|
 |
 |
 |
|
 |
 |

  |
|
SHP: Taahhütler alınırsa asker gönderilebilir
Sosyal Demokrat Halk Partisi (SHP) Genel Başkanı Murat Karayalçın, Türk askerinin can güvenliği için diplomatik ve askeri açıdan gerekli taahhütlerin ve teminatların alınması halinde Lübnan'a asker gönderilebileceğini belirtti.
Karayalçın, Türkiye'nin Lübnan'a asker göndermesi konusunda yaptığı yazılı açıklamada, Lübnan'a asker gönderilmesi konusunun tepkisel, duygusal hatta bireysel biçimde, iç siyaset kaygıları içinde ele alınmasının Türkiye'ye yakışmayacağını savundu. Türkiye'nin Lübnan'a asker gönderebilecek tek bölge ülkesi olduğunun dikkate alınması gerektiğini kaydeden Karayalçın, bölge ülkelerinin neredeyse tümünün Türkiye'nin Barış Gücü'nde yer almasını istediğinin bilindiğini dile getirdi.
Asker
gönderip gönderilmeyeceği konusunda önemli olanın Türk askerinin can güvenliği olduğuna dikkat çeken Karayalçın, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararının bu bağlamda yeterince açık görülmediğini ve bunun değişik yönleriyle tartışılmakta olduğunu belirtti. "Tartışmalı bir karara dayanarak ve yeterli güvenceler alınmadan asker gönderemeyiz" diyen Karayalçın, ancak 1701 sayılı kararın ek birtakım açıklamalar, taahhütler ve güvencelerle şekillendirilmekte olduğunun da görüldüğünü ifade etti. Karayalçın, "Askerlerimizin can güvenliği için diplomatik ve askeri açıdan gerekli taahhüt ve teminatlar alınırsa Lübnan'a asker gönderilebilir, hatta Türkiye barış gücünün komutasına talip olabilir" dedi.
Türkiye'nin bölgeye asker gönderme kararı alması halinde klasik örnek uygulamalardan farklı bir yol izlenmesi gerektiğinin altını çizen Karayalçın, eğitim, sağlık, sosyal hizmetler alanlarında faaliyetlerin yürütülmesi gerektiğini belirtti. Ortadoğu bölgesinin yıllardan bu yana dış müdahalelerin ve sözde devrimlerin yıkımlarına maruz kaldığını anımsatan Karayalçın, "Bölgenin kendi dinamikleriyle gelişmesini sağlayabilmesi için Türkiye'nin bölgeye Atatürk devrimlerini ve Cumhuriyet'in yurttaşlık kurumunu ihraç etmesi gerekmektedir. Ortadoğu; din, mezhep, etnik farklılıklara değil, siyasi yurttaşlığa, insan haklarına ve demokrasiye dayanan ulus devletler kurulduğunda gerçek anlamda yenilenmiş olacaktır. Türkiye Ortadoğu'daki öz görevini bu yönüyle değerlendirmelidir" dedi.
(AA)
|
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|