"Pırlanta taşımı kendim aldım"
"Paran cebinde kalsın" demiş, "Bırak artık rahatsın... Bu kız malı mülkü ne yapsın...? Çalışır yapar, Tek taşını almış, tam turunu atmış 'Yüreğin kaç karatmış?' bu kız onu sorar..." Nil Karaibrahimgil yeni parçasında pahalı hediyelerle kadınları elinde tutmaya çalışan erkeklere sesleniyor... Tek taş pırlantamı kendi kendine alıp taktığını söylüyor... Kimse girmesin havaya dedikten sonra devam ediyor: "Cebindeki kalsın sana... Sol üst köşeden harca bana... Pırlantamı aldım ama, Pırlanta gibi kalp lazım bana..."
Biliyorum ki birçok erkek üstüne atlayacak bu sözlerin... Biliyorum ki, birçok erkek, "Hah işte... Bendeki kalp pırlanta" gibi deyip avunacak... Pahalı hediye alanlara sloganlarla savaş açılacak... Pahalı hediye alan kadınlar, öğleden sonra çaylarında küçümsenerek aşağılanacak... Kalbin güzelliği üzerine nutuklar çekilecek... Aşkın ölümsüzlüğü hakkında vecizeler yumurtlanacak... Herkes maddeciliğe meydan okuyacak... Pahalı hediyelerle avunan kadın ile erkekler utanmaz ve rezil diye damgalanacak...
Bunlar olurken hayat devam edecek... Birçok erkek, parasıyla kadınları tavlamaya devam edecek... Alınacak hediyelerle, satın alınacak vücutlarla yeni ve uzun sürmeyecek sevişmeler yaşanacak... O sevişmelerin yaşanmasının suçluluğunda, sevişme yaşanmayan eşlere yeni pırlanta tek taş yüzükler alınacak... Hediyeler hediyeleri kovalayacak... Her suçluluk yeni bir hediye yaratacak... Her yakalanma daha büyük bir hediyeyle sonuçlanacak... Çıtırlara küçük hediyeler alınacak... Çıtırlar çok iyiyse, hediyeler artacak... Hediyeler arttıkça, suçluluk artacak... Suçluluk arttıkça evdeki kollanacak... Pırlanta, elmas almasına ses çıkarılmayacak... Durum iyice vahimse yurt dışına götürülüp bütün dükkanlara sokulup, iyice bir gazı alınacak...
Hediyeler hediyeleri kovalayacak... Aldatmalar hediyelerle sonuçlanacak... Hediyeler yeni aldatmalara yol açacak... Nil Karaibrahimgil, "Aşk her gün karaborsada, Cebindeki kalsın sana, Sol üst köşeden harca bana, Pırlantamı aldım, Pırlanta gibi kalp lazım bana..." diyedursun, karaborsaya düşen aşk karaborsadan çıkamayacak... Pırlanta ucuzlayacak, ama aşk bulunmayacak... Bende pırlanta gibi kalp var diyen de parayı buldu mu, önce karıyı boşayacak... Boşamasa, parasıyla yeni kadın avına çıkacak... Herkes bu şarkıyı sevecek... Herkes bu şarkıyı söyleyecek... Ama hayat söylenenin tersine devam edecek... İkiyüzlülük bitmeyecek... Gazete okurlarının, hatta okumayanlarının en çok kültür sanat ekini okuduklarını söyledikleri gibi, herkes kalbe önem verdiğini, pırlantayı boşverdiğini söylecek... Oysa kültür sanat değil, magazin okunacak... Pırlanta satılacak, pırlanta alınacak... İhanetler çoğaldıkça, hediyeler çoğalacak... Aşk karaborsadan çıkamayacak...
|