kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Dünya Kupası
   Son Dakika
   News in English
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Soli Ozel @ SABAH
 

Karar

Gündelik gelişmeler ve iç politika hesaplarıyla yapısal zorunluluklar
bir kez daha çatışıyor. Türkiye ile AB arasında yaşanan ve giderek vehameti artan sıkıntıların bir nedeni bu. Bugünkü konjonktürde hem AB'nin Türkiye'ye, hem Türkiye'nin AB'ye olan gereksinimi ortada. Türkiye'nin bir kez daha siyasi ve güvenlik konularında AB ile işbirliğini kesmesi Birlik açısından vahim bir gelişme olur. AB çıpasını kaybetmiş bir Türkiye'nin ise istikrarını muhafaza etmesi hayli güçleşir.
İç politika kaygıları, yalnızca attığı bazı adımlarla seçim yatırımı yaptığı izlenimi veren Başbakan Erdoğan'a veya hükümetine özgü değil. AB üyesi ülkelerde de benzer bir eğilim var. Ancak bunun ötesinde her iki tarafta da mevcut olan ancak Türkiye'de daha bariz şekilde ortaya çıkan bir ilişki yönetimi ve siyaset üslubu sorunu da mevcut. Türkiye'nin başmüzakerecisinin işini pek ciddiye almamasından kaynaklanan zaaflar giderek ilişkilerdeki zorlukların kangren haline gelmesinin sebebi de oluyor.

AB'nin
'damar sertliği' var
Sabah gazetesi okur temsilcisi Yavuz Baydar, The New Anatolian gazetesinde ilişkilerin felce uğradığını vurguladığı yazıda AB'nin durumunu bir alıntıyla özetliyor. Center for European Reform (Avrupa'da Reform Merkezi) adlı kuruluşun baş ekonomisti Katinka Barysch'in çizdiği çerçevede "Türkiye nihayet üyeliğe doğru yaklaşırken AB bitkin, lidersiz ve bir bakıma ağırlayıcı değil ". Üstelik Birlik'teki bu damar sertliği ve kriz hali yeni üye olmuş ülkeleri de etkiliyor.
Cuma günü başlayan zirve toplantısında Doğu Avrupa ülkeleri hâlâ gerçek üye muamelesi görmediklerinden şikayetçi oldu. Birlik, anayasa konusuna bulaşmadı. Hazmetme kapasitesi konusunda anlaşmazlık çıktı. Sonuçta görünen o ki AB hemen tüm önemli kararlarını 2007 yılının ikinci yarısına veya 2008 yılına erteledi. Barrosso'nun son söylediklerinden sonra belli ki AB'nin müzakerelere başladığı Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili ortak bir siyasi irade oluşturması da 2008 sonrasındaki toparlanma döneminde gerçekleşecek

Ortak
çıkarlar iyi tartılmalı
Kıbrıs konusunda AB'nin siyaseten ve ahlaken kabul edilemeyecek bir tavır içinde olduğu aşikâr. Bu saatten sonra Türkiye'de kimse Annan Planı'nın gerisine düşecek bir Kıbrıs çözümünü kabul etmeyecektir. Bu durumda aralık ayında müzakerelerin kopmasına yol açacak bir gelişmenin engellenmesi için karşılıklı çaba ve yaratıcılık gerekir.
O zaman Türkiye'nin kendisine, AB sürecini çıkarlarına uygun bulup bulmadığı sorusunu sorarak cevaplaması gerekecek. Bu soruyu en başta da iktidar partisinin cevaplaması lazım gelir. Bugünkü milliyetçi-muhafazakâr rüzgârlara göre yelken açıp 'AB olmazsa da olur' dediği taktirde kendisine hangi alanda siyaset yapma imkânı kalacağını, ekonomiyi nasıl yöneteceğini, topluma nasıl güven aşılayacağını iyice tartmalıdır.
Eğer toplum ve siyaset bu işi sürdürme yanlısıysa yapılması gerekenlerin neler olduğu açık. İçeride reformların devam etmesi, politikadaki üslubun dış politikaya taşınmasından vazgeçilmesi, Türkiye'nin iletişimi konusuna daha fazla kafa yorulması ve kaynak ayrılması. Reformların devam etmesi konusunda bu hükümetin çok güven telkin ettiği söylenemez. Halbuki dönüşümünü tamamlamış bir Türkiye giderek artan ekonomik, coğrafi ve toplumsal stratejik değeriyle AB'nin reddetmeye cüret edemeyeceği bir üye olacaktır.
İlişkilerin hayli can sıkıcı bir noktaya geldiği şu sırada en çok ihtiyaç duyulan şeyler, reformlara inanç, kendi değerine güven ve
diplomatik beceridir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Gerilim   / 15-06-2006
 Zerkalı   / 11-06-2006
 Gevşeme   / 04-06-2006
 İşlek trafik   / 01-06-2006
 Bir hamle iki taş   / 28-05-2006
 Brüksel notları   / 25-05-2006
 Dik kuyruk   / 21-05-2006
 Düğmecilere mesajlar   / 18-05-2006
 Rehavet   / 14-05-2006
 İran'ın hamlesi   / 11-05-2006
SOLİ ÖZEL
Karar
Gündelik gelişmeler ve iç politika hesaplarıyla...
Kara Şövalyeler
Kara Şövalyeler
Çekler'i 2-0 ile deviren Gana, 2006 Almanya'da Afrika'nın üç puan...
Amerikan Futbolu
Amerikan Futbolu
3 kırmızı kartın çıktığı maçta 9 kişi kalan Amerika Birleşik...
'Dikleşmeyece-ğiz'
'Dikleşmeyece-ğiz'
AB'ye karşı önceki gün sert bir açıklama yapan Erdoğan, dün de...
Hostes yokluğundan dün de 11 sefer iptal
THY'de, yaşanan kabin memuru eksikliği nedeniyle dün de 14 uçuş iptal...
Kazakistan'a niyet Rixos'a kısmet oldu
Antalya Beldibi'nde, Kazakistan Devlet Konukevi yapılsın diye...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu