|
|
|
Gazze'de gergin bekleyiş
Gazze Şeridindeki 1,4 milyon Filistinli, dün geceyi de uykusuz, tedirgin ve ne olacağının belirsizliğinin getirdiği gergin ortamda geçirdi.
İsrail ordusunun gece Gazze Şeridinin kuzeyine tanklar ve buldozerlerle girmesi, sınırdaki çit boyunca manevraları, bölgenin en uç noktasında bulunan Beyt Hanun ve Beyt Lahiya'da yaşayanlar dahil tüm Gazzelileri, ''İsrail ordusu girdi, girecek'' endişesine taşıdı. Gazze'de yaşayan Filistinlilerle evli Türkler de durumu, ''Herkes gibi yine sabahladık'' diye özetledi.
Gazze'nin en eski sakinlerinden
Işıl Zakkut (45) ''15 senedir buradayım, bu kadar kötü durumla hiç karşılaşmadım. Sonumuz nereye varacak bilmiyorum'' dedi. Kuzeydeki sınıra en yakın Beyt Lahiya'da oturan Zakkut, ''Helikopterler 24 saat üzerimizde. Top sesleri hiç susmuyor, kaç gün, kaç gecedir uyku yüzü görmüyoruz'' ifadesini kullanırken, ültimatomun son günü olan dün geceyi ailece ve diğer Filistinlilerle birlikte sabahlayarak karanlıkta geçirdiklerini söyledi.
Gazze'deki durumu tarif etmekte zorlandığını söyleyen Zakkut, ''Bu bir zulüm başka ne denebilir ki'' diye konuştu. Zakkut, Filistin'in zaten Ortadoğu'nun kanayan bir yarası olduğunu ifade ederek, ''Artık iyice kanatıyorlar'' dedi.
5 çocuğunun da Gazze'deki diğer çocuklar gibi bombalardan, özellikle ses bombalarından çok etkilendiğini belirten Zakkut, çocuklarının davranışlarının değiştiğini söyledi. Zakkut, ''Dün oğlumu bakkala göndermek istedim; çok değil, 50 metre ileride bakkal. Korktu, 'Gitmeyeceğim' dedi. Artık gündüzleri bile sokağa çıkmıyor'' diye konuştu.
Işıl Zakkut, Gazze'de tekstil üretimi yapan bir Filistinliyle evli. Zakkut ailesi, kapıların kapanmasıyla İsrail'in ülkeye mal geçişlerine izin vermemesi yüzünden son 6 aydır zor günler geçiriyor. Aile, koşulların yanı sıra ekonomik zorluklara karşı da mücadele veriyor.
''ZATEN DARBOĞAZDAYIZ, ŞİMDİ SAVAŞ VE KORKU DA VAR''
Gazze Şeridindeki Han Yunus'ta yaşayan Uftade Aşur (30) ise Gazze'ye geçen nisan ayında geldi.
Filistin Çevre Bakanlığında mühendis olarak görev yapan Muhammed Aşur ile evli olan ve bir kız, bir erkek çocuğu bulanan Uftade Aşur, Gazze'ye giriş izni alabilmek için 6 yıl mücadele verdiğini anlatırken, ''Buraya geldiğimde ekonomik sorunlar başlamıştı. O zaman un yoktu, eşim bir aydır maaş alamamıştı. Şimdi 5 aydır hala maaşı yok. Zaten darboğazdayız, şimdi buna savaş ve korku eklendi'' dedi.
Aşur, ''Korkmuyorum açıkçası. 4 gündür kabus görüyorum. Sadece ben değil çocuklarım da, buradaki aileler de onların çocukları da korkuyor'' diye konuştu. 7 yaşındaki oğlu Nidal'in en küçük sesten ürküp kulaklarını kapattığını, kendisine koştuğunu söyleyen Aşur, çocukların artık tek başlarına yataklarına gidemediğini söyledi.
Aşur, Türkiye'deki ailesinin de merak içinde olduğunu ve dönmesini istediklerini söylerken, ''Bilemiyorum, durum düzelirse burada kalırım'' dedi. Eşten dosttan borç alarak yaşamlarını sürdürmeye çalıştıklarını, aile içindeki yardımlaşmaların da buna katkıda bulunduğunu söyleyen Aşur, ''Kayınvalidemlerle birlikte oturuyorum, aksi halde geçinmem zor olurdu'' diye konuştu.
Aşur, Han Yunus'ta su sıkıntısının büyük olduğunu belirtirken, ''Kaç gündür hiç su yoktu. Belediye dün musluklardan su bastı, tuzlu su geldi. Aynı musluklardan 1 saat sonra da tatlı su verdiler. Bu insanın garibine gidiyor'' diye konuştu. Elektrik yokluğunda zor sağlanan yiyeceklerin de muhafazasında güçlük çekildiğini söyleyen Aşur, geceleri de mum ışığında geçirdiklerini belirtti.
Aşur'un Türkiye'de eğitim görmüş Filistinli eşi Muhammed Aşur da ''6 senedir ailemi görmemiştim. Sonunda buraya geldiler, ama her şey mahvoldu'' diye konuştu Gazze Şeridindeki çeşitli kent ve kasabalarda Filistinlilerle evli 8-10 dolayında Türk vatandaşı bulunuyor.
(AA)
|