| |
|
|
Dişiliğin masumiyeti..
BEYLERBEYİ Sarayı'ndaki o tarihi dehlizde Alev'in resimlerine bakıyorum.. Genç bir ressam Alev.. Hani Paşa Dayımın Kirazları var ya.. O Paşa Dayı'nın torunu.. Peyzajları da var Alev'in, hayvanları da.. Ama ben çıplaklara takılıyorum.. Hele omzuna yasladığı testiden yere su döken bir güzel var.. Olağanüstü.. Çözmeye çalışıyorum Alev'in çıplaklarını.. Bir yandan bakıyorum dişi.. Hem de nasıl.. Buram buram erotik.. Ama öte yandan bir masumiyet var tüm çıplaklığın, tüm dişiliğin içinde.. Erotizmin sırrı bu mu?.. Erotizm masumiyet mi aslında.. Alev taban tabana zıt görünen bu iki duyuyu nasıl özümlemiş tuvalinde.. Sergide İbrahim Altın'ın gümüş esaslı tasarımları var.. Süs eşyaları.. Takılar.. Sevimli bir sergi.. Girerken, ya da çıkarken sarayın o enfes bahçesinde oturup bir de kahve içerseniz hele.. Cemal Reşit Rey kulisinde de çok şirin bir sergi var, Doğançay Müzesi işbirliği ile düzenlenmiş İlköğretim resim yarışmasında derece alanlardan oluşan.. İki kategori.. Eski ilkokullar ayrı, eski ortaokullar ayrı yarışmışlar.. Tüm serginin en çarpıcı, en dikkate değer resmi Tayfun Gülnar'ınkiydi bence.. Ortaokullarda üçüncü olmuş. Açık ara birinci olmalıydı bana sorarsanız.. Tayfun'un fırçasında bir tarz var.. Bir yaratıcılık var.. Hatta, deha var.. Tayfun Gülnar.. Bu adı bir kenara yazın..
|