  |
|
Devamı olmayacak!
İlk kez bir filme yönetmen olarak imzasını atan Cem Yılmaz: İyi yönetmen olan Ferzan Özpetek'in 'Hokkabaz'la ilgili yorum yapması ve çok beğendiğini söylemesi beni çok mutlu etti.
Komedyen ve oyuncu kimliklerine yönetmenliği de ekleyen Cem Yılmaz, gösterime girdiği günden beri polemik konusu olan; 'hikayenin çalıntı olduğu' iddiasıyla gündeme oturan 'Hokkabaz'ın hazırlık sürecini Sinema dergisine anlattı. Ali Taner Baltacı'yla birlikte ilk kez bir sinema filmi yöneten Cem Yılmaz, 'Hokkabaz'ın devamını düşünmediğini belirtti: "Hikayenin öyle bir potansiyeli var mı diye sorarsanız, var! Ama çok gerekli değil. 'Hokkabaz'daki karakterler bir başka macera daha yaşayabilirler; bunda hiçbir sakınca yok ama 'Ne yani başka yapacak bir şey bulamadın mı?' denecek olması düşündürüyor bizi."
YALNIZ CESARET ETMEM Bu projede yönetmenliği Ali Taner Baltacı'yla paylaşmasını "Bilmediğim bir sürü şey olduğu için tek başıma yapmaya cesaret edemedim" diye açıklayan Cem Yılmaz, sinemaya bakış açısını 'Hokkabaz' üzerinden anlattı:
* Karakterlerin biraz marjinal olduğu ama son derece gerçekçi canlandırıldığı, enteresan insan hikayeleri anlatan filmlere hep özenmişimdir. Sahnede de canlandırdığım, anlattığım hikayelere benzer hikayeler bunlar. Seyirci olarak da öyle filmleri severim.
DÖRT OYUNCU BELLİYDİ * Hikayeyi yazmaya, sihirbazlar hakkında araştırma yaparak başlamadım. Çıkış noktam; bir sahne adamının hikayesini anlatmaktı. 10 senedir sahneye çıktığım için benim hayatıma benzer bir yanı da var. Vakıf olduğunuz bir şeyi anlatmak daha zevkli. Hem kendi sırlarınızı paylaşıyorsunuz, hem de sırlarını merak ettiğiniz bir işin içine girmiş oluyorsunuz.
* 'Sait' rolünü, Mazhar Alanson'un o karakteri çok iyi canlandıracağını bildiğim için onu düşünerek yazdım. Günlük hayatındaki diyaloglarından etkilendim. Diğer oyuncular konusunda da öyle oldu. Senaryo yazılmadan önce dört ana karakteri kimin oynayacağı belliydi.
* Oyunculara diyalogları istedikleri gibi geliştirebileceklerini söyledik. Bu, oyuncunun kendini rahat hissetmesini sağlıyor. Tabii böyle bir özgürlük tanıyabilmeniz için hakikaten güvendiğiniz oyuncularla çalışıyor olmanız lazım. Burada en serbest hareket edebilecek olanımız Mazhar Abi olmasına rağmen o da yazılana çok sadık davrandı.
* Filmde bazı sahneler, sanki oynanmamış hissiyatı veriyor. Bu bir rastlantı değil; meseleyi çok ciddi ele almakla ilgili. Açıkça görülüyor ki, herkes şakır şakır oynamış. 'Bu rolü bu değil de şu oynasaymış keşke' diyebileceğimiz bir durum hiç yok bizim filmimizde. Çok inandırıcı performanslar çıktı.
* Tek başına yönetmenlik yapmayı çok istemiyorum çünkü çok teferruatlı bir iş. Yaparsak, o da isterse, Taner'le beraber yaparız. (Ali Taner Baltacı'yı kast ediyor) Tek başına yapmak çok kolay değil. O biraz yalan olur. O konuda çok güvenmiyorum kendime. Woody Allen nasıl yapıyor hayret ediyorum. Asistanlarını biraz çok çalıştırıyor gibi bir his var içimde.
FORMÜLÜ YOK Kİ! * Ferzan Özpetek, 'Hokkabaz'ı çok beğendiğini söyledi. Onun bu yorumu beni öyle mutlu etti ki! Ferzan Özpetek iyi bir yönetmen ve ben ilk defa bir filme yönetmen olarak adımı yazdırıyorum. Benimle bir yönetmen gibi konuşup, hem de filmin iyi olduğunu söylemesi çok önemli bir şey benim için.
* Ben Nuri Bilge Ceylan'la niye film yapmayayım? Bir oyuncu olarak onun filminde oynamak isterim. Tanıştığım zaman filmini çok beğendiğimi söyledim. O da bana benim filmimi, oyunculuğumu beğendiğini söylemiştir. Bunlar o kadar birbirinden ayrı dünyalar değil. Ama onun çok izlensin diye benim yaptığım gibi filmler yapmasını bekleyemeyiz. Benim kaliteli film yapacağım diye bir formül peşine düşmem de o kadar saçma olur. Bunun formülü yok ki!
|