Osmanlı kültürüne modern yorum
Geçen hafta havalar iyice ısınınca biraz daha yaz modasından söz etmeye karar vermiştim ki, okuduğum bir dergi, bu haftaki yazımın konusunu tamamen değiştirdi. Geçen aylarda gerçekleşen 2007'nin kış koleksiyonlarının sunulduğu moda haftalarından söz ederken, kış modası ile ilgili ilk düşüncelerimi sizlerle kısaca paylaşmıştım. Ancak geçen hafta bir dergide Dries Van Noten'in kış koleksiyonundan tasarımlar gördüm. Aslında ilk dikkatimi çeken desen, motif ve kesimler oldu. Kimin koleksiyonu olduğuna sonra baktım. Tamamen Osmanlı çizgilerinden etkilenerek bir koleksiyon hazırlamış. Lale, yarım ay ve çintemani gibi desenler... Kaftan bordürlerinden yola çıkılarak işlenmiş manto ve ceketler, spor gömlek üzerine giyilmiş işlemeli cepkenler... Şimdiye kadar birçok tasarımcı, Osmanlı kültüründen etkilenerek özellikle haute couture koleksiyonlar tasarlamışlardı ama daha önce Osmanlı'nın günümüze bu kadar uygun ve bu kadar modern bir yorumunu görmemiştim diyebilirim.
1991'DE BAŞLADI Dries Van Noten kendi stilini, tarzını çok kısa bir zaman içinde belirlemiş, dünya çapında başarıya ulaşmış Belçikalı bir tasarımcıdır. Bu işe ilk defa 1985 yılında kadın koleksiyonları tasarlayarak başladı. 1991 yılından beridir de erkek koleksiyonları ile Paris Moda Haftası'na katılıyor. Minimalist diye nitelendirebileceğim stilinde, şimdiye kadar dikkat ettiğim kadarıyla her zaman desenler ve farklı renk kombinasyonları üzerine çalışıyor. Her zaman etnik, farklı kültürleri, doğu ve batıyı birleştiren detayları vardır. Paris podyumlarında, Belçikalı bir tasarımcının Osmanlı'yı öne çıkaran ve günümüze taşıyan bir koleksiyonunu görmek her şeyden önce beni bir Türk olarak mutlu etti. Daha sonra da her zaman farklı kültürlerin birleşmesi, kendi kültürümüzü günümüze taşımanın önemi ve incelikleri üzerinde duran bir tasarımcı olarak çok mutlu etti.
TÜRK KÜLTÜRÜ Kendi kültürümüzün etkileşimleriyle doğru işler ortaya çıkarmanın bizler için önemi farklı. Farklı kültürlerden insanları kendi kültürümüzle etkilemenin ve onların yaşamlarına girmenin, markalaşmanın ve evrenselleşmenin ön planda olduğu günümüzde bence farklı bir önemi vardır. Bu bir Türk filminin dünya sinemalarında gösterimde olması, bize ait bir müziğin dünya listelerinde ilk sıralarda olması, bir Türk yazarın kitabının dünya çapında 'en iyi satanlar' listesinde olması kadar önemlidir. Umarım ileride dünya moda trendlerinden bahsedilirken Osmanlı veya günümüz Türk kültürüne ait şeylerden daha da çok söz ediliyor olur ve Dries Van Noten'inki gibi koleksiyonlar çoğalır. Tabii ki gönlüm Türk yaratıcılığının ve kültürünün öncelikle Türk tasarımcılarla anılıyor olmasından yana. Bana göre bu, bizim daha çok üretken olmamıza, kendi kültürümüzü yaşatmamıza, evrensel ve geniş açılardan düşünüyor olabilmemize bağlı.
Dilek Hanif
|