|
|
Lance Armstrong'u nasıl ağlatırsınız?
Lance Armstrong ismini önceleri sadece bisiklet sporuyla yakından ilgilenenler bilirdi. Ne zaman ki yakalandığı kanser hastalığını yenip, yedinci kez Fransa Bisiklet Turu'nu kazandı, Lance yaşayan bir efsaneye dönüştü. "Güçlü Yaşa" sloganıyla sürdürdüğü sosyal aktiviteler, kanser hastalarına yardım amacıyla dağıttığı sarı bilezikler ve kurduğu vakıfla Lance Armstrong'un adı, bir sporcunun ismi olmaktan çıkıp, mücadelenin, hayata tutunmanın, azmin sembolü oldu. Peki Lance gibi yaşamdan beklentilerini tümüyle karşılayan, tüm zorlukları aşıp, zaferden zafere koşan, şarkıcı sevgilisi Sherly Crow ile mutlu bir beraberlik sürdüren birini sevinçten havaya uçurmak mümkün müydü? Sorunun yanıtının "Evet" olduğunu, Discovery Channel'daki Yenileme programında gördüm. Yenileme'nin pek çok müdavimi olduğunu biliyorum. İzlemeyenler için minik özet: Ünlü birinin garajda beklettiği otomobilini hırsızlık ya da servise götürme süsü vererek bakıma alıyorlar. Ama öyle böyle bir değişim değil. Otomobili adeta yeniden yaratıp, ünlüye enfes bir sürpriz hazırlıyorlar. Lance de sevgilisi Sherly'nin hediye ettiği, pas içindeki 1970 model Pontiac GTO'yu restore ettirmeye vakti olmadığı için garajında bekletiyormuş. İşbirlikçi sevgilisinin de yardımıyla Yenileme'ciler GTO'yu garajdan çalıverdiler. Üstelik polis kılığına girerek, bizim ünlü bisikletçiyi bir güzel de işlettiler. Lance sözde çalınan otomobilinin bulunması için Tour de France'ın rampalarından daha çok ter döktü. Ama Nasreddin Hoca'nın kaybettiği eşeğini yeniden bulması gibi yeni GTO'sunu karşısında görünce sevinç çığlıkları attı, gözyaşı döktü. Metalik pas rengi (!) Pontiac gitmiş, yerine simsiyah, pırıl pırıl, içinde harika bir müzik seti, arkasında özel tasarım bir bisiklet taşıyıcısı olan, motor gücü 450 beygire çıkartılmış müthiş bir canavar gelmişti. Ben Lance'i selenin üzerinde iki elini yana açıp, varış ipini göğüslerken bile bu kadar coşkulu görmemiştim. Demek ki yaşı ne olursa olsun, bir erkek çocuğu sevinçten ağlatmanın yolu, ona yeni bir oyuncak vermekten geçiyordu... Ve program biter bitmez, aldığım ilhamla benim 1978 model Mercedes'i egzozcuya götürdüm. Zira patlak egzoz nedeniyle ne zaman gece geç saatte otoparkımıza girsem, apartman sakinleri darbe oldu sanıp tankları görmek için pencerelere üşüşüyordu. En azından onlara huzurlu bir uyku bağışlamış oldum...
|