Keşke, Aksanat'ın ilk katını Teknosa'ya kaptırmasalardı
Akbank'ın büyüklüğünü anlatmaya gerek var mı bilmiyorum. Dün itibariyle borsadaki piyasa değeri 12.5 milyar dolardı. Banka büyümesini sürdürürken, sadece şubelerin yenilenmesine ve teknolojik altyapısının geliştirilmesine 300 milyon dolar harcadı. Özetle, Türkiye'nin en büyük güçlü bankalarından birinden söz ediyoruz. Akbank Murahhas Azası Suzan Sabancı Dinçer'le buluşmamın sebebi de bankanın sosyal sorumluluk projelerinde ne yaptığıydı. Öncelikle belirtmeliyim ki, Akbank'ın "924 milyon YTL net kârımız var. Ama biz sadece kâr etmiyoruz. Toplumdan aldığımızı topluma veriyoruz" mesajı vermesi son derece duyarlı bir tutum. Suzan Sabancı Dinçer'in sosyal sorumluluk projeleri için ve bu projelerin anlatılması için mesaisinden harcaması da öyle... Son 25 yıla bakınca Akbank, hep kârlılıkta ya 1'inci ya 2'nci ya da 3'üncü olmuş. Yani hep listenin önlerinde. Hassasiyet buradan kaynaklanıyor belli ki. Öğrendiğime göre, örneğin Akbank'ın çocuk tiyatrosu tam 30 yıldır hizmet veriyor. Artık ismiyle özdeşleşen caz festivali de bu yıl 16'ncı yılında. Suzan Hanım, "Madem ki çok büyük bir ekonomik değerimiz var; o zaman biz bunu topluma yaymak, paylaşmak istiyoruz" diyor. Akbank'a, şubeleri yenilenirken de aynı felsefe yol göstermiş. Çalışanların rahat ve konforlu bir ortamda hizmet vermeleri, müşterilerin de aynı şekilde rahat etmesi için havalandırma sisteminden ergonomisine önem verilen koltuklara kadar insanı ön planda tutan yenilikler yapılmış. Akbank'ın sponsorluklara harcadığı para 10 milyon doları buluyor. Akbank Sanat'ı 1993 yılında kuran banka, YeniKuşak Tiyatro, Prodüksiyon Tiyatrosu, Çağdaş Sanat Atölyesi, Akbank Oda Orkestrası, Akbank Kısa Film Festivali, Caz Festivali, Nemrut Konservasyon Projesi, Uluslararası İstanbul Film Festivali, Rock'n Coke, İzmir Festivali, Ankara Çağdaş Sanat Festivali gibi pek çok alanda başı çeken projelere imza atıyor. Akbank'ın desteğiyle hayat bulan, 'Altın Harfler: Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi'nden Osmanlı Hat, Resim Sanatı Örnekleri', 'Mediciler'den Savoylar'a Floransa Saraylarında Osmanlı Görkemi' ve 'Heykelin Büyük Ustası Rodin İstanbul'da' başlıklı sergiler kuşkusuz unutulmaz. Bir de tabii hasta çocukların hayallerini gerçekleştiren Bir Dilek Tut Derneği'ne bankanın verdiği katkılar var. Suzan Hanım'ın da kurucuları arasında yer aldığı bu derneğin çalışmaları aslında basına da pek yansımıyor. Hasta çocuklar ünlü bir futbolcuyla tanışmak ya da Başbakan Erdoğan'ın koltuğuna mı oturmak istedi? Dernek müthiş bir telefon trafiği başlatıyor. Kimse haberdar olmuyor belki ama o çocuğun o dileği mutlaka gerçekleştiriliyor. Yani Akbank, sosyal sorumluluk projelerinde her kesimi kucaklamaya çalışıyor.
Teknosa Beyoğlu'nda Hepsini takdir ediyorum. Takdir etmediğim tek bir şey var; yazıyı da onunla kapatmak istiyorum. Suzan Sabancı Dinçer'le sanata verdikleri desteği bir saatten fazla konuştuk o gün. Ancak ben hâlâ Beyoğlu'nda bir iki yıl önce restore edildikten sonra çok daha etkileyici hale gelen Aksanat'ın ilk katının hangi mantıkla Teknosa mağazasına dönüştürüldüğünü anlamakta güçlük çekiyorum. Orası, Aksanat'ın halkı üst katlara çıkmaya teşvik edici vitriniydi çünkü.
|