|
|
Bağdat'ta yarın ne mi olur?
Başlık bana ait değil açıkçası. Ertuğrul Özkök'ün. Irak Savaşı'nın en ateşli taraftarlarından olan, bununla da kalmayıp Türkiye'nin bu savaşta Amerika'nın yanında katılmasını savunan Özkök'ün. Özkök, 3 Nisan 2003'te bu başlıkla bir yazı yazmış ve cevabı şöyle vermiş: "Savaştan sonra Irak'ta durum ne olur diye merak edenlere, dün hepimizin gözü önünden geçen bir örneği vereyim. ABD Dışişleri Bakanı Powell Ankara'dan ayrılıp Brüksel'e gitmeden önce nereye uğruyor? Belgrad'a. Belgrad neresi? ABD'nin bundan çok değil, iki yıl önce günlerce bombalayıp, başındaki diktatörü Lahey'de uluslararası adaletin önüne çıkardığı ülke değil mi? Aradan çok değil, sadece iki yıl geçmiş. Ama hem Bosna'dan, hem Kosova'dan çıkarılan ve Avrupa'nın Saddam'ı diyebileceğimiz diktatörü devrilmiş Sırbistan, bugün artık ABD'ye düşman değil. Oysa, o ülkenin askeri de bundan iki yıl önce Amerikan askerine karşı savaşıyordu. Çok çabuk unuttuk. Hıristiyan Amerikan askeri orada Hıristiyan Sırpları vurmuştu. Bugün Türkiye'de İslamcısolcu ittifakı kuranlar, o gün hiç seslerini çıkarmıyorlardı. Hıristiyan Hıristiyan'ı vururken, İtalya'dan kalkan Türk F-16'ları da, Belgrad'ı vuran Amerikan jetlerine koruma görevi yapıyordu. Savaştan sonra Bağdat'ta ne olur diye merak edenlere, tarihin bu küçük anekdotunu hatırlatmak isterim. Bugün Belgrad'da ne oluyorsa, Bağdat'ta da o olur." Şimdi bir de bugün Bağdat'ta ne olduğunu hatırlamak için Simon Jenkins'in The Guardian'da çıkan yazısına bakalım. "Şer mihverini artık umut mihveri olarak okuyabilirsiniz. Bugün Washington ve Londra'yı meşgul eden Irak'tan bir çıkış stratejisi bulmak yönünde arayışlar her türlü ironi sınırını aştı. Suriye ve İran'dan yardım mı? Bush'la Blair'in 2003'te yok edeceklerini söyledikleri canavarlar değil miydi bunlar? (Irak'tan) Gelen bütün haberler, Kürdistan sınırının güneyindeki Irak'ın merkezi otoritenin ötesinde, haydutların kurtarılmış bölgelerinden, şeyhliklerden ve hukuksuzluktan menkul bir yer olduğunu gösteriyor. Yabancılar için hava kararınca tek güvenli dolaşım yolu helikopter. Bağdat 1983'teki Beyrut'a benziyor: Gece katliamları, her yerde kesilmiş yollar ve güvenli bölgelere kaçan insanların boşalttığı karışık mahalleler. Yabancı askerler üslerinde kalabiliyor, fakat artık 'demokrasi ihraç etmek' şöyle dursun 'iç savaşı da önleyemeyecekler.' Artık direnişçiler ve Kaide yandaşları için birer hedef tahtasından ibaretler. Irak işgali vahşet aşamasından, idiotluk aşamasına geçmiştir." Savaş için kimin ne yazdığını, savaşa karşı çıkanları nasıl suçladığını hatırlamak ve gerçekte ne olup bittiğini kafalara çakmak lazım. Lazım ki, yarın yine kirli savaşlarına bizi alet etmek istemesinler. Arşivler bunun için vardır zaten. Yazılarınız dolaplara gizlenmiş hayaletler gibi bir gün önünüze çıkıverir.
|