| |
|
|
Her yer kumarhane
Tansu Çiller döneminde ani bir kararla kumarhaneler kapatıldı. O zaman yazdık: "Yahu bunları denetleyin. Mafyanın eline geçmesini engelleyin. Ama kapatmayın. Bunlar turizmin bir parçası. Ülke için gelir kaynağı. Kapatırsanız Türkler gizli kapaklı yine oynayacak. Devlet gelir kaybına uğrayacak." Haliyle dinlemediler. Çünkü kapatmak, denetlemekten daha kolaydı. Ama ne oldu, "yasal" kumarhaneler kapatılınca her tarafta "gizli" kumarhaneler oluşmaya başladı. Etiler, Levent, Kadıköy, Ataşehir gibi yerlerde onlarca ev ve villa kumarhane haline geldi. Geçenlerde üst düzey bir emniyet yetkilisiyle konuşuyorduk. Durumu anlattım. "Biliyoruz. Adresleri bile elimizde" dedi. "Peki niye bir şey yapmıyorsunuz" diye sordum. "Yapamıyoruz" dedi. Yasa gereği buraları basmak için mahkeme izni lazım. "Alamıyor musunuz" diye sordum. "Alıyoruz ama mesai saatleri içinde olmak şartıyla" dedi. İlginç. Buraları genelde "konut" olarak görüldüğü için mahkemeler bu baskınların gündüz yapılmasına izin veriyor. Gündüz saatlerinde ise buralarda kumar oynayan falan olmadığı için polis boşu boşuna baskın yapmış olmaktansa yapmamayı yeğliyor. Sonuçta Türkiye'de kumar almış başını gidiyor. Bu kumardan kaybeden sadece devlet oluyor.
|