Televizyonları izledim, gazeteleri okudum. Haziran enflasyonuyla ilgili pek çok yorum dinledim. Rivayet muhtelif. İşin kestirilemeyen tarafı tahmin modellerinin, döviz kurunun ve faizlerin çok sert yükseldiği kısa bir zaman aralığında vadeye dayalı fiyatları belirlemekte yetersiz kalmasıdır. Aynı sorun ithalatın fiyat yapıcı olduğu, rekabetin keskinleştiği ve iç talebin yüksek stok bulundurmayı şart koştuğu bir ekonomideki tüm oyuncular için de geçerlidir. "Tahmin edemedim" diye bence kimse üzülmesin, alınganlık göstermesin, bilgisayarındaki modeline bozulmasın. Pazar günü hep beraber Ferda'nın dükkanını ziyaret edeceğiz. Vakit olursa biriki semt pazarına da uğrarız. Yakalayacağımız ip uçları belki gelecekte yönümüzü bulmakta yararlı olur. Dönelimgelecekgünlerinfiyatlarına.MevcutçokkısavadelifaizlerinveTCMB'ninsterilizasyonyöntemininöz-hakikisıcakparayıçekmekteyeterliolacağınıdüşünüyorum. Olumsuz siyasi ve coğrafi gelişmeler olmadığı taktirde kurlar fiyat artışlarını tetiklemeyecek bir seviye yakalayacaktır. Normalleşme olmadan artan maliyetleri fiyatlara yansıtmak güç görünüyor. Ancak, üç kalemde fiyatların merhameti olmaz: Sağlıkharcamaları,petrolfiyatlarıvefaizdışıfazla... İlaç fiyatlarındaki artışlar açıklandı bile. Hastahane sarf malzemelerinin neredeyse tamamının ithal olduğunu düşünürsek fiyatlardaki artışın yolda olduğunu kestirmek güç olmasa gerek. Petrol fiyatları ve YTL'nin değer kaybı da akaryakıt ve enerji fiyatlarında artışı kaçınılmaz kılıyor. Üçüncü kalem ise faiz dışı fazladan kaynaklanıyor. Her ne kadar milli gelire oranının yüzde 6.7'ye yükseltildiği açıklansa da gerekçeleri IMF ile müzakereden sonrasına bırakıldığı için harcamayı kısmak, geliri bulmak galiba bize kaldı. Önce harcamalardan başlayalım.. En çok tartışılan sağlık harcamalarında kısıntıya gidilmesinin oldukça zor olduğunu düşünüyorum. Hastahane kuyrukları, ilaçsız hastalar, ameliyat sırası bekleyenler seçimlerin yaklaştığı dönemlerde siyasi iktidarlara hep sorun yaratmıştır. Öncelikle adalet bakanlığı mensupları ile başlayan ek maaş artışları (ki son derece yerindedir) mülki erkan ve güvenlik güçleriyle devam ediyor. Teammüllere göre az da olsa bir kısmının diğer kesimlere de yansıması beklenebilir. Pekiyükseltilenfaizdışıfazlayıharcamalardakibuartışpotanseyelinerağmenhangigelirlerleeldeedeceğiz? Sağlanacak ek gelirin, stopaj uygulamasındaki değişikliklerle birlikte azalan kısmı da telafi etmesi gerektiğini unutmayalım. Zaten maça daha baştan 1-0 mağlup başlıyoruz. Ayrıca döviz kurları ithalat nedeniyle dolaylı vergilerde bir artışa yol açacaksa da azalan iç talep ve ithalat tahakkuk ve tahsilattaki gerilemeyi bu artışın çok üzerine çıkaracaktır. Yani, enflasyon ve kurdan çok hayır beklemeyin. Kaldık eski dostlarla başbaşa. Alkollü içkiler, tütün mamulleri, akaryakıt bir de garnitür olarak resim ve harçlar. O zaman ne yapacağız? Vur ÖTV'yi içkiye ve benzine. İçen, içmeyen arabaya binip, asfaltta patinaj çeken belli olsun. Birdeolumlufaktörvar. Konut arzındaki artış ve boş konutlar dikkate alnırsa doğal gaz fiyatlarının ve apartman yönetici aidatlarının kiraya sunulan konut ve iş yeri sayısını büyütmesi çok olasıdır. Belki de 5-6 ay sonra "Kiralarda fiyat katılığını kırdık" deyip faizleri aşağı bile çekeriz.