 |  |
 |
|
Bir sürpriz gece yaşadık ki..
"BİR kahve içmeye geliyoruz, evden ayrılma" diye telefon etti, Feza Fırat.. Feza benim Ankara'dan beri baş belam, devamlı okurlarım bilir.. Ünal gelecek sinemaya gideceğiz.. "Olur" dedim.. Kahve içer gideriz ya..
Ne sinema kaldı ne bir şey.. Gecenin bir yarısına kadar benim bahçede çakıldık.. Ercan koştu gitti, yemekler aldı geldi.. Masalar bahçeye kuruldu.. Kahveler içkiye dönüştü.. Bu arada Korcan güya uğramış, "Hıncal ağbiye geçerken bir merhaba diyim" diye.. O da gidemedi..
Benim bahçe civarındaki balkonlara, bahçelere komşular doluştu.. Alkent'in o köşesi, aniden ortaya çıkan bir şirin, bir bitmesi istenmeyen, bir tatlı gece yaşadı ki, sormayın!..
Sormayın, zaten anlatacağım..
Feza'nın yanında bir genç kız var.. Dünya şirini bir kız.. Yüzünde bir tatlı gülümseme var, hiç eksilmiyor. Nasıl cana yakın, nasıl sıcak, nasıl içten..
Geldiler, bahçeye oturduk. On dakika sonra biri gelse, şöyle kenardan baksa, bizi kırk yıllık dost sanır.. Öylesi candan sohbete başlamışız bile..
Ama sohbet çok sürmedi..
Bir şarkı söyledi, genç kız..
Saz yok, çalgı yok, ses düzeni yok. Sadece kendi sesi..
Çıplak sesi..
Yahu olmaz böyle şey.. Sonra bir daha.. Bir daha.. Ne naz yapma var, ne sıkılma.. Kendi seçiyor söylüyor, "İstediğiniz bir şey var mı" diyor söylüyor..
"Yalnızlık Senfonisi" dedim.. "Sezen Aksu.. Var mı?.."
Ünal bana baktı.. Çok genç yaşta kaybettiğimiz bir kız arkadaşımız vardı, o söylerdi, kış gecelerinde bizde toplandığımızda, şöminenin başında..
Bir söyledi, ama ne söyleyiş.. Gözlerime yaşlar düştü gene.. O zaman anladık ki, komşular yan bahçelere üşüşmüş bize katılmaya başlamışlar.. Sol taraftan uzaktan alkışlar geldi çünkü..
"Hadi gelin üstüme, korkmuyorum" haykırışı üç bahçe öteye ulaşmış..
Alaturka istedik.. Neler neler okudu..
"Türkü var mı" dedim..
Bir Neşet Ertaş havası girdi, I will always love you'ya bağlayarak..
Bu defa sağ tarafımızdan, iki parmak ağza sokulup çalınan alkış ıslıkları gelmez mi?..
Gelir tabii.. Bu kız alkışlanmaz mı?..
Her şeyi söylüyor, birbiri ardına.. Opera aryaları dahil.. Ve de zerre destek olmadan. Saz yok, elektronik yok.. Saf, en saf sesi dinliyor, dinliyor doyamıyoruz..
Vallahi o gece 3.5 saate yakın söyledi.. Saat 12'yi vurunca, "Tamam" dedik.. "Belediye yasağı başladı.."
Kim?..
10 yıldır müzik yaparmış. 17 yaşından beri.. Haberim yok. Yüzünü ilk defa görüyorum, sesini de bir haftadır duyuyorum. Bir CD yapmış bugünlerde. Ercan takmış arabanın setine dönüp duruyor.
Yalnızlığın El Kitabı, adı CD'nin.. İlk şarkı da Yaz Geliyor..
"Korkmuyorum yine seveceğim
Aşk yüreğime az geliyor
Eridi buz gibi kara kışım
Kaderime yaz geliyor.."
Kadere yaz gelmesi.. İmaja bakar mısınız?..
Hani gazetelerde okudunuz.. Anna Visi dahil Yunan şarkıcıları peşine düşmüşler bir şarkımızın hani.. İşte o..
Söyleyen de işte bu kız!.
Betül Demir!..
|
