|
|
Ailenin 'kabul'ü önemli
İlk kez psikolojideki "Kabul ve Ret" konusu için bir kongre düzenleniyor. İstanbul'da düzenlenen kongreye, kuramı geliştiren Profesör Ronald Rohner de katılıyor.
Türk Psikologlar Derneği "Kişilerarası İlişkilerde Kabul ve Ret Kongresi" düzenliyor. 22 Haziran Perşembe günü başlayan kongre bugün sona erecek. İstanbul Askeri Müze Kültür Sitesi'nde gerçekleştirilen uluslararası kongreye dünyanın önde gelen bilim adamları katılıyor. Kongrede, akademik başarı, başarı motivasyonu, çocuk istismarı ve ihmali, aile içi şiddet, red ile başa çıkma, kabul ve reddin sosyokültürel bağlantıları, yakın ilişkilerde kabul ve ret, psikolojik ve davranışsal uyum/uyumsuzluk, madde bağımlılığı, etnik köken gibi konular irdeleniyor. Çoğu oturumun başkanlığını "Ebeveyn Kabul ve Ret Kuramı"nı ortaya atan ve geliştiren Prof. Ronald Rohner yapıyor. Prof. Rohner hâlâ Connecticut Üniversitesi'nde bulunan "Ebeveyn Kabul ve Ret Çalışma Merkezi"nin başkanlığını yapıyor.
EBEVEYN DAVRANIŞI TEMEL OLUR Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Psikolog Dr. Ayla Dönmez, konunun önemini şöyle açıklıyor: "Bir çocuğun anne karnına düştüğü andan itibaren kabul ve reddedilmesinin etkisi onun yaşamı boyunca kurduğu bütün ilişkilerininin temelini oluşturur. Çocuk, kabul görmediği bir ailede büyüdüğünde o da aynı şekilde kendinden farklı olanı kabul etmeyen, her türlü farklılığa tepki gösteren bir yetişkin olacaktır. Hatta, tüm dünyada yaşanılan şiddet olaylarına bu açıdan bakınca, birey ve toplum yaşamında barışın 'kabul', şiddetin ise 'ret' ile oluşup geliştiğini görebiliriz. Bu bağlamda bireysel şiddet gibi toplumsal şiddetin de temelinde reddedilmenin yattığını söyleyebiliriz." Bu konuda ilk kez bir kongre düzenlendiğini belirten Prof. Rohner ise şunları söylüyor: "Çocukları anne ve babaları tarafından kabul veya reddedilmeleri kadar etkileyen başka bir şey yoktur. Dünyanın çeşitli ülkelerinde yapılmış araştırmalar, anne ve baba tarafından kabul veya reddedilmenin çocukların, duygusal, davranışsal, sosyal gelişimini hem de yetişkinlikteki psikolojik uyumlarını etkilediğini gösteriyor."
|