Atatürk'ün Cumhurbaşkanı
Başbakan Danıştay olayında tepkilerin bakanlarına yönelmesinden rahatsız... Rahatsız olmakta haklı... Ama Atatürkçü olan insanlar da haklı... Çünkü onlar türbanla sembolize edilen hayat tarzını istemiyorlar...
Başbakan haklı!.. Bu ülkenin seçilmiş iktidarı AKP... Meclis'in ezici çoğunluğu AKP'de... AKP hükümetinin Türkiye'ye hükmetmesi normal... Ama Atatürkçü olan ezici çoğunluk da haklı... AKP'nin dışında kalan her 3 kişiden 2'si, Türkiye'de başka bir yaşam tarzından yanaysa, onlar da tepkilerinde haklı... Her 3 kişiden 2'sini düşünmeden yapılan hükümet meşru olsa da, makbul olamıyor. Durum onu gösteriyor...
Başbakan haklı!.. Bu millet AKP'yi hükümet ettiyse, o çoğunluk onu Çankaya'ya da çıkartır... Aritmetik öyle söylediğine göre, aritmetik açıdan Başbakan haklı... Ama aritmetik olarak yüzde 34'ün dışında kalan yüzde 66 da haklı... Cumhurun başı, adı üstünde Cumhurbaşkanı... Başkan temsil etmeli bütün cumhuru... Yüzde 65'in karşı olduğu biri, olmamalı Cumhurbaşkanı... Cumhurun bütününü temsil eden daha uzlaşmacı biri olmalı Cumhurbaşkanı...
Dikkat... Özal da çıkmıştı sadece partisinin oylarıyla.. Cumhurbaşkanlığına... İnadına çıktığı için, inat ettiler orada oturmaması için... O inat da mı etkili oldu bilmem... Kalbi yetmedi, Hakkın rahmetine kavuştu aniden... Celal Bayar'a da dikkat... Sadece partisinin oylarıyla çıktı Çankaya'ya... İnadına inat etti, "Sizi ben bile kurtaramam" diyen İsmet Paşa'ya... Cumhurbaşkanlığı'nı tamamlayamadan gönderildi Yassıada'ya...
Bunlar, dindar partilerden gelmiyorlardı... Geçmişlerinde, Atatürk cumhuriyetiyle temel çelişkileri bulunmuyordu... Kimse onların irticacı olduğuna inanmıyordu... Ama aritmetik inatları inattı... Bana bu aritmetik bu hakkı verdiyse size de oturup susmak düşer derlerdi... Kıç üstü oturdular diye buyururlardı... Onlar küçük Turgut'la uğraşsınlar diye ironi yaparlardı... Hayat onlara hakkını verse de, inatlarında onları haklı kılmadı... Cumhur tepesine daha bir uzlaşmacı adamı aradı...
Partilerin aralarında anlaştıkları cumhurun başları, tartışılmaz oldular... Fahri Korutürk öyle oldu... Süleyman Demirel öyle oldu... Ahmet Necdet Sezer de öyle oldu... Hatta Cevdet Sunay bile öyle oldu... Cumhurun başı uzlaşmayla olunca, Cumhurbaşkanı oldu... İnadım inat olunca sonu hüsran oldu...
Hele cumhurun başına Cumhuriyet değerleriyle arasında "yorum farkı" olanlar daha hiç gelmedi... Yüzde 34, aritmetik hakkı verse de, yüzde 65 "Ben de Cumhurum" demeği unutmadı. Aritmetik haklı kılsa da, sosyal matematik yüzde 65'i dinlemekten vazgeçmedi... Bu ülkede herkes provokasyon görmekten, Ortadoğu'nun kanlı coğrafyasının bir parçası olmaktan bıktı... Ama Türk insanı, Mustafa Kemal'in inisiyatifiyle gerçekleşen Batılı hayat tarzına tecavüz edilmesinden de bıktı... Herkes biliyor ki, bu hayat tarzına taciz ve tecavüz oldukça, on binler, yüz binler, milyonlar bu Anıtkabir'e gidecek... Herkes bu gerçeği iyi biliyorsa... Kimse bıktırmasın artık...
|