyaretin farklı din ve kültür mensupları arasında olumlu bir diyaloğun kurulması ve gelişmesi açısından olumlu bir adım olduğunu belirtti. Dini liderlerin birbirleriyle görüşmelerinin, konuşmalarının, ortak aklın oluşması, ortak barışın tesisi açısından önemine değinen Bardakoğlu, "Tabi Papa'nın Almanya'da yapmış olduğu konuşma gerçekten yanlış, hatalı, talihsiz bir konuşmaydı.
Ama
biz geçmişi tartışmak istemiyoruz ve ben artık o tür konuşmaların dini liderler tarafından terk edilmesi gerektiğini ve pozitif, yapıcı konuşmaların hep gündeme gelmesini arzu ediyorum" dedi. Olumlu bir diyalog kurulabilmesi için hayata pozitif bakmak gerektiğini ifade eden Bardakoğlu, farklı coğrafyalar, kültürler, dinler ve din mensupları arasındaki diyaloglarda, olumlu bir işbirliği kurulması gerektiğini ve ötekine saygıyı öne çıkarmanın önemli olduğunu söyledi. Bardakoğlu, "Dünyanın ortak sorunlarını giderici çözümler, bunlara katkısını sağlayıcı çalışmalar yapmalıyız çabamız bu yönde olmalı" dedi.
"HİÇBİR SORUNUN KAYNAĞI DİN DEĞİL"
Dünyanın bu gün bir çok sorunu bulunduğunu anımsatan Bardakoğlu, bu sorunların kesinlikle dinden kaynaklanmadığını bildirdi. "Dünya'da bugün, yoksulluk, eğitimsizlik mutsuzluk, işsizlik birçok sorunla dünya karşı karşıya. Bir kısmı aşırı beslenmeden, bir kısmı sefaletten ölüyor insanların. Eğtim imkanları, dünyanın kendi maddi imkanlarını bölüşme adaleti yok. Haklı, adaletli bir biçimde paylaşılmıyor. Dünya adeta savaş alanına döndü. Bu sorunların hiçbirisi dinden kaynaklanmıyor" diyen Bardakoğlu, bunalmış, kendini iyice umutsuzluğa sevketmiş insanların, yanlış biçimde dini argümanları, insanların ortak değerlerini kullanarak teröre şiddete ve olumsuzluklara yol açtıklarını kaydetti. Bardakoğlu, şiddetin ve terörün her türlüsüne karşı olduğunu belirterek, terör ve şiddet için hiçbir dini ve ahlaki gerekçe bulunmadığına işaret etti.
"PAPA ZİYARETİ OLUMLU ANCAK HERŞEYİN ÇÖZÜMÜ DEĞİL"
Şiddet ve terörü dinle ilişkilendirmenin ve dinleri suçlamanın çok yanlış olduğunu dile getiren Bardakoğlu, dini liderlerin bu tür yanlış konuşmalarının hangi amaçla olursa olsun bilimsel ve doğru olmadığı gibi ayrıştırmayı ve gerilimi de artırdığını söyledi. Bu tür ziyaretlerin diyalog çabalarını geliştireceğini ve karşıdakine saygıyı artıracağını düşündüğünü bildiren Bardakoğlu, "Tabiki bu tür ziyaretleri, her şeyi çözecek, sorunları tüketecek bir çare olarak da görmüyorum. Bu bir süreçtir.
Barışı sağlamak için bir süreçtir. Herkesin elinden gelen katkıyı sağlaması ve kendi çıkarımlarını da koruması lazım. Her yerde her zaman barışa destek vermeliyiz Ötekine saygı içinde olmalıyız ve dünyanın farklı inanç ve kültürlerini bir zenginlik olarak görmeliyiz. Hiçbir kültür, hiçbir medeniyet, hiçbir inanç ötekini adam etmeye, ötekini baskı altına almaya yok etmeye, ötekini düşman olarak algılamaya yeltenmemeli" dedi.
Bardakoğlu, dünyada her türlü farklı inanç her kültürün yaşayabileceğini kaydetti. Dini liderlerin bu zenginliği korumak zorunda olduğuna dikkat çeken Bardakoğlu, Diyanet olarak tüm konuşmaların bu yönde yapıldığını Papa'nın Türkiye'ye ziyaretinde de bu tür konuşmaların ağırlık kazanacağını ifade etti.
Bardakoğlu, "Bizim bütün konuşmalarımız bu yönde. Müslüman dini liderlerle diğer din mensuplarıyla da. Bizim tavrımız hiç değişmiyor. Bizde akıl ve bilgi egemendir. Yanlış konuşanlar olursa ona da duyguyla değil akıl ile cevap veriyoruz" dedi.
BULUŞMADA DÜNYANIN ORTAK SORUNLARINA ÇÖZÜM DE ARANACAK
Bardakoğlu, "Bu tür buluşmalar dünyanın ortak sorunlarının dinlerin ortak katkısının ne olabileceğini göstermek açısından da anlamlıdır. Çünkü dinler sorunları çözmek için vardır. Dini liderler dinleri iyi anlayabilir iyi anlatabilirse sorunların çözümüne çok olumlu bir katkı sağlayabilir" dedi.
"TEPKİLER TOPLUMUN GENELİNİ YANSITMAZ"
Toplumun belli kesimlerinin Papa'nın Türkiye ziyaretine tepki gösterebileceğini ancak bu tepkilerin toplumun genelini yansıtmayacağını anlatan Bardakoğlu, bir kişinin görüşlerine katılıp katılmamanın, ayrı bir konu, o kişiye evsahipliği yapmanın, ona konuksever davranmanın ve onunla medenice konuşmanın ayrı konlar olduğunu belirtti. Bardakoğlu, Türkiye'nin her ikisini de yapacak kadar özgüven, bilgi ve konukseverliğe sahip olduğunu kaydetti. Bardakoğlu "Yanlış bir söze cevap verecek kadar özgüvene sahibiz, ama bize misafir olduğunda da ona konukseverliğimizi gösterme hoşgörüsüne de sahibiz" derken, misafirlerin yargılanmayacağını, medenice ağırlanacağını söyledi.
"KEŞKE DİĞER ÜLKELERDEKİ AZINLIKLAR TÜRKİYE'DEKİLER KADAR HÜR OLSA"
Balkanlarda, Ortadoğu'da ve diğer ülkelerde farklı inançlara sahip olarak yaşayan insanların bugüne kadar yaşamlarını sürdürebilmelerinin Türkler'in engin hoşgörüsünden kaynaklandığını, ifade eden Bardakoğlu "Türkiye'de azınlıkların tam bir din özgürlüğü var. Münferit sorunlar var onlar gideriliyor. Keşke diğer ülkelerdeki dini azınlıklar da Türkiye'deki dini azınlıklar kadar hür ve rahat olabilseler. Yunanistan'daki Türkler, Müslümanlar da Türkiye'deki Rum ortodokslar kadar özgür olabilseler. Türkiye bu anlamda iyi bir tablo oluşturuyor. Türkiye modern bir ülke ve tüm bunların ahenk içinde yaşadığı bir toplum. Modernlikle geleneğin iç içe yaşadığı bir toplum. Türkiye laik ve demokratik bir ülke" diye konuştu.
Bardakoğlu, Batı'nın çok kültürlülüğe ve çok dinliliğe yeni yeni alıştığını ve onun sancılarını çektiğini söylerken, gerek bilimdeki pozitivizmin, gerek bugüne kadarki monalitik yapılarının Batı'da başkalarına daha yargılamacı bakışı doğurduğunu belirtti. Bunun bütün dünyada rahatsızlık meydana getirdiğini kaydeden Bardakoğlu, Türkiye'de kültürlerin yargılanmadığına, aksine onların hayatın parçası olarak algılandığına işaret etti. (ANKA)
|
