|
 |
 |
 |
 |
|
Selanik'te kahvaltı
İstanbul'dan trene atlayıp güne Selanik'te başlamak isteyenler için 'Dostluk' treni her akşam Sirkeci Garı'ndan kalkıyor.
Tren yolculuğuyla yeni yerler keşfetmeyi, sabah başka bir ülkede uyanmayı sevenlerdenseniz bu yolculuk tam size göre... Geçen yıl temmuz ayında "İstanbul- Selanik" arasında seferlere başlayan 'Dostluk-Filia' treni, haftanın her günü saat 20.00'de Sirkeci Garı'ndan hareket ediyor. Pasaport ve vize sorununuzu halledip cuma akşamı, iş çıkışında sırt çantanızı alıp garda bekleyen trene binip sabah kahvaltınızı Selanik'te yapabilirsiniz. Gece 01.00-03.00 arasında Türk ve Yunan yetkililer tarafından pasaport kontrolü için sınırda iki kez duran tren, saat 09.30-10.00 arasında Selanik'e varıyor. Şehir merkezi, tren garına 2 km. mesafede.. Yürüyerek 20 dakikada şehrin en işlek caddesi Venizelou'ya ulaşıp meydandaki kafelerde ilk kahve ya  da çayınızı içebilirsiniz. Tarihi binaların arasındaki mağazalara ya da aniden beliren kalıntıların fotoğrafını çekmeye dalıp gitmeden ilerleyebilirseniz, her köşeden yayılan mis gibi sakızlı paskalya çöreği ve kahve kokularının peşinden ilerleyip pasta fırınlarını ya da kafeleri keşfetmeniz çok kolay... Sadece vitrinlerine bakmak bile karnınızı doyurabilir. Ispanaklı, peynirli börekler, elmalı kurabiyeler, paskalya çörekleri, çeşit çeşit sandviçler, çikolatalı pastaların tadına bakmak için güne erkenden başlayan Selanikliler çoktan siparişlerini vermiş, kahvelerini yarılamış bile olabilir. Açıkçası tam bir agora yani çarşı insanı olan Yunanlıların terapi niyetine güne bir kafe ya da pastanede başladığını düşünmek mümkün.. 7'den 77'ye her yaştan Yunanlı, hafta sonlarında  kahvaltıda buluşup akşama kadar sohbet edince, terapiste de ihtiyaç kalmıyor olmalı...
HACI'NIN BÖREKLERİ
Börek seviyorsanız şehirde dört ayrı merkezde şubesi olan 1908 tarihli "Xatzi- Hacı'' pastanesinde ıspanaklı-peynirli Selanik böreğini tavsiye ederim. Üstelik yanında paskalya çöreği, limonlu çikolatalı kurabiye ve mutlaka bir bardak su ikramıyla... Her nerede, ne yiyip içerseniz kural değişmiyor. Çay ya da espresso bile isteseniz, yanında mutlaka su ve kurabiye ikram ediliyor. Her geçen yıl çeşitlerine yenilerini ekleyen 1948 tarihli Terkenli kafeleri de pasta reyonlarını zenginleştirmiş. Özellikle kaşar peynirli pizzaları ve çikolatalı milföyleri harika... Tabii hafta sonu gezisini sadece kahvaltı ile tamamlamayı düşünmüyorsanız, öğleden sonra şehir  turuna çıkabilirsiniz. Cumartesi günleri saat 14.00'ten sonra mağazaların kapandığını hesaplayarak tarihi binaları, müzeleri gezebilirsiniz. Pazar günleri de saat 17.00'ye kadar açık olan müzeler ücretsiz. Tura, Selanik Üniversitesi'nin karşısındaki sokaktaki, Atatürk'ün evini ziyaretle başlayabilirsiniz. Türk Konsolosluğu da Atatürk'ün evinin bahçesinde... Aynı cadde üzerindeki Saint Dimitrius Katedrali'nin de Yunanistan'ın en büyük katedrali olduğu söyleniyor. Yürüyüş sevenler eski Türk yerleşimi olan ve evleri yeni yeni restore edilen bu sokaklardan kaleye rahatça çıkabilir. Kaleden kuşbakışı Selanik manzarası çok etkileyici... Ano poli, yani yukarı şehir denilen alanda kafe ve tavernalar da var. Kale keşfinden sonra yine yürüyerek sahile inebilirsiniz. Giriş serbest olan  Beyaz Kule, şehrin sembolü gibi...
SELANİK GARI BİRİNCİ PERON
Selanik lokantalarında öğleden sonra yemek, saat 18.00'e kadar... Kısa bir akşama hazırlık molasının ardından servis, saat 19.00'da başlıyor. Yunanlılar yemeğe saat 22.00'den sonra başladığı için taverna ve lokantalar gece yarılarına kadar açık... Her köşede bir lokanta var. Özellikle balık ve deniz ürünleri ağırlıklı mönüde kalamar, ahtapot, fasulye pilaki, midye dolması, patlıcan ve Grek salatası yiyebilirsiniz. Yunan rakısı Ouzo ya da Halkidiki bölgesinin üzümlerinden yapılan şaraplar da yemeğe ayrı bir lezzet katıyor. Selanik'ten tren yine saat 20.00'de garda birinci perondan hareket ediyor. Sabah 10.00'da İstanbul'dasınız. (www.greecetravel.com/thessaloniki)
Figen YANIK
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
