kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Dünya Kupası
   Son Dakika
   News in English
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Okan Muderrisoglu @ SABAH
 

'Bürokrasi, Şener, bütçe' denklemi

İşler biraz sıkıntılı gitmeye başlayınca ekonomi bürokratlarından 3.5 yıldır alışık olmadığımız değerlendirmeler dinliyoruz. İsim verilmesini istemeseler de karar alıcı konumdaki kurmay kadro hayli rahatsız. Nedenleri çok açık: 1- Bankası Başkanlığı atama süreci iyi yönetilemedi. Enflasyon hedeflemesine geçildiği için Merkez Bankası'nın önemi bir kat daha arttı. Ama 'Banka siyasallaşıyor' diye piyasaların içine kurt düştü.
2- Bakanı Ali Babacan'ın dile getirdiği, "Siyasi sorumluluk bizde. Yarın millet, bizden hesap soracak" yaklaşımı, Merkez Bankası karar alma sürecinin yakın markaj altında tutulduğu mesajına dönüştü.
3- Başbakan Tayyip Erdoğan'ın çeşitli vesilelerle yaptığı konuşmalara odaklandı.Yoruma açık sözler, olumsuz beklentiye açık spekülatörlere bahane oldu. Özellikle Ak Parti Grup Toplantısı'nda Merkez Bankası'nın kura müdahale etmeyeceğinin ilan edilmesi, "Biz haklıyız. Bunların niyeti farklı" diyenlerin ekmeğine yağ sürdü.
4- ve bürokratlar zaman zaman biraraya gelse de koordinasyon sorunu aşılamadı. Beklenti yönetimindeki yetersizlik, TMSF'nin döviz satışına Ankara'nın bakışında iyice su üstüne çıktı.
5- Yatırımcılar, Türkiye ile ilgili değerlendirmelerine Cumhurbaşkanlığı seçimi, olası erken seçim ile ABD'nin İran'a yönelik operasyon senaryosunu kapsayan iç ve dış riskleri de ekledi.

Abdüllatif
Şener'e dikkat!
Bu hassas ortamda kuşkusuz ekonomideki gelişmelerin derin anlamını iyi bilen bakanlar da var. Örneğin, kamuoyuna soğukkanlı mesajlar verse de Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in kulislere yansıyan görüşleri çok etkileyici.
Sanırım Şener, bakanlığının ilgili kuruluşu olan TMSF'nin son dönemde piyasada üstlendiği rolden hoşnut değil. Kaldı ki TMSF'ye yönelik eleştirilere üst düzey bürokratlara da katılmış durumda. Şener'i harekete geçiren olayın, TMSF Başkanı Ahmet Ertürk ile Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz arasındaki konuşma trafiğinden kaynaklandığı öne sürülüyor. TMSF, Telsim'in satışı sonrası portföyünde biriken döviz varlığını satınca adeta Merkez Bankası'nın yerine geçti. Ertürk ise Başkan Yılmaz'la görüştüğünü söyledi. O anda piyasaların kafası karıştı . "Acaba, hükümetin bilgisi dahilinde, bilinçli piyasa oyunu mu oynanıyor?" sorusu oluştu. Ancak Ertürk'ün geçtiğimiz hafta acilen Ankara'ya gelmesi işin renginin farklı olduğunu gösteriyor. Yanlış bilmiyorsak Şener, şu tabloyu çiziyor:
1- döviz piyasasını düzenlemek TMSF'nin görevi değil.
2- döviz gelirlerini basiretli bir tüccar gibi yönetmeli.
3- öviz satışının yaratabileceği hukuki sorumluluk gözardı edilmemeli.
İddiaya göre Şener, Merkez Bankası'na da "TMSF'nin döviz satışına ilişkin görüş verip vermediğini" soruyor ve tatmin edici yanıt alamıyor.

Faiz
dışı fazla rahatlatıyor
Bürokratlar ise TMSF'nin piyasadaki denklemi giderek çözümsüzlüğe sürüklediğini düşünüyor. TMSF döviz satacağını açıkladığı için piyasa aktörleri pusuya yatıyor. İlk etapta Fon'daki barutun bitmesi bekleniyor. Böylece, kurdaki oynaklık süresinin uzayacağı ardından Merkez Bankası'nın döviz satışına zorlanacağı savunuluyor. Faiz artırım kararını ilk adım olarak gören piyasaların şimdi de "döviz satışı" için bilek güreşine gireceği an bekleniyor.
Bütün bu gelişmeleri Ankara'daki ekibi ile yakından izleyen IMF'nin, henüz taslağı yazılan Niyet Mektubu'nda daha keskin önlemler istemesi, hatta planlanandan önce ziyarete gelmesi ihtimali de gözardı edilmiyor.
Bu arada hükümeti rahatlatan tek gelişme mayıs ayında bütçenin hatırı sayılır düzeyde faiz dışı fazla vermesi. Bu tutarın 4 milyar YTL'ye ulaştığı, piyasalara "ciddi mali disiplin" sinyali olacağı umuluyor. Ama Bakan Babacan'ın itiraf ettiği gibi IMF'nin, yılın kalan yarısında bütçe harcamalarına tavan getirmesi, yaz aylarında köylerde siyasi yatırım planlayan hükümeti frenliyor.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Faili meçhul saldırılar!   / 05-06-2006
 Yabancılarla tarihi zirve   / 29-05-2006
 Ankara'nın kuru: 1.5 YTL   / 22-05-2006
 IMF "alarm" verdi   / 15-05-2006
 Enerji Bakanlığı Libananco için 'köpekbalığı' tuttu   / 08-05-2006
 İrlanda örneği ve Türkiye   / 01-05-2006
 IMF ödevleri ve Tüpraş haftaya damgasını vurur   / 24-04-2006
 Cayman'da yat davası zaferi   / 16-04-2006
 Çanakkale geçilmez   / 09-04-2006
 Neler oluyor bize?   / 02-04-2006
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Piyasalar için en kritik 2 eşik
27 Haziran'da FED'in...
OKAN MÜDERRİSOĞLU
'Bürokrasi, Şener, bütçe' denklemi
İşler biraz sıkıntılı...
Güzel bir gelecek için ter döktüler
800 bini aşkın öğrenci, Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme Sınavı...
İngiliz futbolcu eşleri 540 bin YTL harcadı
Sunday Times, İngiliz milli takımı oyuncularının eşlerinin bir günde...
Profesör kocamdan 35 yıl dayak yedim
Profesör kocamdan 35 yıl dayak yedim
Bugünkü hikâye 58 yaşındaki bir kadının kendi kimliğini bulma çabası.
"Selahattin'in kemiklerini kırıp, işkence yaptılar"
Kızıltepe'de Selahattin Aksu ve kızının öldürülmesi olayında tüyler...
IMKB
E: 34.803 D:% -1,52
DOLAR
S: 1,537 D:% -1,190
EURO
S: 1,948 D:% -1,193
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu