2007 Bütçesi nasıl gerçekleştirilebilir?
Bu yazıyı kağıda döktüğüm saatlerde henüz bütçe rakamlarının detayına ulaşamamıştım. Sadece bütçenin detayı değil, geçmişte bütçe öncesi açıklanması gelenek olan bütçe yılının ortalama kur varsayımı, petrol fiyatları tahmini, cari açık gibi göstergeler konusunda da bilgi edinemedik. Hazine borçlanmasının ortalama faizini, bankaların ekonomistleri bütçenin faiz giderleri ödeneğinden varsayımla hesaplayıp yakında sofraya koyar. İnandırıcılık konusunda en az bütçe büyüklükleri kadar bütçe çatılırken dikkate alınan temel varsayımların da önemli olduğunu geçmiş yılların acı deneyimleri sayesinde çoktan öğrenmiş olmamız gerekirdi. Biz Refahyol döneminin denk bütçesini yaşamış, kaynak uzmanı Kamil Bey'le tanışma şerefine nail olmuş nesilden geliyoruz. Zaten 2007 Bütçesi'nde de en ağırbaşlı kalem olarak vergi dışı gelirler gözleniyor. Özelleştirme gelirlerinin, kaldı ise KİT karlarının, vergi gecikme faiz ve cezalarının yer aldığı bu kalem 2007'de yalnızca 2 trilyon YTL artıyor. Oransal artış yüzde 7.1. Enerji dağıtım ihaleleri erteleniyor mu? Tahsilatı bir sonraki seneye mi kalacak? Satılacak mallar tükendi mi? Cevaplarını yakında buluruz. Asıl merak ettiğim, vergi gelirleri bu kadar artarken ceza ve gecikme faizi artışlarının sınırlı kalması.
Arabistan'a ortak mı oluyoruz? GSMH deflatörünün yüzde 5.5 büyümesinin en az yüzde 5 olacağı bir dönemde vergi gelirlerinin yüzde 15'lik performansı yüzde 3.7'lik reel artış anlamını taşır ki pek çok soruya da ister istemez kucak açar. 1. Vergi gelirlerinin yüzde 70'i dolaylı vergilerden oluştuğuna, Türkiye'nin üretim yapısı kısa sürede değişmeyeceğine göre bu vergi gelirini sağlamak için kurun düşmesi ithalatın hızlanması cari açığın artması gerekir. İşte kur varsayımının önemi . Enflasyonu indirirken, iç talebe ve tüketime dayalı vergi gelirlerini çoğaltmanın kolay yolu kuru düşük tutmaktır. Kuru düşük tutmanın yolu ise büyüyecek cari açıktan daha fazla finansmanı yurd a çekmekten geçer. İyi de dışarıdan borçlanayım desen kamunun öyle bir niyeti yok. Özel sektör de yükünü tutmuş ufaktan dış borçlarını geri ödemeye bile başlamış. Çifte seçimin olduğu senede intihara teşebbüs eder mi? Kamuda özel sektörde satacak malın varsa yine finansman sağlayabilirsin. 2007'de parası gelecek satışın kokusu şimdiden çıkardı. Nezle mi olduk nedir? Bir de uluslararası piyasalar faktörü var. Bize sermaye girişinin sürmesi için dolar faizinin düşüş trendine girmesi gerekiyor. Otoritelerden dolar faizinin 2007 serüveni hakkında varsayımlarını alabilir miyiz? 2. Kur düşer, ham petrolün fiyatı düşer, ama benzinin, mazotun fiyatı aynı kalır ya da daha az düşer. Aradaki farkı ÖTV'ye yazarız. Vergi gelirlerindeki artışı akaryakıta yıkarız. Bunun yan etkisi ise Türk halkının yaratıcılığından izlenebilir. Çöp kamyonu görünümlü akaryakıt tankerini dünyaya kazandıran halkım, fırsat verilirse kim bilir neler yapmaz? 3. Enflasyon, hedef yüzde 4'ün üzerinde gerçekleşebilir. Vergilerdeki artışları enflasyonla sağlarız. "Faiz dışı fazlayı tutturmak enflasyondan önemli" der geçeriz. Bu arada Merkez Bankamızı da harcamış oluruz. Kaç kişi üzülür bilemem. Piyasalardan yabancıların sabit faizli Hazine kağıdına ağırlık verdikleri konusunda duyumlar geliyor. YTL değer kazandığı takdirde enflasyon, faiz farkı daha çok Londralı'yı zengin eder . Dünkü fiyatlar piyasaların bütçeyi onayladığı anlamına gelir mi bilemem? 4. Yeni vergi gelmeden, vergi oranları artmadan 2007 bütçesi tutarsa geçenlerde yazdığı yazıyı yeme taahhüdüne giren Şükrü Kızılot Hocam mide fesadı geçirmekten kurtulur. Hocaya karşı Hükümet veya Maliye Bakanlığı ödül konusunda bir girişimde bulunmadığına göre iş yine bana kaldı. Yeni vergileri kutlamak için bildiğim bir iki balıkçı var. Yalnız erken davranıp hamsi mevsimine denk getirirseniz az hesapla kurtarırım.
IMF'yi jüri yapmadık diye Bugün gelirlere kabaca baktık. Harcamalardan da çıkarılacak çok konu var. Tartışan olmazsa arife günü, pazar yazısı demez kurcalar kafanızı ağrıtırız. Bu arada, şu anda bol bulunan palamut ve sarıkanatın lezzetini denetlemek amacıyla ülkemizi ziyaret eden IMF Heyeti'nin Ankara'da sivil toplum kuruluşu yetkilileriyle görüştüğünü de duydum. Bütçe büyüklükleri konusunda endişelerinin olmadığı da dolaşan haberler arasında. Şimdi kendimi tekrarlamak pahasına yine soruyorum. Kuru kaç varsaydınız? Petrolün fiyatı, ABD dolarının faizi bütçede ne öngörüldü? Cari açık nereye gidecek? Memleketin hali ne olacak? Sonuncu sorunun yanıtını sizler vermezseniz, seçimden sonra yazacak yerimiz olmazsa benden bekleyin.
|