kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Balcicek Pamir @ SABAH
 
Bir gece yarısı eğlencesi
"O Lale Devri gecesi sayesinde Doğulu kadınlara yardım ettik"
Semra Özal'ın tespihinin sırrı

"O Lale Devri gecesi sayesinde Doğulu kadınlara yardım ettik"

Konuk Semra Özal olunca söz bitmez tabii. Geçen Pazartesi Sohbeti'nde neler konuştuk neler. Turgut Özal zehirlendi mi, Erdoğan ile benziyor mu, Semra Özal kızıyla neden görüşmüyor, oğlunun biten evliliği için neler düşünüyor? Her şeyi yazdım ama bir tarafı bu köşeye kaldı. Semra Özal'ın 20 yıl önce kurduğu Türk Kadını'nı Güçlendirme Vakfı. Röportajda Semra Özal "Bir dakika bile boş oturamam" diyordu. Peki ne yapıyor? Zamanını nasıl geçiriyor?
- Her sabah vakfa gider misiniz?
- Hayır ama mutlaka telefonla konuşurum. Ayrıca zaman zaman çeşitli ziyaretlerde bulunurum. Vakıf çok şükür 20 yılını tamamladı. Doğu'ya aile planlaması, kadın ve çocuk sağlığı konusundaki çalışmaları götüren ilk biz olduk.
- Resmi nikah kıyıyoruz diye bir kampanya başlatmıştınız yanılmıyorsam.
- Evet. Resmi nikahları ilk biz akıl ettik. 30 binin üzerinde nikah kıydırdık. Bir gün nikahların kıyıldığı yerlerden birindeyim. Çok yaşlı bir teyze geldi, yürüyemiyor yaşlılıktan. "Aman" dedim "Senin ne işin var burada?" şöyle bir baktı bana. "Sonra bak kızım" dedi. "Ömrüm boyunca başım yerde gezdim, kıy şu nikahımı da bari Allah'ın huzuruna alnım dik çıkayım.
- Çarpıcı.
- Öyle değil mi? Bugün anlatırken bile gözlerim doluyor. Resmi nikah sadece yaşantı değil gurur yani. Türkiye'de yapılacak barajların sondaj kampları kurulurdu. Ben oralarda çok kaldım. Kadının ne kadar ezildiğini, ne kadar zorluklarla yaşadığını gördüm oralarda. Bütün Anadolu'yu gezdim. Sonra da bu vakfı kurdum. Vakıf ilk kurulduğunda gezici klinik otobüsleri yaptırdık. İçinde doktorumuz, hemşiremiz, gönüllü arkadaşlarımız vardı.
- Vakıf kurulduktan sonra siz ve gönüllüler için "Semra Özal ve papatyaları Lale Devri'ni yaşıyor" diye yazmışlardı. Çünkü birtakım geceler düzenliyordunuz.
- Ya evet, o Lale Devri, saltanat dedikleri gecenin parasıyla yapıldı bu otobüs. Kimse buna bakmıyor ki. İnsanlar çıkıp bir şeyler söylüyor. Ama ben aldırmadım. Ardından ikinci otobüsü yaptık. Çünkü biliyorum, bırakın doktor yüzünü hayatlarında hemşire görmemiş kadınlar vardı orada. 40 tane karavan yaptırdık, bütün o Doğu illerine gönderdik.
- Nasıl karşılandınız?
- Önce baltayla kovaladılar ekiplerimizi. Onun üzerine kalkıp ben gittim. İmam, öğretmen ve muhtarları yanıma alıp konuşmalar yaptım. Öyle kolay değil yani bu işlerin altından kalkmak. Yine de saltanat dediler işte. Ayrıca kadın ve çocuk sağlığı konusunda filmler yaptırdık. Çocuk sağlığı hakkında yaptığımız çalışmalardan ötürü UNICEF bana madalya verdi. Sanıyorum Türkiye'den başka madalya alan yoktur. Yaptırdığımız ameliyatların verdiğimiz bursların sayısını bile hatırlamıyorum o kadar çok ki. Turgut'un vefatından sonra resmi nikahlarla ilgili yaptığım çalışmadan ötürü bir Amerikan Üniversitesi'nin Hukuk Fakültesi bana 'Fahri Doktorluk' ünvanını verdi. Öylesine gurur duydum ki anlatamam. Keşke Turgut da yanımda olsaydı diye düşündüm.
- Paris'te, Louvre Müzesi'nde bir de sergi hatırlıyorum.
- Tabii. Çok büyük bir sergi açtık. İzmirli seramikçi bir hanım eski Türk çeşmelerini yapmıştı. Onların ağırlığında bir sergi oldu. Aylarca dünya basınına konu olduk. Yani sadece Türk kadınını güçlendirme görevimiz var ama tanıtma görevmiz de var.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Turist gelmez ha!   / 08-04-2006
 Bir kurbağa cinnet geçirirse   / 01-04-2006
 Önce insanım işte kimse kusura bakmasın   / 25-03-2006
 Öldür gitsin...   / 18-03-2006
 Yattığım yerde kilo veriyorum, inanın   / 11-03-2006
 Kalkın benim yerime oturmuşsunuz   / 04-03-2006
 Midye kaplarıyla İstanbul'u anlattı   / 25-02-2006
 Çocuğu da telefonla yaparsın   / 18-02-2006
 Bir haftada temizleniyoruz   / 11-02-2006
 Bir gece yarısı eğlencesi   / 04-02-2006
    Cumartesi Yazarlar
  » Güncel
    Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
BALÇİÇEK PAMİR
Sıradan bir kadın olmak ya da olmamak... İşte bütün...
FİLİZ AKIN
Baharın çocukları
"Baharın çocukları mı olurmuş"...
ÜLKÜ TAMER
Stüdyoyu tanıtan film müziğiydi
Sinemada özgün müzik...
Bize ait domates bile kalmadı
İstanbul'un belki de en görkemli manavı, Arnavutköy'de; Kolay Manav... Ülkenin...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.