|
|
|
|
|
|
|
WWF'den Akdeniz ülkelerine "kuraklık" uyarısı
Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF), yayınladığı rapor ile Akdeniz'deki kuraklık tehlikesinin boyutlarını ortaya koydu.
WWF-Türkiye'den alınan bilgiye göre, ''Akdeniz'de Kuraklık ve WWF'nin Önerileri'' adını taşıyan rapor ile Akdeniz havzasında yer alan hükümetler kuraklık konusunda uyarıldı.
Yayınlanan rapora göre, su kaynaklarının yanlış kullanımı sonucu ve küresel ısınmanın da etkisiyle Akdeniz'deki kuraklığın şiddetinin yakın gelecekte daha da artması bekleniyor.
Su kaynaklarının yanlış kullanımı noktasında, tarımda
yanlış sulama teknikleri ve baraj yapımları konularına dikkat çekilen raporda, hükümetlerden durum daha da tehlikeli hale gelmeden su politikalarını değiştirmeleri isteniyor.
Akdeniz'de kuraklığa yol açan önemli tehditler arasında gösterilen tarımsal sulama konusunda, havza genelinde sulama yapılan tarım alanlarının 1960'lara oranla 2 kat arttığına işaret edilen raporda, Akdeniz'de su tüketiminin yüzde 65'nin de tarımsal amaçlı sulamada gerçekleştiği belirtildi.
Akdeniz genelinde yılın en kurak zamanlarında bile mısır, pamuk, şeker pancarı gibi fazlasıyla su tüketen ürünlere sulama yapıldığının kaydedildiği raporda, suyu fazlasıyla tüketen bu ürünlere Avrupa Birliği'nce teşvik uygulanması ve AB üyesi olmayan ülkelerde bu ürünlerin sulamasının çok fazla sarfiyata ve kayba yol açan ''salma sulama'' gibi yöntemler kullanılarak yapılması eleştirildi.
''BARAJLAR SU KAYNAKLARINI TÜKETİYOR''
Raporda, su kaynaklarının tüketilmesinde önemli bir diğer etken olarak, artan su talebini karşılamak için sürekli olarak daha fazla sulama amaçlı baraj yapılması gösterildi.
Su kaynaklarının akılcı olarak yönetilmediği takdirde kuraklığın çok daha tehlikeli boyutlara ulaşacağı uyarısında bulunulduğu raporda,bu durumda hükümetlerin daha çok su temin etmeye çabalamaktan çok su talebini doğru yönetip, sürdürülebilir ve entegre havza yönetimini benimsemeleri gerektiği vurgulandı.
Raporda, İspanya, Fransa ve Türkiye, Akdeniz'de en fazla baraj yapan ülkeler arasında sıralanırken, İspanya 1300 baraj ile dünya çapında enfazla baraj yapan ülke olarak ön planda yer aldı. Akdeniz genelinde yağış miktarında yüzde 20 bir azalma görüldüğünün belirtildiği raporda, buna karşılık su talebinin son 50 yılda 2 katı artış gösterdiği kaydedildi.
Raporda, Akdeniz havzasında su talebi giderek artış gösteren ülkelerin başında Türkiye, Fransa ve Suriye yer alırken, 2025'te özellikle Türkiye, Mısır ve Suriye'de küresel ısınmayla beraber yağış miktarının yüzde 25 düşeceği öngörüsü yer alıyor. Kuraklığın tüm Avrupa ekonomisine büyük zararlar verdiğinin ifade edildiği raporda, 2003 yılında kuraklığın Avrupa genelinde 11 milyar avro zarar ve yarısı sadece İtalya'da olmak üzere 40 bin hayata mal olduğu kaydedildi.
TÜRKİYE'DE DURUM
Raporda, Türkiye'nin yer aldığı değerlendirmelerdeyse, Türkiye'de su kaynaklarına yönelik en fazla tüketimin tarımsal su kullanımıyla olduğu belirtildi.
Türkiye'de tarımda yüzde 88.5 oranında ''vahşi sulama'' olarak nitelendirilen ''salma sulama'' yapıldığı ve bunun sonucunda suyun önemli kısmının yolda kaybedildiğinin ifade edildiği raporda, Türkiye'de daha verimli sulama yöntemleri olan yağmur sulamanın yüzde 8.5 düzeyinde, damla sulama yönteminin ise yalnızca yüzde 3 düzeyinde yapıldığı kaydedildi.
Türkiye'nin 1960'larda 28 milyon nüfusuyla kişi başına düşen 45 bin metreküp kullanılabilir su miktarıyla su zengini olarak nitelendirilirken, bugün 68 milyon nüfusu ve kişi başına düşen 1400 metreküp kullanılabilir su miktarıyla su sıkıntısı çeken ülkeler arasında yer aldığına işaret edilen raporda, yer altı suyunun tüketilmesi de Türkiye için önemli tehdit olarak yer alıyor. Kaçak kuyularla yer altı suyunun tüketilmesinin özellikle İç Anadolu Bölgesi'nin doğal kaynaklarını, biyolojik çeşitliliğini ve ekonomisini tehdit eden önemli sorun olarak gösterildiği raporda, WWF-Türkiye'nin 3 yıldır ''Suyun Akılcı Kullanımı Projesi'' kapsamındaKonya Kapalı Havzası'nda yürüttüğü çalışmalarda 50 bin kaçak kuyu bulunduğu ve yer altı suyu seviyesinin her yıl 2-3 metre düştüğünün tespit edildiği bilgisine yer verildi.
Raporda, Türkiye'de su kaynaklarının tüketilmesi konusundaki tehditler arasında, tarımsal sulama amacıyla havzalar arası su transferi projelerine de yer verilerek, Konya Havzası'nın sulanması için yapımı devam eden ''Mavi Tünel Projesi'' de eleştirildi.
Bu yılın sonunda açılacak olan ''Mavi Tünel Projesi'' ile 230 bin hektarlık alanı sulamak için 17 kilometrelik bir tünel ve üç barajla Göksu Nehri'nin suyunun Konya Havzası'na getirilmesinin planlandığınınbelirtildiği raporda, bu yöntemin sürdürülebilir olmadığı savunuldu. WWF-Türkiye Genel Müdürü Filiz Demirayak, rapora ilişkin yaptığı değerlendirmede, hükümetlerin, su politikaları konusunda mevcut bakış açılarını bir an önce değiştirmeleri ve kuraklık krizine karşı ilgili tüm taraflarla beraber çözümler bulmak zorunda olduklarını belirtti. Tarım politikalarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Demirayak, şunları kaydetti:
''Modern ve tasarruflu sulama yöntemleri desteklenirken doğru üründesenleri belirlenmelidir ve kaçak su kullanımına son verilmelidir. Büyük su yapıları ve barajlar planlanırken çevreye, doğal kaynaklara olan etkileri göz önüne alınmalı, entegre ve sürdürülebilir su yönetimi esas alınmalıdır.''
(AA)
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|