|
|
|
|
|
|
|
Çelik'ten 'ihale' açıklaması
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Fen ve Teknoloji dersi için malzeme alımı ihalesindeki iddialarla ilgili olarak, ''İhale süreci sonuçlanmadan, gerekli ödeme yapılmadan, Talim ve Terbiye Kurulu'ndan uygunluk belgesi verilmeden eğer birisi malını getirip oraya koyuyorsa, ona 'getir koy' diyen de suçludur, bu süreç bitmeden oraya malını koyan da suçludur. Nitekim, haberimiz olduğu zaman bunların hepsi ters dönmüştür'' dedi.
Çelik, Murat Kıraç'ın Eğitim Araçları ve Donatım Dairesi Başkanlığı görevinden bu nedenle alındığını söyledi.
MEB Başöğretmen Salonu'nda düzenlenen törenle ''Eğitime Yüzde 100 Destek'' konulu öykü yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.
Çelik, törende yaptığı konuşmada, 11 Eylül 2003 tarihinde başlatılan kampanyanın başarıyla yürütüldüğünü belirterek, başta işadamları ve sanayiciler olmak üzere kampanyaya katkı yapan herkese teşekkür etti.
Göreve başladıklarında Türkiye'nin ''kalemli ordusu'' olan eğitim camiasında böyle bir seferberlik başlatılmasının gerekli olduğunu gördüklerini söyleyen Çelik, Türkiye'nin potansiyelini harekete geçirmek için böyle bir kampanya düzenlediklerini anlattı.
Çelik, kampanya kapsamında 1236 okul yapıldığını, binlerce metrekare arsa bağışlandığını anlattı. Kampanyaya basın kuruluşlarının da destek verdiğini ve böylece ortaya bir sinerji çıktığını belirten Çelik, böyle bir kampanya yapılmamış olsaydı, bu kadar okulun inşa edilmeyeceğini kaydetti.
Yapılan bu çalışmaların çocukların gözünde nasıl algılandığının kendileri için önemli olduğunu dile getiren Çelik, bu kapsamda düzenlenen öykü yarışmasında dereceye giren öğrencileri kutladı.
Proje Koordinatörü Bakanlık Müşaviri Hamza Aydoğdu da kampanyanın büyük bir hareket olduğunu belirterek, bugüne kadar gelinen noktayı anlattı. Halkın da desteğiyle bu noktaya gelindiğini ifade eden Aydoğdu, katkıda bulunanlara teşekkür etti.
Konuşmaların ardından, ilköğretim ve ortaöğretim okulları öğrencileri arasında yapılan öykü yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi. Öğrencilere Vestel firması tarafından bağışlanan dizüstü bilgisayar, masaüstü bilgisayar ve DVD oynatıcısı hediye edildi. Eğitime katkıları dolayısıyla Zorlu Holding'e de teşekkür plaketi verildi.
ALİM TERBİYE KURULU BAŞKANI
Bu arada, törene bugün görev başlayan Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. İrfan Erdoğan da katıldı. Bakan Çelik, birinci öğrencilere hediyelerini verdikten sonra diğer hediyeleri vermeleri için Müsteşar Necat Birinci başta olmak üzere bakanlık bürokratlarını sahneye davet etti. Erdoğan'ı ''Yeni Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı''diyerek anons eden Çelik, Erdoğan'dan öğrenciye ödülünü vermesini istedi. Çelik, daha sonra öğrencilerle ve bakanlık bürokratlarıyla hatıra fotoğrafı çektirdi.
İHALEYLE İLGİLİ İDDİALAR
Çelik, törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, Eğitim Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer'in Fen ve Teknoloji dersi için malzeme alımına yönelik ihaleyle ilgili ''Malzemeler, bir firma tarafından, ihale tamamlanmadan Milli Eğitim Bakanlığı'nın Hasanoğlan'daki depolarına konuldu'' yönündeki iddialarını anımsatması üzerine Çelik, şunları söyledi:
''2005 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'nda 23 bin ihale yapılmıştır. Bu ihalelerde esas olan şudur: Kamu zararı söz konusu mudur? Diyelim ki gözü açık birisi, size malzeme temin eden birisi emrivaki yapmak için böyle birşey yapabilir. Onu, bu bakanlığı yöneten kişi olarak benim kabul edip etmemem önemlidir. Bir usulsüzlük varsa, bir yolsuzluk varsa, bir işlem hatası varsa siyasi irade olarak bizim onu himaye edip etmediğimiz, onun arkasında olup olmadığımız veya onu düzeltme yönünde bir gayretimizin olup olmadığı esastır. Bütün işleyen mekanizmalarda insanlar doğru yapabileceği gibi yanlış da yapabilir. Doğru yapanları ödüllendirirsiniz, yanlış yapanları cezalandırırsınız.Esas olan kamu menfaatidir, yapılandır.''
''GETİR KOY DİYEN DE SUÇLU''
Gazetecinin ''Bundan, firmanın bir emrivaki yaptığı sonucunu çıkarabilir miyiz?'' sorusuna karşılık Çelik, ''İhale süreci sonuçlanmadan, gerekli ödeme yapılmadan, Talim ve Terbiye Kurulu'ndan uygunluk belgesi verilmeden eğer birisi malını getirip oraya koyuyorsa, ona 'getir koy' diyen de suçludur, bu süreç bitmeden oraya malını koyan da suçludur. Nitekim, haberimiz olduğu zaman bunların hepsi ters dönmüştür'' karşılığını verdi.
''Murat Kıraç'ın Eğitim Araçları ve Donatım Dairesi Başkanlığı görevinden alınması bir cezalandırma mıydı?'' sorusu üzerine Çelik, ''Elbette cezalandırmadır. Durup dururken insanlar görevden alınmaz ki. Bir şeye binaen insanları görevden alırsınız'' dedi.
Çelik, ''Yükseköğretim Yasası'nın yeniden ne zaman gündeme getirileceği'' sorusunu da ''Bizim bu süreçte ne yaptığımız ve bu yaptıklarımızın nerelere takıldığı ortadadır. Dolayısıyla bu konuyu tekrar tekrar ısıtıp gündeme getirmenin pek anlamlı olmadığını düşünüyorum. Yeri, günü geldiği zaman, Türkiye'de aklın hakim olduğu, duygusallığın, peşin hükümlerin bir tarafa bırakıldığı bir zaman mutlaka vardır. Bunların, uzlaşmayla, birbirimizi hırpalamadan, ortak aklı çalıştırarak özülebileceğine inanıyorum'' diye yanıtladı.
(AA)
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|