Mankenlerin savaşına dikkat
10 yıldır bir derginin yöneticisi olarak hayatımın onların iddiaları arasında geçtiğini söyleyebilirim. Yıllar boyu her hafta, önce Şamdan'ın şimdilerde de Kumsal Dergisi'nin kapaklarında birbirlerine meydan okudular; "Türkiye'nin en iyi mankeni benim" diye. Bu 10 yıl içinde büyüdüler, belki biraz yaşlandılar ama kavgada ve meydan okumadaki tavırlarında hiç değişmediler. Şimdi yine bir tartışma gündemde. Tartışmayı Deniz Akkaya başlattı. Armağan Çağlayan'ın "Tuğba Özay top model değil mi?" sorusuna, "Dünyaca ünlü dergilere kapak olmayan, Cengiz Abazoğlu ya da Yıldırım Mayruk gibi isimlerin defilesine çıkmayanlar değil" diyerek Tuğba Özay'ın top model olmadığını vurguladı. Sanırım canlı yayın heyecanı olsa gerek, bu lafların nereye gideceğini, nasıl yanıt alacağını hesaba katmadı Deniz.
TUĞBA'NIN RÜZGARI Nitekim Tuğba da altta kalmadı ve hemen başka bir açıdan girdi olaya ve bakın neler söyledi: "Meslek hayatım boyunca hiçbir zaman onun bunun kucağında, sarhoş vaziyette görüntülenmedim. Her zaman gerçek bir top model gibi hareket ettim. Kimlerin, kimlerin kapılarında ağladığını, kimlerin kucağında oturduğunu biliyoruz. 12 yılda sadece 2 kişiyle birlikte oldum. Yakın ülkelerin hepsinde tanınan tek mankenim. BBC, benimle bir sene içinde iki belgesel çekti. Milletin havasını attığı yerde benim rüzgarım eser." Görüyorsunuz değil mi, top modellik tartışması nasıl başlayıp nerelere geliyor. Neden? Çünkü bu memlekette kimsenin öyle top modellik gibi bir kariyeri falan yok da ondan. Çünkü Türkiye'de defile yok, şov yok. Olsa olsa bolca kebapçı açılışı, dondurmacı açılışı, benzin istasyonu açılışı falan var. Bu organizasyonları yapanlar da ertesi gün medyada kimin haberinin çıkabileceğini düşünerek yapıyorlar seçimlerini.
ÖZEL HAYATLARI OLMASA Peki kimin haberi daha çok çıkıyor? Tabii ki özel hayatı sansasyonel olanın... Bizde mankenlerin özel hayatı olmasa maalesef değil top modellikleri, modellikleri falan da kalmaz. Kimse onlara iş vermez. Siz hiç Türkiye'de evinden işine, işinden evine giden, podyumlar dışında başka hiçbir yerde boy göstermeyen ama buna rağmen ünlü olan bir manken gördünüz mü? Yani Tuğba Özay'ın Deniz Akkaya'ya saldırırken kendini kaşıkçı elması gibi göstermesi anlamsız. Kimsenin boyu kimseden uzun değil maalesef bu piyasada. Deniz Akkaya da, Tuğba Özay da, Tuğçe Kazaz da, Güzide Duran da; zaman zaman mesleklerinin önünde giden özel yaşamlarıyla parladılar mesleklerinde. Ve hâlâ da öyle varlar. Podyumdan inip evlerinin yolunu tutsalardı ve defileler dışında başka bir yerde görünmeselerdi kim isimlerini bilirdi? Bir de şu durum var tabii. Birileri birilerinin hikayelerini anlatmaya başlarsa, yani özel hayat sınırlarına girilirse bu hikayenin sonu gelmez, ortalık fena karışır. Onun için, aman dikkat kızlar! Kendi ekmeğinizle oynamayın. Zararı size olur!
|