|
|
Tatlı sevgisinin temeli anne sütü mü?
Tatlı sevgisi açıklamalarının ulaştığı en uç yorum, bunun kültürel programlanışımızın sonucu olduğu. Eğer bu sav geçerliyse, tatlı sevgisi çok erken dönemde başlıyor. Nitekim anne sütü tatlı. İnsan vücudunun salgıladığı tek tatlı sıvı, anne sütü. Dolayısıyla tatlıya anne sütü ile alıştığımız ve ona bağımlı hale geldiğimiz söylenebilir. Birçok toplumda yeni doğan bebeğin ağzına bal ve benzeri tatlı bir yiyecek sürülmesi geleneği var. Modern tıp da bu uygulamayı ayakta tutuyor. Amerika'da yeni doğan bebeklere yüzde 5 oranında glikoz katılmış su veriliyor. Yalnız bebeğe değil, loğusaya da 'sütü gelsin', 'sütü artsın' diye tatlı şeyler yedirilip içiriliyor. Loğusa şekeri ve şerbeti, günümüzde pek çok kişiye aşırı tatlı gelir. Ama binlerce yıldır tekrarlanan bu uygulamada hedefin, onu loğusayı tebrike gelenlere ikram etmek değil, çiçeği burnunda anneyi bu soylu görevini yapması için harekete geçirmek olduğu unutulmamalı. Çocukların tatlıya olan düşkünlükleri daha fazla. Yaş ilerledikçe düşkünlük azalıyor. Açıklama olarak, çocukların ağzında daha fazla tat gözeneği bulunmasının dışında, çocukların büyüme çağında enerji kaynağı glikoza daha fazla ihtiyaçlarının olması şeklinde yorumlanıyor.
|