 |  |
 |
|
Polise büyük şehir tazminatı
Gündemin yoğunluğu içinde bir haber kaynadı gitti. "İstanbul Emniyeti'nden 11 bin polis memuru taşraya tayin oldu."
Türkiye'nin en büyük, en sorunlu ve güvenlik açısından en riskli kenti İstanbul zaten Avrupa standartlarının altında bir eleman sayısıyla çalışıyor.
Daha önce yazdığım gibi, İstanbul'a tayini çıkan 3500 polis İstanbul'a gelmek istemediği gibi, İstanbul'daki polislerin büyük bölümü de başka illere tayin olmak istiyor.
Nedeni ise basit. İstanbul'da çalışan polisle, diğer illerdeki polisler aynı maaşı alıyor.
İstanbul'daki yaşam koşulları belli. Kira, ulaşım giderleri ve pahalılık göz önüne alınınca İstanbul memurlar açısından yaşanmaz bir kent oluyor.
Buna karşın İstanbul'da polislik yapmak da, küçük bir Anadolu kentine oranla çok daha zor.
İstanbul'dan 11 bin polisin gideceği haberi üzerine İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'la konuştum.
"Doğrudur ama bırakmıyoruz; gitmeyecekler" dedi.
Gitmemeleri iyi ama ya bu çocukların sorunları ne olacak!
Aslında çözüm çok basit. İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentlerde çalışan polislere ve hatta belki de bütün memurlara "büyük şehir tazminatı" adı altında ekstra bir ödeme yapılmalı.
Bu kentlerin ürettiği kaynaklar, ülke ekonomisi için yarattığı katma değerler bu tazminatı haklı ve ödenebilir kılar.
|
