İşte ben ekonometri diye buna derim
Kamyoncu lokantalarının finalini tabii ki yazdım. Ancak duydum ki bazı arkadaşlarım yazılardan etkilenip diyetlerini bozmuşlar. Ben dahil bir sürü okur için kolestrol önemli bir problem. Tahlil yaptırmadan ilaçların parasını sosyal güvenlik kurumları artık ödemiyor. Masraftan kaçınalım. Tasrruflu olalım. Bir hafta pehriz. Bu nedenle 17 Temmuz 2006'da gazetemizde yayınlanan bir haberi ekmeğimize katık edeceğiz. Üç kahkaha bir kalem pirzola eder. Kolestrol sıfır. Buda pazar yazısı. Ligler başlarken iyi gider. Haberin konusu Beşiktaş taraftarının sanayi üretimine katkısı . Eski bir Gençlerbirliği yönetim kurulu üyesi olarak çok kıskandım. Hadi bizim taraftar az da, yönetim kurulunda sanayici-müteahit pek çoktur. Hele benim tanıdığım İlhan Başkan takım galip gelince şalter indirmez. Tam tersine daha çok calışır. Bir de ekonomik açıklama olarak BJK mavi yakalıların takımı demişsiniz. Yani işçilerin. Eskiden işçi sınıfına proleterya da denirdi. Onunda alt ayırımları vardı. Örneğin; lümpen proleterya. Bunlar gün kazanıp, gün yer, her gün aynı geliri elde edemezler. Ortalama kazançları asgari ücretin üstünde ise de masrafları çoktur. İş oldumu uzun saatler çalışırlar. Dayanmak için hap atarlar, plastik şişeden bira içerler. Ayaklı restoran işletirler, kaldırım otoparkında arabanızı çizilmekten, lastiğinizi yarılmaktan korurlar, saatlik kasko hizmeti sunar, çekirdek satar mezarlıkta yatarlar. Değerli arkadaşlar, çalışmanızın gerisinde nasıl bir araştırma var? Futbol takımlarının taraftar profilini TÜİK'in hane halkı ankentinden mi derlediniz? "Çarşı" grubu kimdir? Ankara'da saatlinin karşısındaki tribüne neden "gecekondu" denir ve gurur duyulur? MKE Ankaragücü'nün eskiden başında duran üç harf ne anlama gelir? Şimdi neden yok? Ben bu soruların cevaplarını vermeyeceğim. Ekonometri bulsun. Türkiye'de aritmetiğin dört işleminden öteye gitmek hatalı olur. Bir de makalenizi Journal of Economic Psychology'de yayımlatmışsınız. Bu da kibar bir yaklaşım. Ekonomi psikolojisini ekonometrileyemiyorum. Bari örnekleyelim. Psikoloji bireyden yola çıkıp bireyin kendini tanımasına fırsat verir gibi yaparken istatistiki olarak anlamlı sonuçlardan yaşadığı çevreyi de değerlendirerek, genellemeye gidebilme sanatıdır. Al duvarına as. Bir daha oku, ezberle ama kız arkadaşına söyleme. O Frued'u biliyor . Şimdi tezgahların ard arda dizildiği, herkes kafasını öne eğmiş çalışırken işletme yöneticisinden izin alıp soracaksın. Anketörler de genellikle eli yüzü düzgün üniversite öğrencileri olur. "Abi, maaşallah arı gibi çalışıyorsun, nedir? -Beşiktaş yendi de Fenerlilere nispet yapıyorum. -Abla betbeniz solmuş vidaları niye gevşek sıkıyorsun? -Sorma, Cimbom 5 çekmiş. Nauma diskoya gitmiş." Ey, ekonometri, sen nelere kadirsin! Sanayi üretimi ile Beşiktaş'ın galibiyeti arasındaki ilişkiyi buldun da tepetaklak gidişimizle TCMB Başkanı atamasındaki yönetim zaafiyetini niye bağlayamadın?
|