| |
|
|
Çocukken kime özenirdiniz?
Dünkü Sabah'ın manşeti, dehşet vericiydi: Abisi tarafından töre kurşunuyla komaya sokulan Yasemin'in annesi itiraf ediyordu: " Oğluma silahı babası verdi ." Aynı gün Milliyet'teki haber de tüyler ürperticiydi: Diyarbakır'daki çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtlarının son üç yıllık kayıtları incelenmiş... Aralarında 2-3 yaşındakilerin de bulunduğu 3-4 çocuğun kayıp olduğu ortaya çıkmış. Bu çocuklara ne mi oldu? Ben size söyleyeyim: Bir kısmı PKK için, bir kısmı da İstanbul'daki suç ağaları için devşirildi... Bazıları çocuksuz ailelere satıldı. Çocuksuz ailelere satılanlar belki iyi bir hayat sürecek. Diğerleri ise ya terörist olacak ya da hırsız-kapkaççı.
Biz çocukken çizgi roman okurduk. Kimi Çelik Bilek'e, kimi Tommiks'e özenirdi. Yaş ilerledikçe kahramanlar da değişti. Mesela James Bond'a bayılanlar, onun gibi olmak isteyenler çıktı. Ardından müzisyenler idol haline geldi. Peki özendik de ne oldu? Hiç! Çoğumuz dar gelirli, hatta yoksul ailelerin çocuklarıydık. Ancak çevremizde, özellikle de ailemizde, bizi suça teşvik edecek insanlar yoktu. Kimse elimize tabanca ya da bıçak tutuşturmadı. Hırsızlığa, kapkaça itmedi. Dünkü çocuklar okullara gitti ve evli barklı işadamları, tüccarları, bürokratları haline geldi.
Peki yukarıdaki türden haberlere konu olan çocuklar ne olacak? Maalesef gelecekleri karanlık: 10'da biri kendini kurtarırsa ne ala! Kimi dağda ölecek... Kimi cezaevinde çürüyecek... Çoğunluğu ipsiz sapsız, düşkün bir hayat sürecek. İşte acı gerçek bu... Asıl gerçek TV'de gösterilen vurdulu kırdılı diziler, filmler değil. Ancak iki durum bunu görmeye engel oluyor: 1) Cumhuriyet kurulduğunda nüfusun yüzde 80'i köylüydü. Yani durağan bir toplumsal hayatımız vardı. Orta sınıf güdüktü. Son 25 yılda ise ortaya ciddi bir orta sınıf çıktı. (Köylü oranı yüzde 33'e indi.) Bu insanlar çocuklarına eskisinden fazla özen gösteriyor, üstüne titriyor. 2) 1990'dan günümüze medya müthiş gelişti. Her yönden haber yağıyor. Böylece eskiden görülme-zduyulmaz olan olgular pat diye önümüze düşüveriyor. Bunun sonucu olarak orta sınıftan insanlar... Hele biraz da mürekkep yalamışlarsa, çocukları için kaygı duyuyor. " Eyvah, ya eline silah alırsa, ya kötü yola düşerse " diyor. Ancak tehlikeyi yanlış yerde görüyor, tepkilerini yanlış yere yöneltiyorlar. Sorun ekranda değil, sokakta.
|