Şiir köşesi
Oğluma Öğüt
Hayatın renklerini hep mi pembe sanırsın?
Ondaki karaları yaşlandıkça anlarsın.
Ah deyip de bakarsan geçmişteki günlere
Göz yaşını dökerek sen boş yere ağlarsın
Kıymetini iyi bil yirmili yaşların
Unutma ki hayatında, bu en güzel çağların
Bu yaşlarda tutulur bütün ömrün mayası
Sermayesi bilgidir başarılı olmanın
Oku, öğren, araştır, gözlemle etrafını
İki düşün bir söyle, tartarak et lafını
Olayları irdele, bakma yalnız onu gör
Esir olma kimseye kullan kendikafanı
Sabri KARA
***
İsimsiz
Bazen atmak geliyor kendimi denizlere
Kaybolmak ortasında
Ve de hapsolmak için gözlerine...
Tutmak istiyorum ellerini
Korkuyorum incinirler diye...
Bakmak istiyorum sana doyasıya
Ama engel oluyor kalbim bana
Bir gün giderse
Ne yaparsın diye...
Saklamak istiyorum seni herkesten
Kıskandığımdan seni
Ve de kalmak istiyorum sadece seninle baş başa...
Dayanamıyorum sonunda da
Konduruyorum yanağına bir sevda öpücüğü
En içten duygularımla...
Ve ben seni çok seviyorum...
Aslı ÜS
***
Tadımlık Değildi
Yürüyordu, renklenirken tabiat.
Çıplak ayaklarla...
Kumsallarda, dağlarda, taşlarda.
Yaşadığı gerçek anlarıyla.
Yürüyordu, farklı yolculuğunda.
Değerini bulan yaşamıyla.
Alacaktı yolları başladığı adımla.
Dökülene kadar son yaprak.
Yürüyordu, .....gelen sesi dinleyerek.
Tadımlık değildi güneş artık...
Neşer SELMAN
***
Muz Ağacı
Bizim aşkımız muz ağacına benzemeli sevdiğim
Sen hiç muz ağacı seyrettin mi?
Çok sevdiği suyu ondan esirgediğinde,
Yaprakları sararır, boynu bükülür,
Gövdesi gücünü yitirir.
Bir testere ile dibinden kesince,
Ve yine bol su verince
Bir gün bakarsın kesilen gövdenin içinden
Taze bir fidan yükselir, ağaç olmak için yeniden.
Bizim aşkımız muz ağacına benzemeli sevdiğim
Her susuz kalıp kesildiğinde,
Yeniden sürmeli kalplerimizde.
Eymür MUSAL
***
Sevmek
Sevmek için insan olmak ve sevilmek için de;
Ama sen insan değilsin,
Bir meleksin,
Ve şeytan da bir melektir.
Fırat TAŞGIN
***
Sensiz Sensiz
günle geldin yine ama ben evde yokum
okyanuslar boyu yol almışım
burada sen yoksun
burada benimleyim
gözlerin, hayalin çalıyor kalbimin
kapısını ama
sensiz sensiz duyulmuyor ki sevgili.
gökyüzü gözlerini gözlerime dikti
birbirine karışmış yıldızlar
bana bizi hatırlatıyorlar
ama bil ki,
şu ay, şu yakamoz, şu lebiderya
sensiz sensiz seyredilmiyor ki sevgili.
aklıma seninle İstanbul geldi
Boğaz'da kanat çırpışlarımız
Ortaköy'de dem tutmamız
gel gör ki,
şu caddeler, şu sokaklar,
şu koskoca şehir
sensiz sensiz gezilmiyor ki sevgili.
mevsim bahara döndü
renkleri değişiyor hayatın
can buluyor çiçekler
güneş gülümsüyor pencerelerden ama,
şu açelya, şu begonya, şu karanfiller,
sensiz sensiz koklanmıyor ki sevgili.
bir akşam daha doldu odama
pusu kurmuş hayalin tam karşımda
masamda yarım tabak keder
üstünde en sevdiğim elbise inan ki,
şu güzelliğin, şu sigara, şu rakı,
sensiz sensiz içilmiyor sevgili.
Boğaz'ın ıssız bir kıyısında
yürüdükçe artıyor yalnızlığım
bir kuşun kanadında yolluyorum sana olan sevgimi
denizlere adını yazıyorum, yoksa,
şu martı çığlıkları, şu dalga sesleri,
sensiz sensiz çekilmiyor ki sevgili.
en korktuğum saatler geldi işte,
şehir sustu
gecenin ellerindeyim yine
gözlerimde bir perde,
ardı alabildiğine sahne,
başrolde sen figüran ben olunca
sensiz sensiz uyunmuyor ki sevgili.
hani demiştin ya bunca seviyorken
ölmek niye
gördün mü bak kıyısındayım
işte
bu işin sonunda ölüm var ya
ellerini tutmadan
gözlerine bakmadan
seni son bir kez koklamadan
böyle,
sessiz sessiz ölünmüyor ki sevgili..
Bülent ÖZTÜRK
Şiirlerinizi bekliyoruz
Türkiye'nin gizli kalmış şairleri...
Şiirlerinizi yollayın, yayımlayalım.
Yüzbinlerce insan okusun...
siir@sabah.com.tr
|
