|
|
Kanal 1'i kıyasıya eleştirirken...
KANAL 1'in Dünya Kupası performansını değerlendirmek için bir hafta bekledim. Zira yeni kurulmuş bir kanal, Dünya Kupası gibi ağır bir sorumluluğun altına girmişti. Kadrosundan, kurum kimliğine, logosundan, spor servisine, yöneticisinden, teknik donanımına kadar sıfır kilometre bir kanalın motorunun açılması için tabii ki süreye ihtiyaç vardı. Kanal 1 bütün bu handikaplara rağmen yayını iyi götürüyor. Özellikle maçları anlatan spikerlerin performansı, ufak tefek hatalara rağmen standartları tutturuyor. Sadece anlatımını çok beğendiğim Okay Karacan'ın sesi, bağırması gereken anlarda ağlama moduna geçiyor. Bu durum biraz kulağımı tırmalıyor. Bir de stüdyodan anlatımlar, asla staddan anlatımların yerini tutmuyor. Top oyun alanını terk ettiğinde spikerin "Hakemin kararını birazdan öğreneceğiz" demesi, dijital bilgi çağına hiç yakışmıyor.
ÇUVALDIZI KENDİMİZE Şimdi burada kendi grubumuzun kanalını kollayacak değilim. Zira çuvaldızın adresini biliyorum. Eminim ki, birazdan seslendireceğim eleştiriler, Kanal 1 yönetiminin de işine yarayacak. Öyleyse, kıyasıya eleştireyim: Kupa başlamadan önce kadınların da bu yayınlardan keyif alması için yaptığım uyarının havada kaldığına şahit oluyorum. Zira Almanya'daki futbol festivalinin renkli ve magazinel görüntüleri yeterince Kanal 1 ekranına taşınamıyor. Son derece isabetli bir tercih olduğuna inandığım Ümit Aktan'ın ikinci doğuşuna ev sahipliği yapan Kupa da Kupa programının maç önü yorumları da bana göre pek renksiz. Kuru anlatım ve yorumların, taze görüntülerle desteklenmesi şart. Hatta teknik-taktik konularda neden grafiklerden faydalanılmıyor, anlamış değilim. Ekrandaki izleyicinin gözüne cımbız sokmakla, her şey hallolmuyor. Taşıma suyla yapılan yorumlar da bana pek keyif vermiyor. İsterdim ki, Kanal 1 yorumcu olarak Pele ile anlaşsın. Ünlü Brezilyalı futbolcu, Kanal 1'in Dünya Kupası'ndaki yüzü olsun. Sokaktaki bilboardlarda 'Pele Kanal 1'de' afişlerinin yaratacağı etkiyi düşünebiliyor musunuz? Peki dünya televizyonları Dünya Kupası için neler yapıyor? Örneği Eurosport kanalından vereyim: Her maçın öncesinde ve sonrasında World Cup Show adında bir program yayınlıyorlar. Almanya-Polonya maçı öncesindeki bölüme bayıldım. İlk olarak Avrupa Basınında Kupa başlığıyla bir gün önceki maçların Avrupa gazetelerindeki yorumlarını özetlerle ekrana taşıdılar. Sonra Polonya- Almanya sınırındaki güvenlik önlemlerini, ilginç taraftar röportajları eşliğinde sundular. 1974 yılındaki Polonya-Almanya maçının unutulmaz anlarını yayınladılar. Alman golcü Gerd Müller'i, halı sahada dönemin Polonya kalecisine penaltı atarken izledim. Almanya'nın Polonya doğumlu futbolcuları Podolski ve Klose'nin maç öncesindeki duygu ve düşünceleri ekrana geldi. Ünlü teknik direktör Arsene Wenger'e Ekspert alt başlığıyla maç öncesi yorumu yaptırdılar. The Broker bölümünde, Dünya Kupası'nda mücadele eden takımların, futbol bahis borsasındaki son grafiklerini, bir ekonomist uzmanlığı ve detaycılığında sergilediler. Grafiklerin sonunda programın broker'ı son derece net bir tahminde bulundu: "Ne yaparsa yapsın, Polonya bu maçı yine kaybedecek..." Ve aynen öyle oldu!.. Tabii ki Kanal 1'den, yılların spor kanalı Eurosport'un performansını beklemek insafsızlık olur. Ben sadece en iyiye örnek vermek istedim..
|