|
|
|
|
|
|
Hem sevip hem iyileşiyorlar
Pako Sağlık ve Sevgi Merkezi'nde başlatılan bir proje, sevginin, tüm engelleri ortadan kaldırdığını gösteriyor. Üç zihinsel engelli genç, burada çalışırken hayvan sevgisiyle terapi görüyor.
Turgay, Reyhan ve Cüneyt... Hepsi de 18 yaşındaki bu gençlerin ortak özelliği zihinsel engelli olmaları. Aynı zamanda üçü de yaşamlarını Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun bir yurdunda sürdürüyor. Ve onlar son dört aydır bambaşka bir ortamda daha bir araya geliyor. Bir veteriner kliniğinde. Haftada iki gün Kuruçeşme'deki Pako Sağlık ve Sevgi Merkezi'ne giden çocuklar, bir taraftan klinikteki işleri öğrenip bir meslek kazanma imkânı yakalarken, diğer taraftan da terapi görüyor.
ÇOK YETENEKLİLER Pako Sevgi ve Sağlık Merkezi'nden Veteriner Hekim Prof. Dr. Tamer Dodurka, zihinsel engelli çocukların gelişimi için hazırladıkları bu projenin ortaya çıkışını şöyle anlatıyor: "Ülkemizde özürlülerin sayısı 7 milyon civarında. Bunların çoğu tüketici konumunda. Halbuki onların da değişik becerileri var. Farklı iş alanlarında çalışabilirler. Biz, 'Acaba veteriner kliniklerinde yardımcı eleman olarak çalışabilirler mi?' diye düşündük ve bir proje oluşturduk. İstanbul Valiliği'ne müracaat ettik. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Zeytinburnu Zihinsel Özürlü Çocuklar Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nden 'Projeye katılabiliriz' diye cevap geldi." Karşılıklı görüşmelerin ardından yurtta kalan üç çocuk belirlenmiş. Daha uyumlu oldukları ve okul dönemini tamamladıkları için seçilen Turgay Göktürk, Reyhan Şahin ve Cüneyt Hasgül haftada iki gün Pako'ya gelmeye başlamış. Çocuklara hayvanların gezdirilmesi, yıkanması, taranması, muayene masasına yatırılması gibi basit görevler verdiklerini söyleyen Dodurka, gözlemlerini bizimle paylaşıyor: "İlk başta köpeklerden korkan çocuklar, daha sonra bize köpeklerin anne babalarının olup olmadığını sordu. Kendilerinin anne babaları yoktu çünkü. Biz, 'Gerek yok, zaten onlar yetişkin,' diye cevap verdik. Reyhan, hemen köpeğin yanına gitti ve 'Ben senin annen de, baban da olacağım. Seni hiç terk etmeyeceğim. Sana hep bakacağım, yıkayacağım, tüylerini tarayacağım,' dedi. Yani kendini onaracak, kendi eksikliğini giderecek kelimeler kullandı. Çocuklar kendilerini bu hayvanlar sayesinde tedavi etmeye başladı."
HER YERDE ÇALIŞABİLİRLER Klinikte çalışmalarının bu çocuklar için terapi olduğunu vurgulayan Dodurka, "Dört ay sonunda, bu çocukların sadece veteriner kliniklerinde değil, her yerde rahatlıkla çalışabileceğini gördük. Verilen görevi mükemmel şekilde yerine getiriyorlar. Biz de gerçekten güvenilir, üç kağıdı olmayan elemanlar kazandık. Reyhan artık bizimle çalışacak" diyor. Projede görev alan sosyal hizmet uzmanı Döne Arslan da yaşanan gelişmelerden çok memnun. Çocukların özgüven kazandıklarını anlatan Arslan, gelişmeleri şöyle dile getiriyor: "İşe yaradıklarını düşünüyorlar. Buradaki deneyimlerini günlük yaşantılarına aktarabiliyorlar. Bahçede ölü bir kuş buldular. Çok üzüldüler. Orada ölüm, ayrılma kavramını yaşadılar aslında. Bu çocukların hayatlarında ayrılık denilen şey çok travmatik biçimde vardır ve bu şekilde aslında kendi duygularını yansıttılar."
NESLİHAN TUNÇ
|
|
|
|
|
|
|
|
|