kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
  » Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Baykal: Türkiye sıkıntılı bir döneme doğru sürükleniyor
Baykal: Türkiye sıkıntılı bir döneme doğru sürükleniyor

CHP lideri Baykal: Türkiye yeni yeni ekonomik sorunların ortaya çıktığı sıkıntılı bir döneme doğru sürüklenmektedir.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ekonominin kırılganlığının arttığını, bunda siyasi istikrar sorununun etkili olduğunu söyledi. Baykal, ''Siyasi istikrar problemi iktidarın tutumundan kaynaklanmaktadır'' dedi.

Baykal, TOBB Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, 6 yıldan beri uygulanan ekonomik programın, ortaya çıkan sorunlar, sıkıntılar
ışığında yeni bir değerlendirmeye tabi tutulması gerektiğini söyledi.

Enflasyonun bu süreçte belirli bir tempo içinde düştüğünü, ancak bu sevindirici gelişmenin, ekonominin başka alanlarındaki sorunların
göz ardı edilmesine yol açmaması gerektiğini kaydeden Baykal, büyümedeki artışa rağmen işsizliğin ortadan kaldırılamadığını, cari
açık ve dış ticaret açığını arttığını savundu.

AK Parti iktidara geldiğinde 1.5 milyar dolar olan cari açığın 26 milyar dolara çıktığını söyleyen Baykal, borç miktarının da 200 milyar
dolardan 337 milyar dolara yükseldiğini kaydetti. Baykal, ''1970-2000 yılları arasındaki 30 yıllık dönemde toplam borç miktarına eşit bir
borç, son 3.5 yılda AKP iktidarı döneminde ortaya çıkmıştır'' diye konuştu. Türkiye'nin borçla büyüdüğünü savunan Baykal, şöyle konuştu:
''Büyüme için gerekli borçların miktarı her yıl artıyor, büyüme her yıl giderek dış borca bağımlı hale geliyor. Öyle bir ekonomi
politikası izleniyor ki daha fazla açık veriliyor, o açık nedeniyle daha fazla borçlanılıyor. Borçlardan ötürü daha fazla faiz ödeniyor,
üretim, yatırım yapılamıyor. Türkiye'de her gün 1 milyon insan yatağa aç giriyor, 18 milyon insan yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Buna
neden olan ekonomi politikasının sürdürülebilirliğinin ciddi bir şekilde sorgulanması gerekir.''

Geçtiğimiz günlerde dövizde yaşanan dalgalanmanın bir kur düzeltmesinin çok ötesinde olduğunu savunan Baykal, ''Son dönemde asıl
risk dış borçlanma içinde özel sektör borçlarının olağanüstü yükselme göstermesidir. Son kur artışının bedeli belli bir ölçüde bu borç
dolayısıyla, özel sektör tarafından üstlenilmiştir'' diye konuştu.

''Geldiğimiz noktada kendimizi iyimser söylemlerle yanıltmanın gereği yok. Elbette moralimizi bozmayacağız ama gerçekleri de
göreceğiz'' diyen Baykal, Türkiye'nin yeni yeni ekonomik sorunların ortaya çıktığı sıkıntılı bir döneme doğru sürüklendiğini öne sürdü.
Türkiye'de bir partinin tek başına iktidarda bulunmasının önemli bir şans olduğunu ancak bunun doğru değerlendirilemediği görüşünü kaydeden Baykal, önümüzdeki döneme herkesin eli kulağında, ekonomik
verilerin nasıl gerçekleşeceğine yönelik sorular sorarak baktığını söyledi.

ULUSAL SERMAYE GÜÇLENDİRİLMELİ

Baykal, Türkiye'de ulusal sermayenin mutlaka güçlendirilmesi gerektiğini, bunu göz ardı ederek ülke sorunlarını çözme imkanı
bulunmadığını söyledi. Reel sektörün önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini kaydeden Baykal, ekonomiye finanscının değil sanayicinin
gözüyle bakılmasının zorunlu olduğunu ifade etti.

Son dönemde yaşananlar nedeniyle ekonominin kırılganlığının arttığını kaydeden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Gelinen noktada Türkiye'nin bir istikrar telaşı içine girmiş olmasını anlamak mümkün değildir. Çünkü Türkiye'de parlamentoda üçte
ikilik çoğunluğu olan bir hükümet var. İş dünyası, muhalefet herkes Türkiye'nin bir an önce ayağa kalkmasını istiyor, dünyada Türkiye'nin
değerinin arttığı dış politika gelişmeleri yaşanıyor. Böyle bir ortamda Türkiye, bir istikrar problemi içine girmişse bunun sorgulanması gerekir.

Bugün karşı karşıya olunan istikrar probleminin altında iktidarın,Türkiye'nin anayasal düzeniyle ilişkilerini olması gerektiği gibi kuramaması yatıyor. Devletin bütün kurumlarıyla kavga eden, tartışan, gerginlik yaratmakta tereddüt etmeyen bir iktidar... Türkiye'deki siyasi istikrar problemi, iktidarın tutumundan kaynaklanmaktadır.''

Türkiye'nin laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti olduğunu ilan eden anayasa maddesiyle ilgili bir sıkıntı içine girmenin, yeni tartışma zeminleri aramanın yanlış ve gereksiz olduğunu söyleyen Baykal, şöyle devam etti: ''Siz çıkıp, 'Anayasamızın değiştirilemez maddelerini diğer maddelerle eşit statüye sokalım, 2. madde de değiştirilebilsin' derseniz, herkes 'sıkıntınız ne' diye sormaya başlar. Türkiye'de bunca iktidar geçti, bir tanesi bile bunu teklif etme ihtiyacı hissetmedi. Bir 23 Nisan günü cumhuriyete muhtıra verir gibi çıkıp bunları söylerseniz, elbette bu istikrarsızlık yaratır. Bir başbakan da bunun ardından çıkıp 'tamamen katılıyorum ama acele etmeyin, bekleyin' derse, herkes 'bunun altında ne var' diye sormaya başlar.''

DANIŞTAYA SALDIRI

Baykal, Danıştaya yönelik saldırı ve ardından yaşanan gelişmelere de değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bize, 'bu saldırının ardından bir ihanet çetesi çıktı' dediler. Türk intikam tugayından, Susurluk, Küre, sauna çetelerine kadar
hepsinin adı söylendi. Söyleyen kim? Başbakan, başbakan yardımcıları, bakanlar... 'Sakın ha, birisi Danıştaya laiklikle ilgili bir tepkiden ötürü saldırdı zannetmeyin, oyun içinde oyun var, bu Danıştaya değil
hükümete yöneliktir'... Bunu kim söylüyor, iktidar yetkilileri, başbakan, bakanlar.

Şunu anlayamıyorum; Danıştaya birisinin saldırı yapması karşısında hükümet niye telaşlanır, niye tedirgin olur? 'Olay o değil, başka bir
şey, çeteler var'... Varsa çıkar, getir, göster... Ortada hiçbir şey yok.'' Bu tablonun, ülkedeki siyasi istikrarsızlığın nereden kaynaklandığını gösterdiğini savunan Baykal, şöyle devam etti:

''Türkiye'nin cumhuriyetini koruma görevini kurumlara devretmeyelim. Cumhuriyeti demokrasi içinde koruma görevini halkımızın, toplumumuzun üstlenmesini sağlayalım. Hem cumhuriyete hem demokrasiye birlikte sahip çıkalım. Cumhuriyeti korumanın vatandaşlık görevi olduğunu bilelim. Türkiye'de kimse demokrasi ile cumhuriyeti çatıştırmaya kalkmasın, buradan kimsenin hayrına bir şey çıkmaz. Demokrasiye de cumhuriyete de sahip çıkmamamız, bunu sömürmek isteyenlere fırsat vermememiz lazım. Üzerimizde çevrilen oyunlara meydanı boş bırakmamamız lazım.''

(AA)

1 2 3 4 5
 
DİĞER SİYASET HABERLERİ
 Erdoğan-Baykal el ele
 Erdoğan: 3.5 yılda önemli kazanımlar elde ettik
 Ağar: Türkiye'nin krize tahammülü yok
 Wilson: PKK ile mücadeleye katkıda bulunuyoruz
 Başbakan Erdoğan Kırşehir'de
 Şener: Dinin muhatabı ferttir
 Başbakan önce kızdı sonra "Mani yok" dedi
 Danıştay saldırısında Allah'tan fail yakalandı
 Erdoğan, temmuzda ABD yolcusu
 Üniversiteli kadınlar Meclis'te
 CHP'li 4 vekilden Baykal'a eleştiri
 Şapkası kendinden çok ilgi gördü
 Disiplin Kurulu'na 'Ali Dibo' mektubu
 Türk ve Tuğluk Irak'ta gitti Türk ve Tuğluk Irak'ta gitti
 PKK'nın avukatlığı çıkmaz sokaktır
 Davala: Hizmet için AKP'deyim
YAVUZ DONAT
Berlin üzerinden iç politika
Başbakan Erdoğan'ın...
Tatil parasıyla silah satın aldı
Samsun'daki lise cinayeti zanlısının, silahı tatil için biriktirdiği...
Dolandırıcısı üvey kardeşi çıktı
Murat Aslanyürek'in, kendi adına kimlik çıkartıp evlendiği için...
Beton döktüler
Beton döktüler
Radyoaktif maddelerin bulunduğu deponun da yangından etkilendiği ve...
Eski subay Tekin serbest bırakıldı
Eski subay Tekin serbest bırakıldı
Danıştay saldırısına "Benim için de sürpriz oldu" diyen eski yüzbaşı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu