|
|
|
|
|
"Veliahtım Gül" sinyali
|
|
Erdoğan, Köşk'e çıkarsa yerini Gül'e bırakacağı mesajını verdi: Ben yasaklıyken, o başbakandı.
Gazetelerin Ankara temsilcileriyle görüşen Başbakan Erdoğan "Cumhurbaşkanı olursanız AKP'de liderlik sorunu yaşanır mı" sorusuna şu cevabı verdi: Yasağım kalkınca Gül'ün yaklaşımını gördük. Sıkıntımız yok.
Veliaht olarak Gül'ü işaret etti
Erdoğan, "Ben yasaklıyken Abdullah Bey başbakan oldu. Yasağım kalktıktan sonra ahlaki yaklaşımını gördük" diyerek Köşk'e çıkarsa yerine Gül'ü bırakacağı mesajı verdi.
Başbakan Tayyip Erdoğan, AKP genel merkezinde gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle yaptığı toplantıda, "İlla cumhurbaşkanı olma iddiam yok" dedi. Ancak bu sözlerin hemen ardından, cumhurbaşkanı olma durumunda Abdullah Gül'ün başbakanlığını işaret etti. Erdoğan, "Siz cumhurbaşkanı olursanız AKP'de liderlik sorunu yaşanır mı" sorusuna "Partide liderlik sorunumuz yok. Burada verilmiş bir karar yok. Burada belirleyici olan parti grubumuz, il başkanlarımız ve kamuoyu yoklamaları olacaktır. Parlamento dışı bir yaklaşımımız yok. Yasağım nedeniyle 2002 seçimlerinde milletvekili olamadım, Abdullah Gül Bey başbakan oldu. Yasağım kalktıktan sonra oluşan tabloda Abdullah Bey'in ahlaki yaklaşımını hepimiz gördük. Bu konuda sıkıntı olmaz onu kendi aramızda hallederiz" cevabını verdi. Başbakan, uzun bir aradan sonra ilk kez parti genel merkezinde yaptığı toplantıda fark edilebilir ölçüde yumuşak ve "kucaklayıcı" bir üslup kullandı. Erdoğan'ın verdiği mesajlar şöyle oldu:
MÜSLÜMAN DEMOKRAT DEĞİLİZ: Siyasi yelpazedeki yerimizde herhangi bir değişiklik yoktur. Biz din eksenli değil, insan eksenli bir parti olduğumuzu ta baştan yola çıkarken söyledik, muhafazakar demokrat partiyiz dedik. Niye 'Müslüman demokrat demiyorsunuz?' diyenler oldu. Bunu benimsemiyoruz. Bu din istismarıdır, din üzerinden siyasettir. Biz din üzerinden siyaset yapmayız, bu bizim temel ilkelerimize ters. Kişisel olarak dinin, ibadetin gereklerini en iyi şekilde yaşamaya gayret ederiz ve öyle yaşamak isteyenlere zemin hazırlamak için de gayret ederiz. Zaten 1982 anayasasındaki laiklik tanımı da budur.
İNANÇSIZLAR DA GÜVENCEMİZDE: İnanç sahibi olmayanlar da güvencemiz altındadır. İnanç sahibi olmamak da bir inançtır. Onlar da kendi inandıkları gibi yaşayabilmeliler. Çünkü laiklik bunu gerektirir.
İLLA CUMHURBAŞKANI OLACAĞIM DEĞİL: (Güler Sabancı'nın "aktif siyasette, başbakan olarak devam etsin, daha çok genç" sözleri hatırlatılınca) Bu yaklaşıma saygılı olduğumu söyledim. İlla ben cumhurbaşkanı olacağım diye bir iddiam yok. Kararı bizim yetkili kurullarımız verecek. Bu parlamento kendi içinden cumhurbaşkanını çıkaracak. Temel ilke bu. Uzlaşma ile çıkaracak, bütün siyasi partilerle, toplumla, kurumlarla uzlaşma aranacak ama uzlaşma, parlamento içinden birisi üzerinde olacak. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Anayasanın bu konudaki amir hükmü ne ise o yerine getirilecek. Uzlaşma arayışı çerçevesinde diğer siyasi partilerin görüşünü tabii ki alacağız ama bizimgörüşümüzle onlarınki ne kadar uyumlu olur onu bilemem.
GÜL İKİNCİ ADAM: Cumhurbaşkanı adaylığı şu anda bizim gündemimizde değil. Bu konuda belirleyici olan TBMM kendi içinden cumhurbaşkanı çıkaramıyorsa bu bir siyasi acz olur. Meclis'te bu vasıflara uygun pek çok arkadaşımız var. Parlamento kendi içinden cumhurbaşkanı çıkaracaktır. Bu noktada sıkıntımız yok, olamaz da. Liderlik konusunda da biliyorsunuz bugüne kadar bir sıkıntımız olmadı. Burada belirleyici olan parti grubumuz, il başkanlarımız ve kamuoyu yoklamaları olacaktır. Parlamento dışı bir yaklaşımımız yok. Yasağım nedeniyle 2002 seçimlerinde milletvekili olamadım, Abdullah Gül Bey başbakan oldu. Yasağım kalktıktan sonra oluşan tabloda Abdullah Bey'in ahlaki yaklaşımını hepimiz gördük. Bu konuda sıkıntı olmaz, onu kendi aramızda hallederiz.
ÖNCE ÜLKE SONRA PARTİ
PARTİ BATACAK DİYE ÜLKEMİ FEDA ETMEM: Merkez Bankası Başkanı bazı risklerden bahsediyor ama benim açımdan böyle bir risk kesinlikle yok. Biz 2007 yılı bütçesini seçim yılı diye popülist bir yaklaşımla ele almadık öyle hazırlamadık. 2005 bütçesini, 2006 bütçesini nasıl hazırladıysak öyle hazırladık. Ekonomik program ve mali disiplin konusunda çok kararlı olduğumuzu artık sizlerin de biliyor olmanız lazım. Ben bu noktada parti olarak batacağız diye taban fiyatlara, işçiye memura olmaması lazım gelen zamları verip ülkemi feda edemem. Eski dönemlerde olduğu gibi afaki zamlar yok artık. Hiç bir kesimi enflasyona ezdirmeyeceğiz dedik ezdirmiyoruz da ama enflasyonun bir kaç puan üstünde veriyoruz. Çok büyük paralar verelim çiftçiye, işçiye memura ama ondan sonra da ülke ekonomisi batsın. Popülizm, ekonomik programdan ve mali disiplinden sapma olmayacaktır.
YİMPAŞ TARZI OLUŞUMLARA KARŞIYIM: Yimpaş olayı bir yıl ya da 6 aylık bir olay değil. 4 yıllık da değil. 20-25 yıllık mazisi var. Niye bu konu şimdiye kadar gündeme gelmedi de şimdi getiriliyor? Kimse Tayyip Erdoğan'ı Yimpaş ile herhangi bir münasebet içinde olduğunu söyleyemez.
BİZİM DE HATALARIMIZ VAR: Medyadan da bazı talepler söz konusu. Eski alışkanlılar var. Mal varlığımız 1 iken 10 oldu diyen medya patronları var. Açık açık söylüyorlar. İyi güzel, bu ülkede gerilime neden olan başlıkları niye atıyorsunuz. Bizim de hatalarımız var. Dört dörtlük değiliz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|