Ankara Sigorta Genel Müdürü Yusuf Cemil Satoğlu, sigortanın toplumsal bilince yerleşebilmesi ve bir ihtiyaç olarak hissedilmesi için hukuksal düzenlemelerin desteğine ihtiyaç olduğunu söyledi.
Ankara Sigorta Genel Müdürü Yusuf Cemil Satoğlu, kurumların ve bireylerin geleceklerini güvence altına almaları için sigortanın vazgeçilmez bir araç olduğunu belirterek, yasal düzenlemelerin sigortanın toplumsal bilince yerleşmesinde önemli rolü olduğunun altını çizdi. Satoğlu, "Sigorta, ülkemizde toplumsal bir alışkanlık haline gelmeli. Ancak biz genelde günü yaşadığımız için geleceği güvence altına alan sigorta olgusuna gereken önemi veremiyoruz" dedi. Sigorta ürününün ihtiyaç duyulduğunda satın alınamayacak tek ürün olduğunu söyleyen Satoğlu
sözlerine şöyle devam etti: "Biz ne yazık ki toplum olarak önceden tedbir almaya yatkın bir anlayışta değiliz.
SİGORTA İHTİYACI Batıda geleceği güvence altına alma alışkanlığı yaygın olduğundan sigorta bilinci gelişmiş durumda. Sigorta, kişi ve kurumların masraf kalemleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Ayrıca Batıdaki hukuksal altyapı da tüketiciye sigorta ihtiyacını hissettiriyor. Önem verdiğimiz varlıklarımızı güvence altına almanın en etkin yolu sigortadır. Tüketiciler ülkemizde de sigorta ihtiyacını mutlaka hissetmeli. Hukuksal düzenlemeler de bu ihtiyacı desteklemeli." Yusuf Satoğlu, Türkiye'de üretilen bir mal ya da hizmetin üçüncü şahıslara vereceği zararların karşılığında ciddi bir cezayla karşılaşılmadığı için sorumluluk sigortalarının gelişemediğini de dile getirdi ve şunları söyledi: "Türkiye'de hukuksal altyapı henüz o olgunluğa maalesef ulaşmadı. Yapılan işle ilgili sorumluluk hissedilmediği için sorumluluk sigortaları da gelişemiyor. Yurtdışında firmalar büyük yaptırımlarla karşılaştıklarından ticari kaygıyla da olsa sorumluluk sigortası yaptırıyor. Bizde ise sağlık alanında bile hatalara komik cezalar verildiği için poliçe maliyeti sorumluluk sahibine çok yüksek geliyor ve sigorta ihtiyacı duymuyor. Ancak, yasal düzenlemeler tamamlandıkça sigorta ile ilgili toplumsal alışkanlıklarımız çok hızlı olmasa da mutlaka değişecek. Şu an zorunlu poliçelere örnek olarak DASK'ı verebiliriz ama zorunlu olmasına karşın konutlarda sigortalanma oranları çok gerilerde. Maalesef hâlâ yüzde 80'e yakın DASK poliçesi olmayan konut var."